Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/8250 E. 2023/1081 K. 15.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8250
KARAR NO : 2023/1081
KARAR TARİHİ : 15.03.2023

MAHKEMES :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Katılan vekilinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdiren reddine karar verilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.01.2022 tarihli ve 2021/267 Esas, 2022/13 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 63 üncü maddesinin birinci fıkrası, 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, mahsuba, müsadereye ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 07.04.2022 tarihli ve 2022/317 Esas, 2022/467 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin, katılanlar … ve ….., vekili ile katılan …’ın istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılanlar Vekillerinin Temyiz Sebepleri
1. Sanık lehine 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi ve 62 nci maddesi kapsamında haksız tahrik hükümlerinin ve takdiri indirimin uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Sanığın maktulü tasarlayarak öldürmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince cezalandırılması gerektiğine,
3. Eksik inceleme ile karar verildiğine,
İlişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 25 inci maddesi uyarınca meşru savunma veya aynı Kanun’un 27 nci maddesi uyarınca sınırın aşılması kapsamında kaldığına,
2. Sanığın eyleminin taksirle öldürme veya neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama olarak nitelendirilmesi gerektiğine,
3. Sanık hakkında uygulanan haksız tahrik indiriminin az olduğuna,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Maktul ile sanığın 17.12.2020 tarihinde tartıştıkları ve maktulün sanığa kafa attığı, daha sonra 29.12.2020 günü olay yerinde karşılaşan sanık ve maktulün tekrar tartışmaya başladıkları, maktulün sol elinde taş benzeri bir cisim bulunduğu, sanığın sopa ve bıçakla maktulü yaralayarak ölümüne sebebiyet verdiği, olay esnasında maktulün de elindeki cisimle sanığın kafa bölgesine vurduğu anlaşılmıştır.

2. Sanık aşamalarda maktulü bıçakla ve sopayla yaraladığını kabul etmiştir. Sanığın arkadaşı olan

tanık E.K’nın, iş yerinde kullanılan kırmızı saplı bıçağın yerinde olmadığına dair beyanı dava dosyasında mevcuttur.

3. Adlî Tıp Kurumu otopsi raporuna göre, maktûlün vücudunda künt travmatik yaralar ile 5(beş) adet kesici delici alet yarası ve 1(bir) adet kesik vasıfta yara tespit edildiği, dış muayenede 2 numarada tarif edilen (sağ memebaşı 4 cm altında 1 mm lik kuyruğu bulunan 2.5 cm uzunluğunda bir açısı dar bir açısı geniş kesici delici alet yarası) yaralanmanın öldürücü nitelikte olduğu, diğer yaralanmaların öldürücü nitelikte olmadığı, ölümünün kesici delici alet yaralanmasına bağlı kot kesisi ile birlikte iç organ kesilmesinden gelişen iç kanama sonucu meydana geldiği anlaşılmıştır.

4. 17.12.2020 ve 29.12.2020 tarihlerine ilişkin görüntü kayıtlarının çözümüne dair bilirkişi raporu dava dosyasında mevcuttur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Katılanlar Vekillerinin Tasarlamaya Yönelen Temyiz Sebepleri Yönünden
Suçun tasarlanarak işlendiğinin kabulü için, bir kimseye karşı belli bir suçu işleme kararının verilmesi, suç işleme kararı ile fiilin icrası arasında makul bir sürenin geçmesi, bu süre içinde sebat ve ısrar gösterilerek karardan dönülmemesi gerekmekte olup, incelemeye konu somut olayda, sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının ve belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun sanık aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşulları bulunmadığından, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin uygulanamayacağı belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Katılanlar Vekillerinin Takdiri İndirime Yönelen Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulanmasının, hükmü veren Mahkemenin takdirinde olduğu, nitekim Mahkemece, yasal ve yeterli şekilde sanığın yargılama aşamasındaki müspet davranışları gerekçe gösterilerek takdiri indirim sebebi uygulanması takdir kılındığından, sanık hakkında kurulan hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanık müdafiinin ve Katılanlar Vekillerinin Haksız Tahrike, Sanık Müdafiinin Meşru Savunmaya ve Sınırın Aşılmasına Yönelen Temyiz Sebepleri Yönünden
Mahkemece olay günü sanık ile maktul arasında olay tarihinde yaşanan tartışmada ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenememesi ve 17.12.2020 tarihli maktulle sanık arasında yaşanan kavga gerekçe gösterilmek suretiyle sanık lehine 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi uyarınca asgari oranda haksız tahrik indirimi yapılmasında ve meşru savunma ve sınırın aşılması hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Katılanlar Vekillerinin Eksik İncelemeye ve Sanık Müdafiinin Suç Vasfına Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden
Sanığın ikrar içeren savunmalarına, tanık beyanlarına, bilirkişi raporuna göre hüküm vermek açısından tekemmül eden dosyada eksik araştırma bulunmadığı gibi eylem sonucunda maktulde beş adet kesici delici alet yarası ve bir adet kesik vasıfta yara tespit edildiğinin bildirilmesine, yaralanma sayısının çokluğu ve bu yaralanmaların hayati tehlike oluşturacak boyutta ve vücut bölgelerinde olduğunun belirlenmesine göre, sanık hakkında kasten öldürme suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmasında da bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 07.04.2022 tarihli ve 2022/317 Esas, 2022/467 Karar sayılı kararında katılanlar vekilince ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

15.03.2023 tarihinde karar verildi.