Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/8066 E. 2023/826 K. 06.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8066
KARAR NO : 2023/826
KARAR TARİHİ : 06.03.2023

MAHKEMESİ:Ceza Dairesi
SUÇ :Beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda olan eşe karşı kasten öldürme
HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Silifke 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.03.2021 tarihli ve 2020/223 Esas, 2021/183 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 62 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin, 08.06.2021 tarihli ve 2021/951 Esas, 2021/1196 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin ve katılan kurum vekilinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek:
”1-Sanığın yüklenen suçu işlediği sırada ve halen akıl hastalığı bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise akıl hastalığı nedeniyle işlediği iddia edilen nitelikli öldürme suçu yönünden fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı hususlarında Adlî Tıp Kurumuna sevk edilerek Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulundan rapor aldırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayininin gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 82 nci maddesi birinci fıkrası (e ) bendi (beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiye karşı) ve 5237 Sayılı Kanunun 82 nci maddesi birinci fıkrası (a) bendi (tasarlayarak) maddelerinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının karar yerinde tartışılmaması,
Kabul ve uygulamaya göre de; katılan Bakanlık kendisini vekille temsil ettirmesine rağmen 1136 sayılı Kanun’un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin ilgili maddeleri uyarınca, kendisini vekille temsil ettiren katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı lehine vekalet ücretine karar verilmemesi”
Nedenleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3. Silifke 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.02.2022 tarihli ve 2021/352 Esas, 2022/70 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, nitelikli kasten öldürme suçundan 5237 sayılı Kanunu’nun 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (e) bentleri, 62 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/1134 Esas, 2022/1171 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik
sanık müdafiinin ve katılan kurum vekilinin istinaf başvurularının 5271 Sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekilinin Temyiz Sebepleri
1.Sanık hakkında kurulan hükümde eksik ceza tayinine,
2.Sanık hakkında kurulan hükümde koşulları oluşmayan takdiri indirim sebebinin uygulandığına, İlişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1.Sanık öldürme kastıyla hareket etmediğinden suç vasfının hatalı belirlendiğine,
2.Sanığın faili bulunduğu suçu işlediği tarihte cezai ehliyetinin mevcut olmadığına,
3.Delillerin hatalı değerlendirildiğine ve şüpheden sanık yararlanır ilkesinin ihlal edildiğine
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin Kapsamına Göre İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık ve maktulün evli olup sanığın olay tarihinde maktulün arkadaşına eşini gezdirmesini isteyen kısa mesaj yolladıktan sonra ortak ikametlerinin çeşitli yerlerine intihar mektupları ve kısa notlar bırakmasının ardından ”xanax” isimli ilacı sıcak suda eritmek suretiyle jöle hazırladığı, kaseye koyup dondurduğu jöleyi eşi olan maktule verip yemesini sağladığı sırada kendisi de toksik düzeyde olmayacak şekilde aynı ilaçtan viski ile birlikte tükettikten sonra maktulü sakinleştirici ve uyutucu etkisi bilinen ilacın tesiri altındayken boğarak öldürdüğü belirlenmiştir.

2. Sanık üzerine atılı suçlamayı inkar etmiştir.

3. Tanık beyanları tespit edilerek dava dosyasına eklenmiştir.

4.Adli Tıp 4. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 16.12.2021 tarihli ”…’nın sanığı bulunduğu suça karşı cezai sorumluluğunun tam olduğu”
Görüşünü içeren mütalaa dava dosyasında mevcuttur.

5. … Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesince düzenlenen 11.12.2019 tarihli otopsi raporu ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Dairesince 28.02.2020 tarihli ” kişinin ölümünün bağla boğma sonucu meydana gelmiş olduğu”
Görüşünü içeren mütalaa, dava dosyasına eklenmiştir.

6. Kolluk tarafından tanzim edilen 10.11.2019 tarihli olay yeri görgü tespit tutanağı dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Ceza Miktarı
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, sanığa verilen ceza miktarı yönünden Mahkemenin takdir ve uygulamasında isabetsizlik görülmediğinden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Takdiri İndirim Nedeni
Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulanmasının Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında olduğu, ancak bu takdirin sınırsız ve denetime kapalı bir yetkiyi barındırmadığı, Yargıtay tarafından yapılacak değerlendirmenin, Mahkemenin takdirinin dava dosyasında mevcut olgulara dayanıp dayanmadığı ile sınırlıdır. Mahkemece ”sanığın duruşmadaki davranışları” gerekçe gösterilerek lehe hüküm tesis edildiği, Mahkemenin takdirinin dava dosyası kapsamına uygun şekillendiği anlaşıldığından hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Suç Vasfı
Maktulün kanında toksik düzeyde olmadığı anlaşılan sakinleştirici ve uyutucu nitelikteki hapların sanık tarafından jöle tabir edilen tatlıya eklenerek tüketilmesinin sağlandığı, intihara yönelik iradesine ilişkin maddi delil mevcut olmadığı, adli tıp rapor bulguları ile de sabit olduğu üzere; ilacın tesiri altındayken boğulmak suretiyle öldürüldüğü anlaşıldığından intihara yönlendirmeden söz edilemeyeceği ve sanığın irade ve kastının öldürme fiiline yöneldiği, bu nedenlerle eylemin nitelikli kasten öldürme olarak kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden hükümde anılan hususlar yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Cezai Ehliyet Yönünden
Sanığın gerekli tetkikleri ve müşahedesi yapıldıktan sonra faili bulunduğu suçu işlediği tarihte cezai ehliyetinin tam olduğuna dair … Dr. …Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin 06.10.2020 tarihli ve Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu’nun 16.12.2021 tarihli raporların tanzim edildiğinin anlaşılmış olması karşısında 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesinin tatbiki yerine yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet hükmü tesis edilmesinde isabetsizlik görülmediğinden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Delillerin Hatalı Değerlendirildiğine ve Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesinin ihlal Edildiğine Yönelik
Sanığın cezai ehliyetine, suç tarihinde içtiği ilaçlar nedeniyle uygulanan teşhis ile tedavisine , maktulün ölüm nedenine, adli tıp ve muayene raporlarının, suç öncesi ve sonrasına yönelik görgüye dayalı bilgileri bulunan tanık ifadelerinin ve kolluk tutanaklarının tespiti ile dava dosyasına eklenmesi karşısında dosyanın tekemmül ettirildiği anlaşılmakla davanın esasına dair eksik incelemenin söz konusu olmadığı, vicdani kanaate göre sanığın eyleminin sübut bulduğunun dosyadaki maddi deliller kapsamında açıklığa kavuşmuş olması karşısında Mahkemece sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin 09.05.2022 tarihli ve 2022/1134 Esas, 2022/1171 Karar sayılı kararında katılan kurum vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci

fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarları ve tutuklulukta geçirilen süreler dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye taleplerinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Silifke 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmek üzere gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.03.2023 tarihinde karar verildi.