Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/7947 E. 2023/2440 K. 02.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7947
KARAR NO : 2023/2440
KARAR TARİHİ : 02.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Tasarlayarak kasten öldürme
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi kararları

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında maktulleri tasarlayarak kasten öldürme suçlarından verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. … 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.11.2021 tarihli ve 2020/197 Esas, 2021/723 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık hakkında maktul …’yı tasarlayarak kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba,

2. Sanık hakkında maktul …’yı tasarlayarak kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba,
Karar verilmiştir.

B. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 27.04.2022 tarihli ve 2022/908 Esas, 2022/1342 Karar sayılı kararı ile;
Sanık hakkında tüm suçlardan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri; haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Afganistan uyruklu olup yaklaşık 1 yıl önce Türkiye’ye gelen sanığın, olayın meydana geldiği evde son 3 aydır Afgan uyruklu maktuller ve tanıklarla kaldığı, ayrıca bu eve Afgan uyruklu başka kişilerin de gelip gittiği, sanığın savunmalarında olay tarihinden yaklaşık 2 ay önce maktuller, müşteki, tanık S.S.A. ve ismini bilmediği başka kişilerin birçok kez kendisine cinsel saldırıda bulunduklarını ancak kendisine uyku ilacı verildiğini veya bayıltıldığını, bu nedenle müdahale edemediğini, kendisiyle dalga geçtiklerini, en son olaydan bir hafta önce uyurken maktul …’ın kendisine tecavüz ettiğini, olaydan 5-6 gün önce maktulleri öldürmeye karar verdiğini, bu amaçla bıçak alarak evde sakladığını, olay günü bir kısım tanıkların evden erken çıktıkları, evde sadece maktuller, tanık B.S. ve sanığın bulunduğu, sanığın önce maktul …’un bulunduğu odaya giderek yatağın üzerinde oturan maktulü öldürdüğünü, sonra da … ve tanık B.S.’nin bulundukları odaya gittiğini, uyumakta olan …’ı öldürmek istemediğini sadece yaralamak istediğini ancak gözü döndüğü için onu da öldürdüğünü beyan ettiği, ölü muayene ve otopsi tutanağına göre maktulllerin kesici ve delici alet yaralanmalarına bağlı büyük damar kesisi sonucu dış kanama nedeniyle vefat ettikleri belirlenmiştir.

2. Sanık savunmaları, müşteki beyanı, tanıkların soruşturma aşamasındaki anlatımları dava dosyasında mevcuttur.

3. Maktullerin kesin ölüm sebebine ilişkin olarak … Cumhuriyet Başsavcılığının 07.12.2019 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağı dava dosyasında mevcuttur.

4. Sanık hakkında … Devlet Hastanesince düzenlenen 07.12.2019 tarihli genel adlî muayene raporunda sanığın fiili livata muayenesi sebebiyle genel cerrahi uzmanınca konsülte edildiği, rektal köşesinde fissür, kanama, hiperemi, fistül gözlenmediği, sfinkter tonusu doğal olarak değerlendirildiği belirtilmiştir.

5. Kolluk tarafından düzenlenen 07.12.2019 tarihli olay tutanağı, aynı tarihli olay yeri inceleme raporu ve krokisi, 07.12.2019 tarihli kamera çözüm tutanağı, 18.12.2019,19.12.2019 ve 26.12.2019 tarihli export inceleme ve tespit tutanakları, 10.12.2019 ve 11.12.2019 tarihli uzmanlık raporları,sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesi kapsamında Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi tarafından düzenlenen 01.09.2021 tarihli sağlık kurulu raporu dava dosyasına eklenmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmemiş ancak “Sanığın, uyuması nedeniyle beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan maktul …’ya yönelik eylemi nedeniyle TCK 82/1-a maddesi ile birlikte ayrıca TCK 82/1-e maddesi gereğince uygulama yapılmaması aleyhe istinaf olmadığından eleştiri konusu yapılmakla yetinilerek” şeklinde eleştirildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Müdafiinin Her İki Suça Yönelen Haksız Tahrike İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Sanığın, maktullerin birçok kez kendisine uyurken tecavüz ettikleri, en son olaydan bir hafta önce maktul …’in kendisine tecavüz ettiği, ancak şikayet edecek delilleri elde edemediği ve maktullerin kendisiyle alay ettikleri yönündeki beyanı, maktullerle ve sanıkla aynı evde kalan tanık B.S.’nin soruşturma aşamasında “06.12.2019 günü evimizde …, …, …, F.O., …, S.S.A., … ve Degarbal isimli arkadaşlarımızla oturduğumuz esnada Hassan Yaqubi, …’nın bir erkek çocukla cinsel ilişkiye girdiğini anlattı ama bu çocuğun ismini söylemedi. Kendisine bu olayla ilgili olarak herhangi bir tepki veren olmadı…” şeklindeki ifadesi karşısında her ne kadar sanık hakkında … Devlet Hastanesince düzenlenen 07.12.2019 tarihli genel adlî muayene raporunda genel cerrahi uzmanınca konsülte edilen hastanın rektal köşesinde fissür, kanama, hiperemi, fistül gözlenmediği, sfinkter tonusu doğal olarak değerlendirildiği belirtilmiş ise de fiili livataya ilişkin bulguların ne olabileceği, ne kadar sürede kaybolacağı, bir haftada kaybolup kaybolmayacağı, uyku halindeyken fiili livatanın fark edilip edilemeyeceği hususlarında Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan rapor alınıp tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sanık hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile uygulanmaması, hukuka aykırı bulunmuştur.

B. Sanık Müdafiinin Her İki Suça Yönelen Takdiri İndirime İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdirî indirim sebebi uygulanması Mahkemenin takdirinde olup Mahkemece “bilgi sahibi B.S.’nin beyanlarına ve kolluk tutanaklarına yansıyan sanığın olay sonrasındaki soğukkanlı davranışları” şeklindeki dosya kapsamı ile uyumlu, yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeyle takdirî indirim sebebi uygulanmadığı anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe başlığı altında (A) paragrafında açıklanan fiili livataya ilişkin rapor alındıktan sonra sonucuna göre haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğine ilişkin nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 27.04.2022 tarihli ve 2022/908 Esas, 2022/1342 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca … 4. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.05.2023 tarihinde karar verildi.