Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/7817 E. 2022/6994 K. 16.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7817
KARAR NO : 2022/6994
KARAR TARİHİ : 16.09.2022

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

On beş yaşından küçüğün ırzına geçmek suçundan Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin 24/05/2000 tarihli ve 1999/74 Esas, 2000/72 sayılı kararı ile 24 yıl ağır hapis cezasına hükümlü …’ın bu cezasının 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’a göre infazı sırasında, … Ağır Ceza Mahkemesinin 12/11/2008 tarihli ve 2008/1875 değişik iş sayılı kararı ile 647 sayılı Kanun’un 19. maddesi gereğince 14/11/2008 tarihinden itibaren şartla tahliyesini müteakip, adı geçen hükümlünün bihakkın tahliye tarihi olan 09/04/2023 tarihinden önce işlediği suçlarının ihbar edilmesi üzerine, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca şartla tahliyenin geri alınmasına sonraki suç tarihi olan 04/03/2013 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 09/04/2023 tarihi arasındaki sürenin(3688 gün) aynen çektirilmesine ilişkin Fethiye İnfaz Hakimliğinin 16/09/2021 tarihli ve 2021/3584 Esas, 2021/3581 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin 08/10/2021 tarihli ve 2021/1476 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Fethiye İnfaz Hakimliğinin 16/09/2021 tarihli ve 2021/3584 Esas, 2021/3581 sayılı kararı ile koşullu salıverilme ile ilgili uygulama bakımından 647 sayılı Kanun hükümleri ile 5275 sayılı Kanun hükümlerinin sadece lehe olan bölümlerinin alınıp karma uygulama yapılmasının mümkün olmadığı, hükümlerin bir bütün olarak uygulanmasının zorunlu olduğundan bahisle hükümlünün şartla tahliyesi 765 sayılı Kanun’un 17. maddesi uyarınca geri alınmışsa da,
Kanun koyucu tarafından koşullu salıverilmenin geri alınmasına ilişkin şartları düzenleyen 765 sayılı Kanun’un 17. maddesinde bir değişiklik yapılmasının artık mümkün olmadığı, zira anılan Kanun ve maddesinin “1 Haziran 2005 tarihinde yürürlükten kalktığı”, artık 765 sayılı Kanun’un 17. maddesinin karşılığı olan 5275 sayılı Kanun’un 107/12 ve 107/13. maddeleri kapsamında bir değişiklik yapılabileceği, her iki maddede yer alan koşullu salıverilmeye ilişkin düzenlemenin aynı mahiyette olduğu, bu halde hakimliğin gerekçesinin yerinde olmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
Hükümlünün infazı devam ederken, 647 sayılı Kanun’un 19/1. maddesi gereğince 14/11/2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şartla tahliye edildiği, ancak bihakkın tahliye tarihi dolmadan 26/08/2019 tarihinde işlediği basit yaralama suçundan Ortaca 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/09/2020 tarihli ve 2019/581 Esas,2020/420 sayılı kararıyla 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırıldığının ve bu kararın 05/07/2021 tarihinde kesinleştiğinin, 04/03/2013 tarihinde işlediği basit yaralama suçundan Ortaca 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/02/2014 tarihli ve 2013/590 Esas, 2014/490 sayılı kararıyla 5 ay hapis cezası ile cezalandırıldığının ve bu kararın 30/05/2017 tarihinde kesinleştiğinin, 09/09/2017 tarihinde işlediği trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan Ortaca 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2019 tarihli ve 2017/419 Esas, 2019/198 sayılı kararıyla 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırıldığının ve bu kararın 16/12/2019 tarihinde kesinleştiğinin bildirildiği, denetim süresi içinde ilk işlenen suçun işlendiği 04/03/2013 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 09/04/2023 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına karar verildiği, aynen infaza ilişkin 765 sayılı Kanun’un 17. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 107/12 ve 107/13. maddesinin aynı şekilde düzenlendiği, infaz devam ederken 15/04/2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun uyarınca anılan 107/13. maddede değişiklik yapılmış olması karşısında, 5237 sayılı Kanun’un 7/2. maddesinde yer alan “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlü hakkında lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiği cihetle, 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 107. maddenin 13. fıkrasının (a) bendinde yer alan “kalan cezasının aynen” ibaresi “başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin” ibaresi şeklinde değiştirilmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 7/2 ve 5275 sayılı Kanun’un 98/1. maddeleri dikkate alınarak yeni düzenleme gereğince hükümlü lehine değerlendirilme yapılarak, hükümlünün 26/08/2019 tarihinde işlediği basit yaralama suçundan Ortaca 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/09/2020 tarihli ve 2019/581 Esas, 2020/420 sayılı kararıyla 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle bu sürenin 2 katı olan 6 ay 44 günlük sürenin, 04/03/2013 tarihinde işlediği basit yaralama suçundan Ortaca 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/02/2014 tarihli ve 2013/590 Esas, 2014/490 sayılı kararıyla 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle bu sürenin 2 katı olan 10 aylık sürenin, 09/09/2017 tarihinde işlediği trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan Ortaca 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2019 tarihli ve 2017/419 esas, 2019/198 sayılı kararıyla 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle bu sürenin 2 katı olan 4 ay 30 günlük sürenin yani toplamda 674 günlük sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği, Fethiye İnfaz Hakimliğinin 16/09/2021 tarihli kararına konu 04/03/2013 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 09/04/2023 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına dair kararda ise koşullu salıverilmenin geri alınacağı infaza konu sürenin ise 3688 gün olduğu ve hükümlünün ceza infaz kurumda geçireceği toplam sürenin 3014 gün aleyhine olduğu anlaşıldığından, bu yeni durum karşısında anılan düzenlemenin hükümlü lehine olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 31/05/2022 gün ve 94660652-105-48-23643-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre açıklanan sebeple yerinde görüldüğünden, Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin 08/10/2021 tarihli ve 2021/1476 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16/09/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.