Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/7741 E. 2023/915 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7741
KARAR NO : 2023/915
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir oldukları, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.10.2021 tarihli ve 2021/111 Esas, 2021/138 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a. Katılan …’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 13 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infazına ve mahsuba,
b. Katılan …’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infazına ve mahsuba,
c. Maktul …’e karşı kasten öldürme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infazına ve mahsuba,
Karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 27.01.2022 tarihli ve 2022/229 Esas, 2022/274 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine oy çokluğuyla karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafilerinin temyiz istemleri;
1. Suç vasfının maktule karşı olası kastla öldürme ve katılanlara karşı olası kastla yaralama olarak belirlenmesi gerektiğine,
2. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
3. Takdirî indirim hükümlerinin uygulanmamasının hatalı olduğuna,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık ile inceleme dışı katılan … arasında önceye dayalı husumet bulunduğu, olaydan bir gün önce aralarında tehdit ve hakaret içerikli yazışma ve konuşmaların gerçekleştiği, katılan …’in babası Halil ve erkek kardeşi katılan … ile birlikte balık lokantası işlettiği, olay günü katılan …’in iş yerinde bulunduğu sırada, maktul …, babası katılan … ve yanlarında tanık Y. Y’nin bu lokantaya geldikleri, birlikte yemek yedikten sonra dışarı katılan … ile birlikte çıkıp fotoğraf çektirmek için ayakta bekledikleri sırada, sanığın ……(…) plakalı aracıyla tek başına lokantanın bulunduğu yere geldiği, aracını yoldan çıkararak iş yerinin yanındaki kısma iş yerinin önünü görebilecek

biçimde park ettiği, aracın şoför koltuğundan sağ ön yolcu camından tüfeğin namlusunu çıkarmak suretiyle aralarında katılan …’in de bulunduğunu düşündüğü maktul …, katılanlar … ve ….,ile tanık…..,’nin üzerine yaklaşık 22 metre mesafeden hedef gözeterek iki el ateş ettiği, maktul …’in kafasının arkasına isabet eden saçma tanesi ile öldüğü, katılan …’ın sağ ve sol bacağına isabet eden saçma taneleri ile yaşamını tehlikeye sokan bir duruma ve hayati fonksiyonlarını ağır (6) derecede etkiyecek nitelikte kemik kırığına neden olacak şekilde, katılan …’ın ise sol dizine isabet eden saçma taneleri ile basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı, sanığın ise aracıyla olay yerinden uzaklaştığı kabul edilmiştir.

2. Sanık, suçlamayı tevil yollu ikrar etmiştir.

3. Katılanların ve tanıkların beyanları tespit edilerek dava dosyasına eklenmiştir.

4. Maktul …’in kesin ölüm sebebinin tespitini içeren, 30.08.2019 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağında;
“… Harici muayenede 1 numara ile tarif edilen () ateşli silah mermi çekirdeğinin kafa arkası orta kısımdan kafatası boşluğuna girdiği, beyin içerisinde devam ederek beyin ve beyinciği yaraladığı, harici muayenede 2 numara ile tarif edilen () ateşli silah çıkış deliğinden sol gözü patlatarak vücut dışına çıktığı, bu yaranın tek başına öldürücü nitelikte bir yaralanma olduğu, Cesette 1 adet öldürücü nitelikte ateşli silah yaralanması bulunduğu…Kesin ölüm sebebinin ateşli silah yaralanmasına bağlı beyin, beyincik organ hasarı ile meydana gelen iç ve dış kanama sonucu olduğu…ateşli silah giriş yarası kenar özelliklerinin incelenmesinde atış mesafesinin uzak atış ile uyumlu olduğu…”
Bildirilmiştir.

5. Sanığın eylemi neticesinde katılan …’da meydana gelen yaralanmalara ilişkin olarak;
a. Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp Şube Müdürlüğünün, 28.10.2019 tarihli ve 84392040-2019/4094 numaralı;
“… sağ bacak iç yüzde 2 adet 1×1 cm’lik kurşun izi, sol bacak dış yüzde 1×1 cm’lik kurşun izi, sol diz altında 1×2 cm’lik sıyrık izi, sağ ayak bileği üstte 2 adet 1×1 cm’lik kurşun izi, sağ bacak dış yüzde 1×1 cm’lik kurşun izi, sağ bacak diz üstü dış yanda 1×1 cm’lik kurşun izi bulunduğu… kişide femoral vende yaralanma ile sağ femurda açık parçalı kırığa neden olan ateşli silah yaralanmasının; 1- Kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu… şahısta saptanan kırığın, hayat fonksiyonlarını ağır (6) derecede etkileyecek nitelikte olduğu…”,
b. Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp Şube Müdürlüğünün, 11.03.2021 tarihli ve 84392040-2021/783 numaralı;
“…Kişide femoral vende yaralanma ile sağ femurda açık parçalı kırığa neden olan arızasının; duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına yada yitirilmesine neden olmadığı…”
Görüşlerini içeren adlî raporları dava dosyasında bulunmaktadır.

6. Sanığın eylemi neticesinde katılan …’da meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp Şube Müdürlüğünün, 28.10.2019 tarihli ve 84392040-2019/4093 numaralı;
“…sol dizinde 2 adet saçma izi deliği olduğu…Kişide tarif edilen cildi sıyrıklara neden olan ateşli silah saçma taneleri yaralanmasının…Basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğu…”
Görüşünü içerir adlî raporu dava dosyasında bulunmaktadır.

7. Olay yeri inceleme raporu, Vezirköprü Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tanzim edilen 29.08.2019 tarihli ve 2019/1991 soruşturma sayılı yer gösterme tutanağı, suç mahallinde yapılan keşif ve düzenlenen 29.06.2020 tarihli bilirkişi raporu, Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinin, 13.09.2019 ve 25.09.2019 tarihli uzmanlık raporları, Adli Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi Toksikoloji Şubesinin, 18.10.2019 tarihli ve 2019-3675/2433/2367 sayılı raporu, 05.09.2019 tarihli telefon inceleme tutanağı ve sanığın güncel adlî sicil kaydı dava dosyasında bulunmaktadır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Suç Vasfı Yönünden
Suçta kullanılan av tüfeğinin elverişliliği, atış mesafesi ve sayısı, hedef alınan vücut bölgeleri ile meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı nazara alındığında sanığın eyleme bağlı olarak açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve İlk Derece Mahkemesince suçların doğrudan kast mı yoksa olası kast ile mi işlendiğinin tayin ve tespitine ilişkin, denetime imkân verir şekilde değerlendirme yapıldığı ve “…sanık aracının içerisinden katılanların bulunduğu noktaya 22 metre mesafeden pompalı tüfekle ateş etmiştir ve mahkememizce temin edilen rapordan anlaşıldığı üzere tüfek içerisinde bulunan mermilerin domdom kurşunu diye tabir edilen tek mermi ihtiva eden fişeklerden olmadığı, olay yerinde 9-10 mermi saçma girişinin bulunduğu dolayısıyla sanığın ateş ettiği tüfekle çoklu saçma bulunan fişeklerin mevcut olduğu görülmüştür. Yine rapordan anlaşıldığı üzere tüfeğin içerisindeki fişeklerin 12 metre uzaklıktan 50-60 cm alana yayılacağının mütalaa edildiği, olayda da 22 metre uzaklıktan ateş edildiği kabul olunduğunda saçmaların 1-1,5 metre alana yayılacağı değerlendirilmiştir. Bu hususlar doğrultusunda yaşanan olayda sanığın 22 metre mesafeden katılanlar, maktul ve tanık …’ın bulunduğu alana ateş ettiği, bu dört şahsın keşif raporundan ve taraf beyanlarından anlaşıldığı üzere bir arada bulundukları ve sanığın bulunduğu mesafeden ateş ettiği pompalı tüfekle maktul ile katılanların konumunu da görerek yaptığı 2 el atış neticesinde sonucun muhtemel olmasından ziyade mutlak bir netice olduğu ki katılanlarda meydana gelen yaralanma ve …’ın da vefat etmesinin bu durumun bir göstergesi olduğuna kanaat getirilerek sanığın katılanlara ve maktule yönelik kastının ‘olası kast’ değerlendirmesinin üzerinde bulunduğu ve doğrudan kast ile ateş ettiği” şeklindeki yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeye dayanan suçların vasfının tayininde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Haksız Tahrik Yönünden
Sanık lehine haksız tahrik nedeni sayılabilecek maktulden ve katılanlardan kaynaklanan haksız bir fiil bulunmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında kurulan hükümlerde 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi uyarınca haksız tahrik indirimi uygulanmamasında isabetsizlik görülmediğinden, hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Takdirî İndirim Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümlerde, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdirî indirim sebebi uygulanmasının Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında olduğu, ancak bu takdirin sınırsız ve denetime kapalı bir yetkiyi barındırmadığı, Yargıtay tarafından yapılacak değerlendirmenin, Mahkemenin takdirinin dava dosyasında mevcut veriler ile uyumlu şekilde şekillenip şekillenmediği ve yerinde ve yeterli gerekçeye dayanıp dayanmadığı ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece; “… sanığın adli sicil kaydına yansıyan tekerrüre esas suça meyilli geçmişi, cezanın olası etkileri ve yargılama sürecindeki davranışları…” şeklindeki gerekçeye istinaden sanık lehine takdirî indirim sebebi uygulanmamasına karar verilmesi ve güncel adlî sicil kaydından mükerrir olduğu anlaşılan sanığın suça eğilimli kişiliği karşısında, Mahkemenin takdirinin dava dosyası kapsamına uygun şekillendiği belirlendiğinden, hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 27.01.2022 tarihli ve 2022/229 Esas, 2022/274 Karar sayılı kararında sanık müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.03.2023 tarihinde karar verildi.