Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/7616 E. 2023/3655 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7616
KARAR NO : 2023/3655
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.04.2019 tarihli ve 2018/202 Esas, 2019/38 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 yıl 7 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.11.2020 tarihli ve 2019/2340 Esas, 2020/2008 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekilinin ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teşebbüs indiriminin asgari düzeye yakın yapılması gerektiğine,
2. 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca haksız tahrik indirim nedeninin uygulanmaması gerektiğine,
İlişkindir.

B. Sanık ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Beraate,
2. Sanığın eyleminin kasten yaralama suçu olduğu dikkate alınmadığından suç vasfında hataya düşüldüğüne,
3. 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği haksız tahrik indiriminin yetersiz uygulanması suretiyle fazla ceza tayinine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Katılanın, sanığın kız kardeşi tanık …’nin eşi olduğu, tanık …’nın ilk evliliğinden olan kızı tanık … Y. ile ilgili hususlarda katılan ile aralarında anlaşmazlık olup zaman zaman …’nın evi terk ederek yakınlarının evine gittiği, olay günü de katılan ile eşinin aynı nedenle tartışmaları üzerine tanık …’nın … ve katılan ile evliliğinde olan diğer kızını alıp ağabeyi sanığın ikametine geldiği, katılanın ısrarla eşini telefonla aradığı “siz neredesiniz, sizi öldürürüm, ağabeyinde misiniz, nerede olduğunuzu söyleyin yanınıza geleceğim, kızımı alacağım, sizin ne olduğunuz belli değil, siz o…sınız” şeklinde tehdit ve hakaret içerikli sözler söylediği, sanığın da bu sözleri duyduğu, daha sonra katılanın önce eşinin ablasının evine gittiği, eşini burada bulamadığı, burada eşinin kız kardeşinin oğlu olan tanık … ‘ye eşi ve sanığı kastederek “bunlar benim başımı belaya sokacaklar, katil edecekler” dediği, bu sırada sanığın katılana “sen kime küfür ediyorsun, buraya gel” anlamına gelecek mesajlar göndermesi üzerine katılanın, eşinin sanığın evinde olduğunu anlayıp sanığın evine gitmeye karar verdiği, sanığın katılana “gelsene, bana gel” şeklinde, katılanın da sanığa “geliyorum lan, insene aşağı” şeklinde

birbirlerine mesaj gönderdikleri, alkollü olan katılanın sanığın ikametinin önüne geldiği, bu sırada sanığın balkonda olduğu, sanığın katılanın geldiğini görmesi üzerine evden bir bıçak alarak aşağıya iner inmez katılanın sanığın yanına gelip ona kafa attığı, sanık ile katılanın boğuşmaya başladıkları, boğuşma sırasında sanığın elindeki bıçağı katılana birden fazla kez salladığı, adlî muayene raporlarının içeriği dikkate alındığında katılanın beş ayrı yerinden kesici delici alet ile yaralandığı, bu yaralanmalardan batına nafiz ve hemopnömotoraksa neden olan yaralanmaların katılanın yaşamını tehliye soktuğu, sanık katılanı bıçakla yaraladıktan sonra olay yerinde bulunan tanık Uğur S.’nin yanlarına gelip ayırması üzerine sanığın evine geri çıktığı anlaşılmakla, olay gün içerisinde ani bir şekilde gelişmiş ise de sanık ile katılan arasında sanığın kardeşi, katılanın eşi olan … ile ilişkisi nedeniyle anlaşmazlık ve husumet bulunması, katılanın sanığın ikametinin önüne geldiğinde sanığın evden eline öldürmeye elverişli bıçak alarak katılanın yanına inmesi ve katılanı ikisi batına nafiz ve biri hemopnömotoraksa neden olan toplam beş bıçak darbesi ile yaralaması neticesinde katılanın hayati tehlike geçirmesi, tanık Uğur’un müdahalesi sonucunda sanığın eylemine son verdiği hususları dikkate alındığında kullanılan aletin elverişliliği, hedef alınan vücut bölgeleri ile darbe sayısı ve şiddeti ile mevcut yaraların niteliği itibariyle sanığın ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu kanaatine varılarak sanığın, kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Sanığın üzerine atılı suçlamayı tevil yollu kabul ettiği anlaşılmış, katılan ise her aşamada istikrarlı beyanlarda bulunmuştur.

3. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı … Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafında tanzim olunan, 19.06.2018 tarihli; “göğüs ön sağda meme ucu komşuluğunda 2 cm.’lik, 5 cm. üzerinde 12 cm.’lik, 5 cm. altında 1 cm.’lik, sağ kaburga bitiminde 1 cm.’lik, göbek 10 cm. üzerinde 2 cm.’lik kesici delici alet yaralanması lezyonu,” bulunan katılanın batına nafiz ve hemopnömotoraksa neden olan kesici delici alet yaralanmaları nedeniyle hayati tehlike geçirdiği görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.

4. Tanıklar G.M., S.E., U.S. ve Y.Y.’nin beyanları dava dosyasında mevcuttur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı; ancak, ceza miktarının ve haksız tahrik indirim oranının belirlenmesine ilişkin olarak “Adli tıp raporunda yaralanmanın niteliği, eylemin oluş şekli dikkate alınarak 9-15 yıl arasında ceza öngören TCK’nin 35. maddesinin uygulanması sırasında 12 yıl hapis cezasının olaya ve dosya kapsamına uygun düşeceği kabul edilmiş ve haksız tahrik yönünden yapılan değerlendirmede TCK’nin 29. maddesi gereğince daha ağır olaylarda ve karşılıklı silahlı çatışmalarda dahi 1/2 oranında haksız tahrik indirimi yapılmasının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin içtihatlarına uygun olduğu dosyamızda belirtilen hususlar kabul edilerek sanık hakkında takdiren TCK’nin 29. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılmasının dosya kapsamına uygun olacağı” isabetsizliklerine yer verildiği ve sanık hakkında yeniden hüküm kurulduğu belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Teşebbüs İndirimine Yönelen Temyiz Sebebi Yönünden
Sanık hakkında hüküm kurulurken, sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmalar ile eylemin son bulduğu aşama dikkate alınarak meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı karşısında müebbet hapis cezası için dokuz yıldan onbeş yıla kadar ceza indirimi öngören 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca takdir edilen ceza miktarında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Haksız Tahrik Yönünden
Sanık savunması ve tanıkların ifadelerine göre katılanın eşinin aralarındaki tartışma nedeniyle evden ayrılıp sanığın evine gelmesi nedeniyle önce telefonda mesajla sonra sanığın evinin önüne gelerek söylediği sözler ve sergilediği davranışların sanık lehine haksız tahrik oluşturduğu anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Beraate Yönelen Temyiz Sebebi Yönünden
Her ne kadar sanık hakkında beraat kararı verilmesi talep edilmiş ise de; katılanın aşamalarda değişmeyen beyanları ile eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiği, katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak tanzim olunan adlî muayene raporu karşısında sanığın eyleminin sübuta erdiğinin kabulü ile hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Suç Vasfı Yönünden
Sanığın en az beş bıçak darbesi yönelttiği katılanı batın ve göğüs bölgesinden yaraladığı, iki adet kesiden birinin batına, diğerinin toraksa nafiz olduğu, katılanın hayati bölgelerinin hedef aldığı, sanığın eylemi neticesinde katılanın hayati tehlike geçirdiği, sanığın katılana yönelik eylemine tanık U.S.’nin araya girmesi ile devam ettiremediği belirlenmekle, sanığın kastının yaralama olmadığı, öldürme kastıyla hareket ettiği anlaşıldığından, suç vasfının tayininde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Haksız Tahrik Yönünden
Katılanın eşi kendisinin de kardeşi olan tanık …’nın aralarındaki tartışma nedeniyle sanığın evine gittiğini öğrenip önce telefonda sanığa hakaret etmesi, sonra evinin önüne gelmesi üzerine sanığın eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmakla, katılanın bu şekildeki söz ve davranışlarının haksızlık içeriğinin ulaştığı boyut gözetilerek sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği asgarîye yakın oranda (1/3) haksız tahrik indiriminin uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle bir hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.11.2020 tarihli ve 2019/2340 Esas, 2020/2008 Karar sayılı kararında katılan vekili ve sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bandırma Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
29.05.2023 tarihinde karar verildi.