Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/743 E. 2022/2183 K. 21.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/743
KARAR NO : 2022/2183
KARAR TARİHİ : 21.03.2022

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

… Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan …’ın, firar etmek eylemi sebebiyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44/3-ı maddesi uyarınca 20 gün hücre hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 04/12/2020 tarihli ve 2020/1143 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin reddi ile anılan disiplin cezasının onanmasına ilişkin Karşıyaka İnfaz Hâkimliğinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/4197 Esas, 2021/331 sayılı kararı ile ilgili olarak;
Hücre disiplin cezalarının kesinleşmesini müteakip, onaylanması öncesinde, hücre cezasının esasına yönelik idare tarafından yeniden tesis edilen bir işlem veyahut faaliyetin bulunmadığı, bu nedenle hücre cezalarının onaylama kararlarına havi dosyalarda, gerek İnfaz Hakimliği gerek mercii tarafından artık tekrar işin esasına girilerek bir karar verilmesinin mümkün olmadığı, itiraz hakkında incelemenin 5275 sayılı Kanun’un 48/3-c maddesi ile sınırlı olarak yapılması gerektiği nazara alındığında,
20 gün hücreye koyma cezasının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün alınan 23/02/2021 tarihli sağlık kurulu raporuna göre hücre cezasının infazının uygun olmayacağı anlaşıldığından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 48/3-c maddesi gereğince 4 ay süre ile ziyaretçi kabulünden yoksun bırakılma cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 12/03/2021 tarihli ve 2021/40 sayılı kararı aleyhine hükümlü tarafından yapılan şikâyetin reddine ilişkin Karşıyaka İnfaz Hâkimliğinin 25/03/2021 tarihli ve 2021/2429 Esas, 2021/2611 sayılı kararına vâki itirazın keza reddine dair mercii Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/04/2021 tarihli ve 2021/1554 değişik iş sayılı kararının, asıl kararın kanun yararına bozulması halinde yok hükmünde olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
1-Dosya kapsamına göre,
Karar tarihindeki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 47. maddesinin 2. fıkrasının “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhal ve en geç iki gün içinde kurumun en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır” düzenlemesini içerdiği, aynı maddenin 3. fıkrasında, “Soruşturma en geç yedi gün içerisinde tamamlanır ve düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir” 4. fıkrasında “savunma alınmadan disiplin cezası verilemez” yine aynı maddenin 5. fıkrasında da “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır” düzenlemelerinin yer aldığı; somut olayda hükümlünün 08/06/2020 tarihinde firar etmesine rağmen, firar eylemi nedeniyle derhal ve 2 gün içerisinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı, 30/11/2020 tarihinde muhakkik görevlendirilmesi suretiyle başlandığı ve yapılan disiplin soruşturması sonucunda Disiplin Kurulu Başkanlığının 04/12/2020 tarihli kararı ile hücre cezası verildiği anlaşılmakla, firar eyleminin öğrenildiği tarihten itibaren kanunda yer alan süreler dolduktan sonra verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olduğunun anlaşılması karşısında, itirazın kabûlü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,
2-Kabule göre de;
4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu’nun 6/3. maddesinde yer alan, “İnfaz hakimi, inceleme sonunda şikayeti yerinde görmezse reddine; yerinde görürse, yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlü tarafından yapılan şikâyetin sadece reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca disiplin cezasının onaylanmasına da karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 09/12/2021 gün ve 94660652-105-35-16433-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hükümlünün disiplin soruşturmasına konu firar eylemini gerçekleştirdiği 08.06.2020 tarihinde yürürlükte bulanan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un disiplin soruşturması başlıklı 47. maddesine göre;
(1)(Değişik fıkra: 25/05/2005-5351 S.K./4.mad) Uyarma, kınama ve bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezaları kurumun en üst amiri tarafından verilir ve uygulanır.
(2)Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç beş gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.
(3)(Değişik fıkra: 14.04.2020 – 7242 S.K./27. md) Soruşturma en geç onbeş gün içinde tamamlanır. Firar hâlinde bu süre hükümlünün yakalandığının öğrenildiği tarihte başlar. Düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir.
(4)Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Haklarında disiplin soruşturması yapılanlara, yüklenen eylemin niteliği ve sonuçları ile üç gün içinde savunmalarını vermeleri, aksi hâlde bu haklarından vazgeçmiş sayılacakları yazılı olarak bildirilir. Savunma yazılı olarak sunulabileceği gibi sözlü olarak da yapılabilir. Sözlü savunma tutanakla saptanır. Türkçe bilmeyenlerle, sağır ve dilsizlerin savunmaları tercüman aracılığıyla alınır.
(5)Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır. Disiplin kurulu, yasada yazılı disiplin cezası uygulanmasına veya disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verebilir. Disiplin kurulu kararları gerekçeli olarak yazılır ve kararda şikâyet mercii ve süresi açıkça gösterilir.
(6)Disiplin kurulu kararı, haklarında soruşturma yapılanlara yönetim tarafından derhâl tebliğ edilir.
(7)Kurumun iç düzenini ve hükümlülerin yaşam ve beden bütünlüklerinin ciddî tehlike altında bulunması nedeniyle derhâl tedbir alınması zorunlu olan hâllerde, kurumun en üst amiri 49’uncu maddede belirtilen tedbirleri almakla beraber soruşturmayı başlatır. Bu hâlde infaz hâkimine bilgi verilir.
(8)(Ek fıkra: 14.04.2020 – 7242 S.K./27. md) Disiplin soruşturması hükümlünün barındırıldığı ceza infaz kurumu disiplin kurulu tarafından yapılır. Hükümlünün ceza infaz kurumu dışındaki eylemleri nedeniyle yapılacak disiplin soruşturması, hükümlünün eylem öncesi en son barındırıldığı ceza infaz kurumu disiplin kurulu tarafından yapılır.
Hükümlünün 08.06.2020 tarihinde … Açık Ceza İnfaz Kurumundan firar ettiği, 27.11.2020 tarihinde yakalanarak…1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna alındığının bildirilmesi üzerine 30.11.2020 tarihinde muhakkik görevlendirilmek suretiyle firar eyleminden dolayı disiplin soruşturmasına başlandığı, 04.12.2020 tarihli disiplin soruşturma raporunun disiplin kuruluna sunulduğu ve … Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 04.12.2020 tarihli ve 2020/1143 sayılı kararı ile hükümlünün firar eyleminden dolayı eylemine uyan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44/3-(l). maddesi uyarınca 20 gün süre ile hücreye koyma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmakla, hükümlü hakkındaki disiplin soruşturmasının kanunda öngörülen süre içinde başlatılıp yine kanunda öngörülen süre içinde tamamlandığı ve disiplin cezasının verildiği anlaşılmakla, kanun yararına bozma isteminde ileri sürülen disiplin soruşturmasına geç başlandığı ve kanunda öngörülen sürelere uyulmaksızın disiplin cezasının verildiği yönünde yapılan değerlendirmenin ve bu konudaki kanun yararına bozma isteminin yerinde olmadığından reddine karar verilmesi gerektiği;
4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu’nun 6/3. maddesinde yer alan, “İnfaz hakimi, inceleme sonunda şikayeti yerinde görmezse reddine; yerinde görürse, yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar verir.”
şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlü tarafından yapılan şikâyetin sadece reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca disiplin cezasının onaylanmasına da karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, itirazın bu nedenle kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair verilen kararın yerinde olmadığı ve kanun yararına bozma isteminin bu sebeple yerinde olduğu anlaşılmakla;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki (1) nolu kanun yararına bozma isteminin yukarıda açıklanan sebeple yerinde görülmediğinden REDDİNE, tebliğnamedeki (2) nolu kanun yararına bozma isteği ise incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Karşıyaka İnfaz Hâkimliğinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/4197 Esas, 2021/331 sayılı kararının bu sebeple 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

S.N.Ö/TH.(E.T)