Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/723 E. 2022/1058 K. 14.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/723
KARAR NO : 2022/1058
KARAR TARİHİ : 14.02.2022

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

Adam öldürme, adam öldürmeye teşebbüs ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a muhalefet suçlarından… Ağır Ceza Mahkemesinin 16/09/1987 tarihli ve 1986/281 Esas, 1987/161 sayılı kararıyla 1 senesi geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle müebbet ağır hapis cezasına hükümlü …’un bu cezasının infazı sırasında, 10/05/1997 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şartla tahliye edilmesine dair … 2. Ağır Ceza Mahkemenin 05/05/1997 tarihli ve 1997/81 müteferrik sayılı kararını müteakip, hükümlünün 19/07/1999 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine şartla tahliyesinin geri alınmasına, ikinci suçun işlendiği 19/07/1999 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 10/05/2025 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına dair… Ağır Ceza Mahkemesinin 17/05/2001 tarihli ve 2001/25 müteferrik sayılı kararını takiben, … Cumhuriyet Başsavcılığının, 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanun’un 48. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107. maddesinde yapılan değişiklik kapsamında hükümlünün şartla tahliyesinin geri alınmasına dair kararının yeniden değerlendirilmesine ilişkin talebinin, değişiklik sonrası yeni düzenlemenin hükümlü lehine hüküm içermediğinden bahisle reddine dair… 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/04/2020 tarihli ve 1986/281 Esas, 1987/161 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii… 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/05/2020 tarihli ve 2020/209 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, hükümlünün şartla tahliye edilmesini takiben, denetim süresi içerisinde 19/07/1999 tarihinde işlemiş olduğu kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkum edilmesi sebebiyle şartla tahliyenin geri alınmasına dair karar verilmesi üzerine, … Cumhuriyet Başsavcılığınca, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 48. maddesiyle değişik 107/13. maddesinde yer alan “Koşullu salıverilme kararının geri alınması hâlinde hükümlünün; a) Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin, b) (Değişik: 25/5/2005-5351/8 md.) Yükümlülüklerine aykırı davranması hâlinde, bu yükümlülüklere uymama tarihi ile hak ederek salıverilme tarihi arasındaki süreyi geçmemek koşuluyla ihlalin niteliğine göre takdir edilecek bir sürenin, Ceza infaz kurumunda aynen çektirilmesine karar verilir.” şeklindeki yeni düzenleme uyarınca hükümlünün hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesine yönelik talebinin,… 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/04/2020 tarihli ek kararı ile hükümlü hakkında şartla tahliyesi geri alınan hapis cezalarının suç tarihlerinin 01/06/2005 tarihi öncesine ait olduğu, şartla tahliyenin geri alınması kararında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 17. maddesi gereğince karar verilmesi gerekirken sehven 5275 sayılı Kanun’un 107/12-13. maddeleri gereğince karar verilmiş olsa da infaza ilişkin olarak 647 sayılı Kanun’un uygulandığı hallerde koşullu salıvermenin geri alınmasında 5275 sayılı Kanun uygulanmasının karma uygulama niteliğinde olacağı ve koşullu salıverilmenin geri alınmasında 765 sayılı Kanun’un 17. maddesinin uygulanması gerektiğinden bahisle talebin reddine karar verildiği,
Kanun koyucu tarafından koşullu salıverilmenin geri alınmasına ilişkin şartları düzenleyen 765 sayılı Kanun’un 17. maddesinde bir değişiklik yapılmasının artık mümkün olmadığı, zira anılan Kanun ve maddesinin “1 Haziran 2005 tarihinde yürürlükten kalktığı”, artık 765 sayılı Kanun’un 17. maddesinin karşılığı olan 5275 sayılı Kanun’un 107/12 ve 107/13. maddeleri kapsamında bir değişiklik yapılabileceği, her iki maddede yer alan koşullu salıverilmeye ilişkin düzenlemenin aynı mahiyette olduğu, bu halde kanun yararına bozma talebine konu karma uygulama yapıldığına dair gerekçenin yerinde olmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
Hükümlünün infazı devam ederken, 647 sayılı Kanun’un 19/1. maddesi gereğince 10/05/1997 tarihinde şartla tahliye edildiği, ancak bihakkın tahliye tarihi dolmadan işlediği kasıtlı suç nedeniyle 1 yıl hapis cezasına mahkum olduğu, ikinci suçun işlendiği 19/07/1999 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 10/05/2025 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına karar verildiği, aynen infaza ilişkin 765 sayılı Kanun’un 17. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 107/12 ve 107/13. maddesinin aynı şekilde düzenlendiği, infaz devam ederken 15/04/2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun uyarıncan anılan 107/13. maddede değişiklik yapılmış olması karşısında, 5237 sayılı Kanun’un 7/2. maddesinde yer alan ““Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlü hakkında lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiği cihetle, 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 107. maddenin 13. fıkrasının (a) bendinde yer alan “kalan cezasının aynen” ibaresi “başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin” ibaresi şeklinde değiştirilmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 7/2 ve 5275 sayılı Kanun’un 98/1. maddeleri dikkate alınarak yeni düzenleme gereğince hükümlü lehine değerlendirilme yapılarak, hükümlünün 19/07/1999 tarihinde işlediği 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/05/2000 tarihli ve 1999/218 Esas, 2000/152 sayılı kararı ile 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle bu sürenin 2 katı olan 730 günlük günlük sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği,… Ağır Ceza Mahkemesinin 17/05/2001 tarihli kararına konu 19/07/1999 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 10/05/2025 tarihleri arasındaki sürenin aynen infazına dair kararda ise koşullu salıverilmenin geri alınacacağı infaza konu sürenin ise 9.427 gün olduğu ve hükümlünün kapalı ceza infaz kurumda geçireceği toplam sürenin 8.697 gün aleyhine olduğu anlaşıldığından, bu yeni durum karşısında anılan düzenlemenin hükümlü lehine olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26/11/2021 gün ve 94660652-105-45-16877-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden,… 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/05/2020 tarihli ve 2020/209 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.