Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/7102 E. 2023/7275 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7102
KARAR NO : 2023/7275
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/100 E., 2019/496 K.
SUÇLAR : Kasten öldürmeye yardım etme, kasten yaralama, silahla tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı Yasa’ya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat, hüküm kurulmasına yer olmadığı kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama, bozma

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sanık … hakkında 6136 sayılı Yasa’ya muhalefet suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 … maddesinin beşinci fıkrası uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, aynı Kanun’un 231 … maddesinin onikinci fıkrası gereği itiraz yoluna tabi olduğu anlaşılmakla, inceleme dışı bırakılmıştır.

Sanıklar … ve Münür hakkında mağdur …’ya yönelik kasten yaralama suçundan bozma ilamından önce hüküm kurulmadığı, bozma ilamı sonrasında kurulan hükmün ise, daha önce Yargıtay incelemesinden geçmediğinden, karar tarihi itibariyle istinaf kanun yoluna tabi olduğu anlaşılmakla, inceleme dışı bırakılmıştır.

Dairemizin 24.12.2015 tarihli ve 2015/1893 Esas, 2015/6406 Karar sayılı bozma ilamında, temyiz dışı sanıklar …, … ve … hakkında Saha İnşaat isimli iş yerine ve mağdur… ait araca yönelen mala zarar verme suçundan açılan kamu davaları ile ilgili zamanaşımı içinde hüküm kurulması mümkün olduğu belirtilmesine rağmen, bu suç yönünden işlem yapılmadığı ve suç tarihi itibariyle de kanunda öngörülen 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir.

Sanık … hakkında silahla tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, sanık … hakkında kasten öldürmeye yardım etme suçlarından bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin, hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü;

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 11.12.2013 tarihli ve 2012/406 Esas, 2013/369 Karar sayılı kararıyla;
1. Sanıklar Münür ve … hakkında maktul …’e yönelik kasten öldürmeye yardım etme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 39 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına,

2. Sanık … hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin kararının, sanıklar müdafii ve Cumhuriyet savcısı (kasten öldürmeye yardım etme suçu yönünden lehe, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu yönünden aleyhe) tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 24.12.2015 tarihli ve 2015/1893 Esas, 2015/6406 Karar sayılı kararı ile; “yetersiz gerekçe ve çelişkiye düşülmesi” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

C. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.09.2019 tarihli ve 2016/100 Esas, 2019/496 Karar sayılı kararıyla;
1. Sanık … hakkında (kasten öldürmeye yardım etme suçundan değişen vasıfla) silahla tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,

2. Sanık … hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan, 5237 sayılı Kanun’un

44 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca hüküm kurulmasına yer olmadığına,

3. Sanık … hakkında maktul …’e yönelik kasten öldürmeye yardım etme suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

D. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 02.06.2022 tarihli ve 2020/38077 sayılı, “sanık … hakkında silahla tehdit suçundan mahkûmiyet ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığı kararına ilişkin bozma, sanık … hakkında kasten öldürmeye yardım etme suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin onama” görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanlar vekilinin temyiz sebepleri, sanıkların iştirak halinde kasten öldürme suçundan cezalandırılmaları gerektiğine,
Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri, sanık …’ün genel güvenliğin tehlikeye sokulması suçunu işlediğine ilişkin mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı halde suç vasfının değiştiği kabul edilerek ve fikri içtima kuralları gereğince silahlı tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmesinin yasaya aykırı olduğuna,
Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri, sanık hakkında beraat kararı verildiğinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir.
Sanık … müdafiinin temyiz istemi, temyiz iradesinin açıklanmasından ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde… ve …ailelerine ait iş yerlerinin birbirlerine yakın olduğu, su ticareti ile uğraşan ve … ismi ile bilinen sanık … ile temyiz dışı sanık … arasında sokak üzerinde engelli bir çocuğa yapılan muamele nedeniyle bir tartışma yaşandığı, bunun üzerine temyiz dışı sanıklar …, …ve … tarafından …soy isimli sanıklara ait………, İnşaat isimli iş yerine ve önünde park halinde bulunan araca zarar verildiği, aynı gün saat 21.00 sıralarında …soy isimli akraba olan sanıkların bir araya gelerek engelli çocuğa yapılan muamele ve mala zarar verme olayı nedeniyle karşılık vermek amacıyla su dükkanı işleticisi olan… soy isimli sanıkların iş yerinin önüne gelindiği, oluşan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, hükmü kesinleşen … ve dosyamızdaki sanık sıfatı bulunan sanık …’ün ellerinde silah bulunduğu, hükmü kesinleşen sanıklardan …’ın olay sırasında 7.65 mm çaplı tabanca ile olaya taraf olmadığı anlaşılan ve kavgayı önlemeye çalışan maktul …’i uzak atış ile hedef gözeterek öldürdüğü, mağdur …’yı ise ayak bölgesinden yaraladığı, kavga sırasında sanık …’ün de beyanlardan anlaşılacağı üzere sağa sola ateş ettiği, kavga durumu, olayın bir anda meydana gelmesi, söz konusu öldürme ve yaralama olayını gerçekleştiren silahın hükmü kesinleşen …’ın silahından çıktığının anlaşılması, her sanığın eyleminin bağımsız olması dikkate alındığında sanık …’ün kavga mahallinde insanları korkutmak amacıyla havaya ateş etme olayının zincirleme tehdit suçu vasfında olduğu, eyleminin öldürmeye yardım suçu olarak değerlendirilemeyeceği kanaatinin edinildiği, sanık …’un ise kavgaya dahil olduğu anlaşılmaktaysa da silah kullananların … ve Münür olduğu, sanık …’un sanık …’ın eylemini kolaylaştırıcı, maktule vurma, tutma ve aktif bir davranışta bulunma şeklinde bir davranışı söz konusu olmadığı değerlendirilen olayda, sanık … hakkında kasten öldürmeye yardım etme suçundan beraat, sanık … hakkında ise silahla tehdit suçundan mahkûmiyet hükümleri kurulduğu belirlenmiştir.

2. Otopsi raporu, adli tıp raporları, olay yeri inceleme tutanağı, basit krokisi, uzmanlık raporları, teşhis tutanakları, sanıkların savunmaları, katılanlar ve tanıkların beyanları dava dosyasında bulunmaktadır.

IV. GEREKÇE
Katılanlar vekili, Cumhuriyet savcısı, sanıklar müdafiilerinin temyiz sebepleri ve Tebliğname yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, silahla tehdit suçunu oluşturan eylemlerin sanık … tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, suç vasfı ile yaptırımın doğru şekilde belirlendiği, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan fikri içtima kuralları gereğince hüküm kurulmamasının isabetli olduğu, sanık … hakkında silahla tehdit suçundan mahkûmiyet kararı verildiğinden hakkında verilen beraat kararında sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olduğu, sanık …’a yüklenen kasten öldürmeye yardım etme suçundan mahkumiyetine yeterli, açık ve kesin delil bulunamadığı gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılındığı, hakkında verilen beraat kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediği anlaşıldığından, hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.09.2019 tarihli ve 2016/100 Esas, 2019/496 Karar sayılı kararında katılanlar vekili, Cumhuriyet savcısı, sanık … müdafii ve sanık … müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, katılanlar vekili, Cumhuriyet savcısı, sanık … müdafii ve sanık … müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

28.11.2023 tarihinde karar verildi.