Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/4971 E. 2022/7636 K. 04.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4971
KARAR NO : 2022/7636
KARAR TARİHİ : 04.10.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli kasten yaralama, olası kastla yaralama
HÜKÜM :Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarih ve 2019/786 Esas – 2020/449 Karar sayılı;
1) Sanığın mağdur …’nu nitelikli kasten yaralama suçundan; 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 86/3-e, 87/3, 29/1, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay 22 gün hapis cezası,
2) Sanığın katılan …’u olası kastla yaralama suçundan; TCK’nin 86/1, 86/3-e, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 9 ay hapis cezası ile mahkumiyetlerine dair kararı.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın nitelikli kasten yaralama ve olası kastla yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin edilmiş, mağdur …’i nitelikli kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmünde cezayı azaltıcı haksız tahrik indirim nedeninin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanığın savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş,
S/2
incelenen dosyaya göre hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanığın; kararı kabul etmediğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle;
Ancak;
Yargıtay(Kapatılan) 3. Ceza Dairesinin 08/10/2019 tarih ve 2019/9850 Esas – 2019/18019 Karar sayılı ilamında; “Sanığın ikinci kez mükerrir kabul edildiği Menemen(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 09/09/2009 tarihinde kesinleşmiş, 03/03/2009 tarih ve 2008/241 Esas – 2009/217 Karar sayılı ilamına konu suçların 5237 sayılı TCK’nin 106/1-1. maddesinde yazılı tehdit suçu ile TCK’nin 125/1. maddesi uyarınca hakaret suçlarına ait olduğu ve 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, tekerrüre esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığının araştırarak ve yine sanığın Uyap’tan alınan güncel adli sicil kaydında 5275 sayılı Kanun’un 108/2. ve 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddeleri dikkate alınarak, tekerrüre esas alınabilecek daha ağır cezayı içeren mahkumiyet hükmünün de bulunduğu görülmekle Yargıtay denetimine esas olacak şekilde kesinleşme ve infaz tarihlerini gösterir şekilde anılan ilamların getirtilerek sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması hususunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verildiği ve mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen, sanığın tekerrüre esas alınan ilamında yer alan TCK’nin 106/1-1. maddesinin uzlaşma kapsamına alınması nedeniyle TCK’nin 2. ve 7. maddeleri gözetilerek, tekerrüre konu ilamın taraflarına tehdit ve hakaret suçlarından uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, mahkemesinden uzlaştırma işleminin yapılıp yapılmadığı sorularak, tekerrüre esas alınan ilamda uzlaşma işleminin sağlanması durumunda; sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas ilamların varlığı gözetilerek bu ilamların dosyaya getirtilip sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı BOZULMASINA, 04/10/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.