Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/3369 E. 2023/1480 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/3369
KARAR NO : 2023/1480
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Kasten öldürme, olası kastla öldürme, kasten yaralama, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması.
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi

Sanık … …hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu yönünden yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından katılan … vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 279 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca “bu suç yönünden doğrudan zarar görmeyen bu sebeple katılan sıfatı bulunmayan katılan … adına vekilinin istinaf başvurusu yapmaya hak ve yetkisi bulunmadığı” nedeniyle reddine karar verildiği, bahse konu kararın; aynı Kanun’un 279 uncu maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uyarınca itiraz yoluna tabi olduğu ve aynı Kanun’un 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme de dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşıldığından, inceleme dışı bırakılmıştır.

Sanık … hakkında maktul …’e yönelik kasten öldürme, sanık … hakkında maktule yönelik olası kastla öldürme ,sanıklar … ve … hakkında katılan …’e yönelik kasten yaralama suçları yönünden yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gaziantep 11. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.10.2020 tarihli ve 2019/318 Esas, 2020/314 Karar sayılı kararıyla
a. Sanık … hakkında kasten öldürme suçundan 5271 sayılı Kanunu’nun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

b. Sanık … hakkında olası kastla öldürme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 21 … maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

c. Sanıklar … ve … hakkında katılan …’e yönelik kasten yaralama suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 19.10.2021 tarihli ve 2021/532 Esas, 2021/662 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılan … vekili ve katılan sanık … müdafilerinin ve sanıklar …, … müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan … vekilinin; sanık …’ın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine, sanık …’ün doğrudan kastla öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine, takdîri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine,
Katılan Sanık … müdafiinin; eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye, sanıkların …’e yönelik eylemlerinin öldürmeye teşebbüs olduğuna, sübuta, eksik incelemeye, delil yetersizliğine, maktulde oluşan yaralanmanın sanık tarafından meydana getirilmediği, maktulün kim tarafından öldürüldüğünün sabit olmadığı, yanlışlıkla kendi akrabaları tarafından vurulmuş olabileceğine, aksi kabulde nitelemeye, eylemin olası kast ile öldürme değil bilinçli taksirle öldürme olacağına, meşru savunmaya, haksız tahrike, fazla cezaya ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Olay tarihinde sanık …’ın kızı sanık …’ün kardeşinin nişan merasimi olduğu bu sebeple sanıkların evlerinde birden çok kişinin misafir olarak bulunduğu, maktulün söz konusu eve yakın konumda bulunan marketi işlettiği olay tarihinde bu markette maktulün eşi olan katılan …’nin bulunduğu, katılan …’nin telefonla eltisini arayarak sanık …’ın söz konusu markete gelip daha önce miras sebebiyle aralarında tartışma konusu olan eve ilişkin beyanda bulunup kendisini tehdit ettiğini söylediği, bu esnada maktulün de söz konusu evde bulunduğu ve kayınları olan diğer sanıklar …, … ve … …ile birlikte konuşmak maksatlı olarak olay yerine geldiği, bu esnada nişan evine sanık …’ün kız kardeşi ve nişan merasimi yapılan tanığın geldiği, eve girerken adet olduğu inancı ile havaya ateş edildiği, misafirler arasında bulunan müşteki … …’in … tarafından aranarak maktulün marketi civarında bir kargaşa bulunduğu belirtilip müdahale etmesinin istendiği, bunun üzerine müştekinin maktulün marketinin bulunduğu yere gittiği, bu esnada katılan …’in nişan merasiminin yapıldığı eve doğru yönelerek mağdur …’a …’ı çağırmasını babasının konuşacağını söylediği, ne olduğunu öğrenmek isteyen mağdur …’ın ilerlediği, bunun üzerine mağdurun yanına …’ün geldiği mağdur …’a ne olduğunu sorduğu, …’ın önce olayı öğrenmek için gittiği arkasından …’ün de ilerlediği, …’ın kavga çıkacak gidelim demesi üzerine sırtlarını dönerek eve doğru yürümeye başladıkları, bir anda sanıklar … ve …’ın tüfekle ateş etmeye başladıkları, bu sebeple mağdur …, dışarıda oynayan … ve sanık …’ün yaralandıkları, nişan merasiminde hem kendisinin hem misafirlerinin çocuklarının yaralanmasıyla sonuçlanan böyle bir olayın yaşanması üzerine sanık …’ün kız kardeşinin eve girerken kullandığı ve daha sonra kolluk tarafından ele geçirilen tüfeği alarak evin bulunduğu sokağın köşesine kadar ilerlediği, burada maktul, sanıklar …, …, … …ve müşteki

… …’in bulunduğu gruba doğru yaklaşık 10 metre mesafeden av tüfeği ile ateş etmesi üzerine maktulün vurularak yere düştüğü, ardından sanık …’ün müşteki … …’nın ayaklarına doğru ateş ettiği anlaşılmıştır.

2. Mağdurlar … tanıkların beyanları, adlî tıp raporları dava dosyasında bulunmaktadır.

3. Olay yeri inceleme raporu ve basit krokisi dava dosyasında bulunmaktadır.

4. … Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 16.10.2018 inceleme tarihli atış mesafesi tespiti raporu, 18.09.2018 tarihli atış artığı tespit raporu, 01.11.2018 tarihli uzmanlık raporuna göre delil no 3-4 ve 7-8 olarak belirtilen av tüfeği kartuşlarının sanık … tarafından teslim edilen üs-san üzümlü Türkiye prestij F-97 ibareli tüfek ile yapılmış olduğunun, 6 ve 8 nolu ve 2 nolu kartuşların ise incelenen silahlardan atılmamış olduklarının tespit edildiğine dair raporlar dava dosyasında bulunmaktadır.

5. 24.12.2019 tarihli sanıkların ve maktulün bulunduğu konumları ve atış mesafelerine ilişkin bilirkişi raporu ve keşif tutanağı dava dosyasında bulunmaktadır.

6. Maktule ait 12.08.2018 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağı dava dosyasında bulunmaktadır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Tebliğname Yönünden
Sanıklar … ve … hakkında kasten yaralama suçundan hükmolunan ceza miktarları ve türü gözetildiginde kesin nitelikte oldukları ve temyizlerinin mümkün olmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun10.03.2009 tarih ve 2009/2-43 Esas, 2009/56 Karar sayılı kararında belirtildigi üzere; kesin nitelikteki hükümlerin suç vasfına yönelik aleyhe temyiz yasa yoluna başvurulması halinde temyize konu olabilecekleri kabul edildiğinden, katılan … vekilinin anılan hükmü “suç vasfına” ilişkin temyiz ettiği gözetilerek hükümlerin kesin nitelikte olduğuna yönelen tebliğnamedeki red düşüncesine iştirak edilmemiştir.

B. Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanık …’ın üzerine atılı suçu işlediğine dair kesin ve somut delil olmadığı, sanık …’ün kendisine ateş edilmesi sonrası, öldürmeye elverişli silah ve mesafeden maktulün silahla ateş eden şahıslar olan … ve …’in yer aldığı grubun içinde bulunması dikkate alındığında maktule yönelik müsnet eylemi öldürme kastı ile gerçekleştirdiğinin değerlendirildiği ancak maktulün sanığın evine yönelen ateş etme fiillerine hiçbir iştirakinin olmadığı bir durumda ateş eden grup içerisinde bulunması ve sanık …’ün yaptığı atış sonucu öldüğü hususunun sabit olması karşısında, sanık …’ün esasen dayısı olan maktulü hiç görmediği, ona yönelik böyle bir eylem

gerçekleştiremeyeceğini savunması dikkate alındığında sanık …’ün maktulü bulunduğu konum itibariyle grup içerisinde yer alması dışında özel olarak hedeflemediği gibi, ateş etme eylemini atış yapan diğer sanıklara yöneltme gayesi içerisindeyken aynı noktada bulunan maktulün isabet alıp ölmesi neticesinin sanığın eylemini olası kast ile gerçekleştirdiği sonucunu ortaya çıkardığı, takdîri indirimin Mahkemenin takdîr yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, sanıklar … ve …’ın uygun ortam ve koşullar altında o an için elinde silah bulunmadığı iddia edilen …’ü rahatlıkla öldürücü nitelikte yaralayabilecek konumda iken yaptıkları atış ile engelleyici bir sebep bulunmamasına rağmen sanık …’ü hayatî bölgelerine isabet kaydetmeksizin yaraladıkları dikkate alındığında, sanıkların öldürme kastını açığa çıkaran kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, maktule yönelik olası kastla gerçekleştirildiği kabul edilen eylemin sanık … tarafından işlendiğinin saptandığı, suçun nitelendirilmesinin isabetli olduğu, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, dosya içeriğinden maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan bir eyleminin bulunmadığı anlaşıldığından, anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
A. Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Sokulması Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanık … …hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından katılan … vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 279 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca “bu suç yönünden doğrudan zarar görmeyen bu sebeple katılan sıfatı bulunmayan katılan … adına vekilinin istinaf başvurusu yapmaya hak ve yetkisi bulunmadığı” nedeniyle reddine karar verildiği, bahse konu kararın; aynı Kanun’un 279 uncu maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uyarınca itiraz yoluna tabi olduğu ve aynı Kanun’un 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme de dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşıldığından, dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 268 … maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi uyarınca, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,

B. Kasten Öldürme, Olası Kastla Öldürme, Kasten Yaralama Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 19.10.2021 tarihli ve 2021/532 Esas, 2021/662 Karar sayılı kararında katılan … vekili ve katılan sanık … müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve sanığın tutuklulukta geçirdiği süreler dikkate alınarak sanık … müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Gaziantep 11. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

30.03.2023 tarihinde karar verildi.