YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2361
KARAR NO : 2023/4398
KARAR TARİHİ : 20.06.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1401 E., 2021/1380 K.
SUÇ : Tasarlayarak kasten öldürme ve bu suça yardım etme
HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi, bozma
İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.06.2021 Tarihli ve 2020/174 Esas, 2021/334 Karar Sayılı Kararı
1. Sanık … hakkında maktule yönelik tasarlayarak kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 … maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları, 54 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 22 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, müsadereye ve mahsuba,
2. Sanıklar … ve … hakkında maktule yönelik tasarlayarak kasten öldürmeye yardım suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine, karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 07.10.2021 Tarihli ve 2021/1401 Esas, 2021/1380 Karar Sayılı Kararı
İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık … müdafii ve katılanlar vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılanlar …, … ve … vekilinin temyiz sebepleri; sanıklar … ve …’un suçlarının sabit olduğuna, somut olayda haksız tahrik şartlarının oluşmadığına,
2. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri; tasarlamanın unsurlarının oluşmadığına, haksız tahrik nedeniyle yapılan indirimin az olduğuna, takdire bağlı indirim uygulanması gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’in başka bir suçla ilgili ceza infaz kurumunda bulunduğu sırada eşi …’nin kendisini maktul ile aldattığını öğrendiği, 18.09.2019 tarihinde tahliye olmasının akabinde bu hususu araştırmaya başladığı, bu süreçte eşinin ortak konutu terk ederek abisinin ikametinde yaşadığını öğrenen sanığın, eşinin yanına gittiği ancak eşinin intihar ederek yaşamına son verdiği, eşinin ölümü sebebiyle sanığın tutuklandığı yaklaşık bir ay ceza infaz kurumunda kaldığı, 22.11.2019 tarihinde serbest bırakılması üzerine maktulü öldürmeyi planlayarak takip edip olay günü cadde üzerinde gördüğü maktule adli emanetteki tabanca ile çok sayıda ateş ederek öldürdüğü, sanık …’in cinayeti işlediği sırada kardeşleri olan sanıklar … ve …’in olay yerinin yakınında cinayet anını izledikleri ve maktul öldükten sonra ise ceset başına gelerek kardeşleri … ile bekledikleri anlaşılmıştır.
2. Sanığın üzerine atılı suçlamayı ikrar ettiği belirlenmiş, tanıkların ve temyiz dışı tarafların beyanları, olay yeri inceleme, görgü tespit tutanağı ve olay yeri fotoğrafları, kamera görüntüleri inceleme Esas No : 2022/2361
tutanakları, kriminal raporlar, fotoğraflar, whatsapp yazışmaları, 09.04.2021 tarihli bilirkişi raporu, sanığın güncel adlî sicil kayıtları dosya arasına alınmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesinin 12.03.2020 tarihli otopsi raporunda, maktulün, ”Ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı yüz, göğüs ve omurga kemik kırıkları ile birlikte iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama sonucu öldüğü” şeklinde görüş açıklandığı görülmüştür.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Tebliğname Yönünden
Mahkemece, maktulden kaynaklanıp sanığa yönelen davranışların haksızlık içeriğine göre, 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca yapılan indirimde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
A. Katılanlar …, … Ve … Vekilinin, Sanıklar … ve …’un Suçunun Sabit Olduğuna İlişkin Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanıklar … ve …’in sanık …’in kardeşleri olduğu, maktulün, yengeleriyle ilişkisi olduğunu olaydan önce bildikleri ancak incelenen kamera görüntülerine ve tanık … Öz..’in beyanına göre, sanık …’in suçu işlediği esnada yanında bulunmadıkları, suç işlendikten sonra Ziyaettin’in yanına gelerek maktulün başında birlikte bekledikleri, sanıkların savunmaları dinlenen tanıkların beyanları, kamera görüntüleri inceleme tutanakları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanıklar … ve …’in, kardeşleri olan sanık …’e maktulü öldürmesi hususunda suçun işlenmesinden önce teşvikte bulunduklarına, suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırdıklarına veya suç işlendikten sonra yardımda bulunmayı vaad ettiklerine dair her türlü şüpheden uzak somut bir delilin mevcut olmaması nedeniyle beraatlerine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden; hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Sanık … Müdafiinin Tasarlamaya İlişkin Temyiz Sebepleri Yönünden
Suçun tasarlanarak işlendiğinin kabulü için, bir kimseye karşı belli bir suçu işleme kararının verilmesi, suç işleme kararı ile fiilin icrası arasında makul bir sürenin geçmesi, bu süre içerisinde sebat ve ısrar gösterilerek karardan dönülmemesi gerekmekte olup, incelemeye konu somut olayda, tanık … Öz..’in beyanına göre, sanığın eşi …’nin ölümü nedeniyle yürütülen soruşturma kapsamında ceza evinde bulunduğu 17.10.2019 – 22.10.2019 tarihleri arasında maktulü öldürmeye koşulsuz olarak karar verdiği, sanığın ikrarına göre, eşinin ölümünden sonra sürekli olarak silah taşıdığı, tahliye tarihi ile suçun işlendiği tarih arasında bir haftaya yakın bir sürenin bulunduğu, bu sürenin karardan dönülmemesi için makul bir süre olduğu, olay günü maktulün yerini tespit eden sanığın cadde üzerinde yürümekte olan maktule doğru elindeki tabanca ile yaklaşıp ateş ettiği, ilk atıştan sonra yere düşen maktulün yüz ve kafa bölgesini hedef alarak bitişik atış mesafesinden çok sayıda ateş ederek eylemini sürdürdüğü, sanığın maktulü öldürdükten sonra başında bekleyerek sigara içtiğinin incelenen kamera görüntüleri ile tespit edildiği olayda, sanığın eylemini tasarlayarak gerçekleştirdiği hususunda Mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmediğinden; hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
C. Sanık … Müdafiinin Ve Katılanlar Vekilinin Haksız Tahrike İlişkin Temyiz Sebepleri
Yönünden
Sanık …’in başka bir suçla ilgili ceza infaz kurumunda bulunduğu sırada eşi …’nin kendisini maktul ile aldatması sebebiyle maktule karşı öfke duyduğu, sanığın eşi …’nin olaydan yaklaşık 45 gün önce intihar etmesi sebebiyle sanığın maktule karşı öfkesinin iyice arttığı, tanık Pınar Ya..’un, “Ben annem … … ile maktul …’in sevgili olduklarını 14-15 yaşımdan bu yana biliyorum. Kendilerini birlikte gördüm. Telefonla konuştuklarını duydum yanımda da buluşuyorlardı” şeklindeki, tanık Gamze Ak..’in “… … ile maktul arasında sevgili ilişki olduğunu evime geldikleri için şahit oldum. Uzunca bir süredir aralarında sevgililik ilişkisi vardı.” şeklindeki, tanık Çiğdem Öz..’ın : “… … ile maktulün mağazamın önünde tartıştıklarını duydum. …, … için siz karışmayın, kendisi benim karımdır” şeklindeki, tanık Sibel …’un da ”maktul ile sanığın karısını sevgili olarak gördüğünü” şeklindeki beyanları, dosya arasına alınan … … tarafından maktule gönderilen … …’a ait kişisel fotoğraflar ve tüm dosya kapsamına göre maktulün sanığa karşı sadakat yükümlülüğünün bulunmaması ve maktulden kaynaklanıp sanığa yönelen davranışların haksızlık içeriği dikkate alındığında 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca 22 yıl hapis cezasına hükmolunmasında isabetsizlik görülmediğinden; hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
D. Sanık … Müdafiinin Takdiri İndirim Sebebine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrasının uygulanması Mahkemenin takdirinde olup Mahkemece, sabıkalı geçmişi olan “sanık hakkında yasal koşulları oluşmadığı ve lehine değerlendirilebilecek bir husus bulunmadığı” şeklindeki dosya kapsamı ile uyumlu, yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeyle takdirî indirim sebebinin uygulanmadığı anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/1401 Esas, 2021/1380 Karar sayılı kararında katılanlar …, … ve … vekili ile sanık … müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.06.2023 tarihinde karar verildi.