Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/2071 E. 2022/7358 K. 27.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2071
KARAR NO : 2022/7358
KARAR TARİHİ : 27.09.2022

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Olası kastla öldürme, kasten öldürmeye yardım
HÜKÜMLER : 1) … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/05/2017 tarih ve 2013/453 Esas, 2017/115 Karar sayılı kararı ile,
a) Sanık … hakkında,
Maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan beraatına,
b) Sanık … hakkında,
Maktul …’a yönelik kasten öldürmeye yardım suçundan beraatına,
2) … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/11/2017 tarih ve 2017/2506 Esas, 2017/2981 Karar sayılı kararı ile,
a) Sanık … hakkında istinaf başvurularının esastan reddine,
b) Sanık … hakkında istinaf başvurularının kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle,
Sanık … hakkında,
Maktul …’a yönelik olası kastla öldürme suçundan TCK’nin 81, 21/2, 29, 62, 53. maddeleri gereğince 13 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair karar.

TÜRK MİLLETİ ADINA

… Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/11/2017 tarih ve 2017/2506 Esas, 2017/2981 Karar sayılı kararının sanık müdafi, katılanlar vekilleri ve Cumhuriyet savcısı tarafından 5271 sayılı CMK’nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi,
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden,
Sanık … hakkında verilen beraat kararının 10 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suça ilişkin olması nedeniyle CMK’nin 286/2-g maddesi gereğince bölge adliye mahkemesince verilen kararın temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık … hakkında; maktul …’ya yönelik kasten öldürmeye yardım suçundan … 2. Ağır Ceza Mahkemesince kurulan beraatına dair hükme yönelik katılanlar vekili ve Cumhuriyet savcısı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/11/2017 gün ve 2017/2506 Esas, 2017/2981 Karar sayılı kararında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; katılan … vekilinin ve katılan Kurum vekilinin sanığın suçunun sübuta erdiğine yönelen temyiz istemlerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince, isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA,
2) Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden,
Sanık … hakkında hükmedilen hapis cezasının 5 yılın üzerinde olması nedeniyle CMK’nin 286/2-a. maddesi gereğince, bölge adliye mahkemesince verilen kararın temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık … hakkında; maktul …’ya yönelik kasten öldürme suçundan … 2. Ağır Ceza Mahkemesince kurulan beraatına dair hükme yönelik katılanlar vekili ve Cumhuriyet savcısı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, istinaf başvurusunun kabulü ile sanığın maktul …’ya yönelik olası kastla öldürme suçundan TCK’nin 81, 21/2, 29, 62. maddeleri uyarınca 13 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/11/2017 gün ve 2017/2506 Esas, 2017/2981 Karar sayılı kararında bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; katılan … vekilinin doğrudan kast hükümlerinin uygulanması gerektiğine, TCK’nin 29 ve 62. maddelerinin uygulanmaması gerektiğine, katılan Kurum vekilinin TCK’nin 62. maddesinin uygulanmaması gerektiğine yönelen temyiz istemlerinin reddine, ancak,
Oluşa ve dosya kapsamına göre, psikolojik sıkıntılar yaşayan ve yaklaşık 8 ay önce intihar girişimininde bulunan maktul …’nun sanık … ile arkadaşlık ilişkisinde bulundukları, bu arkadaşlıklarını cinsel boyuta taşıdıkları, maktulün ekonomik sıkıntıları olması nedeni ile sanık …’in ekonomik destek olduğu, maktülün zaman zaman sanık …’in evine geldiği, …’in başka kadınlarla da zaman zaman ilişkisi olması nedeni ile maktul ile aralarında tartışmalar yaşandığı, olay tarihinde de alkollü olarak sanık …’in evinde bulundukları sırada maktulün sanığın cep telefonunda kayıtlı kadınları arayarak … ile ilişkilerini sorgulayıp hakaret ettiği, bu olayın etkisi ile aralarında tartışma yaşandığı, tartışma sırasında bir ara maktulün salon balkon korkuluğundan aşağıya düşerek hayatını kaybettiği anlaşılan olayda, sanık …’in maktul …’yu balkondan attığı veya bir şekilde düşmesine sebebiyet verdiğine dair kesin, yeterli ve inandırıcı bir delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık …’in olası kastla öldürme suçundan beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık müdafinin ve Cumhuriyet savcısının bu itibarla yerinde görülen temyiz sebeplerinin kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 24/11/2017 tarih ve 2017/2506 Esas, 2017/2981 Karar sayılı “istinaf başvurusu kabul edilerek yeniden hüküm kurulması suretiyle sanığın mahkumiyetine dair” kararının CMK’nin 302/2. maddesi gereğince istem gibi BOZULMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 304/2. maddesi gereğince “… Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.09.2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
27/09/2022 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı … ‘in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık …, Katılanlar: …, …, … müdafii Avukatlar …’ün yüzüne karşı, … ve katılanlar vekili; Av. …’ın yokluklarında 29/09/2022 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.

KARŞI OY

Her ne kadar Dairemizce, sanık … hakkında maktule yönelik eylemi nedeniyle beraatine karar verilmesi yönünde değerlendirme yapılmış ise de; verilen hükmün oluşa uygun olmadığı, şöyle ki;
Maktul … ile sanık …’in arkadaş oldukları, zaman zaman sanık …’in evine gelerek burada cinsel birliktelik yaşadıkları, sanık …’in başka kadınlarla da ilişki kurması nedeniyle maktulün bu durumu kabullenmeyip sanığı
../..

S/5

kıskandığı, olay günü sanık …’ün maktul … ile arkadaşı Esra’ya kendisinin gittiği barda özel loca ayırttığı, maktulün arkadaşı Esra ile birlikte söz konusu bara gittiği, kendilerine ayrılan yere oturdukları, bir müddet sonra sanıklar … ve Murat’ın, maktul … tanık Esra’nın bulunduğu yere geldikleri, peşlerinden uzun boylu, sarışın bir bayanın aynı masaya gelip, sanık …’e samimi şekilde sarılıp öptüğü, maktul …’nun bu olaya bozulduğu, bunun üzerine bu bayanın masadan ayrıldığı, maktulün sanık …’e dönerek “bu kız ne hakla bizim masamıza geliyor, benim yanımda seni öpüyor, bu kadar samimi davranıyor” diye çıkıştığı, aralarında tartışma başladığı, sanık …’ün de yüksek sesle bağıran maktul …’ya sesini yükselterek “sesini kes” diye bağırdığı ve bu bağırma üzerine ortamın iyice gerildiği, tanık Esra’nın maktul …’yu alıp lavaboya götürdüğü, döndüklerinde sanıklar … ve Murat’ın bardan ayrıldığını gördükleri, Maktul ile arkadaşı Esra’nın bir süre daha barda kaldıkları, daha sonra tanık Esra’nın ailesinin aradığından bahsederek taksi ile maktulün yanından ayrıldığı ve evine gittiği, tanığın ayrılması üzerine maktulün, sanık …’e nerede olduklarını sorup öğrenerek sanıkların bulunduğu bara gittiği, burada sanıklarla buluşan maktulün bir süre kaldıktan sonra, sanıklar … ve Murat’la birlikte, sanıkların dairelerinin bulunduğu apartmana geldikleri, sanık …’ın maktul … sanık …’den ayrılarak kendi dairesine çıktığı, sanık … ve Maktulün sanık …’e ait daireye geçtikleri, sanık …’in salonda bulunan ikili koltuğa oturduğu ve yarı sızmış durumda bulunduğu sırada maktulün sanığa ait telefonu karıştırdığı, başka bayanlarla görüşme ve mesajlaşmaları kontrol ettiği, eğlence mekanında sarışın bayanın öpmesi ve sonrası gerginliğin de yarattığı kıskançlıkla maktulün sanık …’e ait telefondan tanıklar … (Anay) ve …’i aradığı, tanıkların ifadelerinde de belirtildiği şekilde bir anlamda sanık …’le görüşmelerini sorguladığı ve kızgınlıkla ve hakaretlerle kendilerinden bir daha görüşme yapmamalarını istediği ve hararetli bu görüşmelerden sanık …’in etkilenip rahatsız olduğu ve maktulün elinden “kimle konuşuyorsun” diye telefonu alarak telefonun ucundaki tanık …’e “boşver, aldırma…” diyerek özür beyan edip kapattığı, tanığın sanık …’e, bu durumdan sıkıldığını, yanındaki bayana sahip çıkması gerektiğini söyleyerek çıkışmasının da verdiği etkiyle, maktul … sanık …’in kavga etmeye başladıkları, sanık …’in bu sırada başından yaralandığı, evin koridor, salon ve diğer kısımlarında kovalamaca yaşandığı, maktulün, içerisinde “polis”, “polis …”, “… polis” çığlıklarının da olduğu koşturma ve bağrışmalarının ardından, sanığın üzerine gelmesinden ve zarar
../..

S/6

vermesinden korkup balkona kaçtığı, kaçıp sıkıştığı balkonun düşük yükseklikteki korkuluğundan apartman dış yüzeyine de sürtünmelerle düşerek beton zemine çarptığı ve “pat” şeklinde kuvvetli bir ses çıkarttığı, maktulün balkondan aşağıya düşmesi sonucu ölümün meydana geldiği anlaşıldığı olayda,
Sanığın maktulü kasten balkondan aşağıya attığının delillerinin dosyada bulunmadığı, ancak sanığın maktule yönelik yaralama eylemini gerçekleştirmek amacıyla kovalaması sırasında maktulün düşebileceğini öngörmesine rağmen eylemine devam etmiş olması karşısında, sanığın eyleminin olası kastla öldürme suçunu oluşturduğu anlaşılmaktadır.
Bu gerekçe ile sanığın kasten öldürme suçundan beraatı yolunda değerlendirme yapan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
Sanık hakkında olası kastla öldürme suçundan mahkumiyet kararı verilmesinin delillere uygun düşeceği görüşündeyim.