Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/15621 E. 2023/6782 K. 06.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15621
KARAR NO : 2023/6782
KARAR TARİHİ : 06.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/369 E., 2022/73 K.
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.12.2014 tarihli ve 2014/260 Esas, 2014/407 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.12.2014 tarihli ve 2014/260 Esas, 2014/407 Karar sayılı kararının katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.02.2018 tarihli ve 2016/5514 Esas, 2018/335 Karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir.

3.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.03.2018 tarih ve 1-2016/332777 sayılı itiraznamesiyle sanığın, alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçtan yargılanması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 188 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca duruşmaya gelmeyen sanık müdafiinin duruşmada hazır bulundurularak görevini yapmaya zorlanması, katılmadığı oturumlardaki işlemlere karşı savunma yapmaya davet edilmesi, gerektiğinde 5271 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca zorunlu müdafii görevlendirilmesi yoluna gidilerek savunmada oluşan kısıtlılığın giderilmesi gerektiği düşünülmeden, sanık müdafinin hazır bulunmadığı oturumda hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesiyle itirazda bulunulmuştur.

4. Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 10.04.2018 tarihli ve 2018/1340 Esas, 2018/1677 Karar sayılı ilâmıyla itirazın reddine karar verilerek dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.03.2021 tarihli 2018/1-224 Esas, 2021/121 Karar sayılı ilâmı ile, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.02.2018 tarihli ve 5514-335 sayılı ilâmının sanık …’in maktul …’e yönelik kasten öldürme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü yönünden kaldırılmasına, duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken sanık … müdafisinin yokluğunda hüküm tesis edilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması nedeni ile diğer yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verildiği tespit edilmiştir.

5. Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.02.2022 tarihli ve 2021/369 Esas, 2022/73 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, sanığın eylemini tasarlayarak işlediğinden bahisle suç vasfına, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine,

Sanık müdafinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemedeki temyiz istemleri, eksik araştırmaya, sanığın atılı suçu işlemediğinden bahisle sübuta, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. 10.12.2008 günü sabah saatlerinde taraflar arasında husumet konusu olan tarlaya sanık … ile temyiz dışı haklarında hüküm kesinleşen sanıklar …, …., … ve …’in çalışmaya gittikleri, burada sanık …’in tarlayı atla sürerken diğerlerinin tarladan çıkan taşları ayıklayarak kenara attıkları, öğlen saatlerinde çalışmaya ara verdikleri, öğleden sonra sanık … ve temyiz dışı sanık …’in de olaydan hemen önce mezar ziyareti için …ailesinin evlerinin yanındaki yoldan mezarlığa doğru gittikleri, yola çıkmadan önce sanık …’in yanına av tüfeğini aldığı, …soyisimli kardeşlerin maktul … haricindekilerde silah olduğu halde husumet konusu arazinin sınırlarının belirlenmesi konusunda diğer sanıkların bir çalışma yaptıklarını düşünerek evden araziye doğru gitmek üzere çıktıkları, evden çıkar çıkmaz o esnada mezarlığa gitmekte olan ve muhtemel bir kavganın çıkabileceğini düşünen …’in …soyisimli kişilerle karşılaştıkları, tarafların daha önceki husumet konusu olayların da etkisi etkisi ile sözlü olarak başladıkları tartışmanın silahlı kavgaya dönüştüğü, sanık …’in etkili mesafeden av tüfeği ile maktule ateş etmesi sonucu maktulün yere düştüğü, akabinde olay yerine gelen temyiz dışı sanık …’un av tüfeği ile ateş etmesi sonucu maktulün öldüğü olayda sanık …’in, temyiz dışı sanık … ile birlikte üzerinde hakimiyet kurarak gerçekleştirdiği eyleminin kasten öldürme suçunu oluşturduğu kabul edilerek buna göre uygulama yapıldığı, taraflar arasında ilk haksız hareketin hangi taraftan başladığı tam olarak gösterilmediğinden sanığın atılı suçu haksız tahrik etkisi altında işlediği kabul edilerek, hakkında asgari oranda indirim yapıldığı belirlenmiştir.
2. Sanık savunması, tanık beyanları, olay yeri inceleme raporu ve krokisi, kollukça tutulan tutanaklar, Kahta Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 10.12.2008 tarihli otopsi tutanağı, sanığın adli sicil kaydı dava dosyasında bulunmaktadır.

IV. GEREKÇE
Mahkemece sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesi uyarınca temel ceza olarak müebbet hapis cezası tayin edilip haksız tahrik nedeniyle aynı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrasına göre cezadan asgari düzeyde indirim yapılarak 18 yıl hapis cezası belirlenmesi karşısında gerekçede haksız tahrik yönünden uygulama yeri bulunmayan 1/4 oranında indirim yapıldığının ifade edilmiş olması sonuca etkili görülmemiştir.
Katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz istemleri yönünden yapılan incelemede,
İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, eksik araştırmanın bulunmadığı, sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının ve belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun sanık aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, dosya içeriğinden varlığı anlaşılan, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan eylemin doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.02.2022 tarihli ve 2021/369 Esas, 2022/73 Karar sayılı kararında katılan vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle re’sen de temyize tabi olan hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.11.2023 tarihinde karar verildi.

06.11.2023 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı Zekai … Sarıbay’ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat Yeşim Akyol’un yokluğunda 16.11.2023 tarihinde usulen ve açık olarak anlatıldı.