Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/15195 E. 2023/3773 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15195
KARAR NO : 2023/3773
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Amasra Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2011 tarihli ve 2010/71 Esas, 2011/46 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediği ihbarı üzerine Amasra Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.06.2016 tarihli ve 2016/113 Esas, 2016/209 Karar sayılı kararı ile hükmün aynen açıklanması suretiyle sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Bu kararın sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 20.05.2021 tarihli ve 2021/6636 Esas, 2021/8627 Karar sayılı ilâmıyla özetle;
a) Hüküm açıklanırken delil tartışması ve gerekçeye yer verilmemesi,
b) 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına ilişkin yasa değişikliklerinin dikkate alınması gerektiği,
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. Amasra Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.10.2021 tarihli ve 2021/317 Esas, 2021/536 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan Tebliğname ile sanığın ceza ehliyetine ilişkin rapor aldırılması gerektiğinden bahisle hükmün bozulması görüşü ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri; beraat kararı verilmesi gerektiğine, yetersiz gerekçeye, vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık ve müştekinin kardeş oldukları, olay günü sanığın, müştekiye yumruk atmak suretiyle basit tıbbî müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.

2. Sanık savunması, müştekinin ve olayın diğer taraflarının anlatımları, tutanaklar, nüfus ve adlî sicil kayıtları ile diğer tüm deliller dava dosyasında mevcuttur.

3. Amasra Toplum Sağlığı Merkezi tarafından düzenlenen 10.07.2010 tarihli adlî muayene raporu ile sanığın eylemi neticesinde müştekinin basit tıbbî müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı tespit edilmiştir.

4. … Devlet Hastanesinde görevli psikiyatri uzmanı olan tek hekim tarafından 01.03.2011 tarihinde düzenlenen adlî muayene raporu ile sanığın gözlem altına alınmasının gerekmediği görüşünün bildirildiği anlaşılmıştır.

5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereklerinin kısmen yerine getirildiği tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Sanığın psikolojik sorunları olduğuna dair aile bireylerinin beyanları ile kolluk tarafından düzenlenen 06.10.2010 tarihli tutanaktaki sanığın psikolojik rahatsızlığı nedeniyle babası tarafından tedavi ettirilmeye çalışıldığına dair tespitin soyut nitelikte olduğu, sanık hakkında psikolojik tedavi gördüğüne dair dosyaya yansıyan herhangi bir rapor ya da tedavi evrakının bulunmadığı, sanığın Mahkemece sevk edilmesi üzerine … Devlet Hastanesinde görevli psikiyatri uzmanı tarafından 01.03.2011 tarihinde düzenlenen adlî muayene raporu ile sanığın gözlem altına alınmasının gerekmediği görüşünün bildirildiği, güncel adlî sicil kaydına göre sanık hakkında akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin bir kararın bulunmadığı, sanığın da bu hususta temyiz sebebinin olmadığı anlaşılmakla, suç tarihinden itibaren aradan geçen süre de dikkate alındığında dosya kapsamında sanığın ceza ehliyetine ilişkin şüphe oluşturacak somut bir delilin bulunmaması nedeniyle bu hususta rapor aldırılmasına gerek görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.

Sanık hakkında bozma sonrası kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uygulanmamış ise de, hak yoksunluğu kasıtlı suçtan verilen hapis cezasına mahkûmiyetin kanunî sonucu olup Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilerek infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

Sanığın; beraat kararı verilmesi gerektiğine, yetersiz gerekçeye, vesaire yönelen temyiz sebepleri yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, müştekinin beyanları ile uyumlu adlî raporu ve sanığın tevilli ikrarı ile eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı anlaşıldığından, eleştiri nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Amasra Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.10.2021 tarihli ve 2021/317 Esas, 2021/536 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden eleştiri nedeni dışında hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
31.05.2023 tarihinde karar verildi.