Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/15020 E. 2023/3751 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15020
KARAR NO : 2023/3751
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.06.2015 tarihli ve 2014/178 Esas, 2015/474 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 62 nci maddesinin

birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

2. Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.06.2015 tarihli ve 2014/178 Esas, 2015/474 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 27.10.2020 tarihli ve 2020/9447 Esas, 2020/14792 Karar sayılı kararı ile özetle; dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulması, 5275 sayılı Kanun’un 108 … maddesinin üçüncü fıkrası gereğince ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi ve 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesindeki bazı ibarelerin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.

3. Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.09.2021 tarihli ve 2020/209 Esas, 2021/338 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 251 … maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 2 ay 24 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

4. Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2022 tarihli ve 2021/366 Esas, 2022/214 Karar sayılı kararı ile sanığın itirazı üzerine duruşma açılarak yapılan yargılama sonunda sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde sanık ile mağdur arasında laf atma meselesi nedeniyle tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüştüğü ve kavga sırasında sanığın, mağduru olaydan sonra ele geçirilemeyen ancak yaralayıcı niteliği itibarıyla silahtan sayılan şiş ile basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.

2. Sanık savunması, mağdurun ve tanıkların beyanları, mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı tespitini içeren Silifke Devlet Hastanesinin, 21.08.2013 tarihli genel adli muayene formu, soruşturma aşamasında düzenlenen tutanaklar, sanığın nüfus kayıt örneği, adli sicil kaydı ve tekerrüre esas alınan ilâm örneği dava dosyasında mevcuttur.

3. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine ve içeriğine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Bozma ilâmı öncesi sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği, bu hükmün sadece sanık tarafından temyiz edilmesi ve sanık aleyhine temyiz bulunmaması karşısında, bu hususun sanık lehine 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeksizin, bozma üzerine kurulan hükümde sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının 5275 sayılı Kanun’un 108 … maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilerek sanığın kazanılmış hakkının ihlal edilmesi, hukuka aykırı bulunmuş ise de söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (1) numaralı bentte açıklandığı üzere sanığın kazanılmış hakkının ihlal edilmesi nedeniyle Silifke 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2022 tarihli ve 2021/366 Esas, 2022/214 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafta yer alan “… 5275 sayılı Kanun’un 108/3. maddesi hükmü uyarınca ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda hükümlünün koşullu salıvermeden yararlanamayacağı göz önüne alınarak, TCK’nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına ilişkin sanık hakkında TCK’nın 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet ve kayyımlık hakları yönünden TCK’nın 53/3 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına,” şeklindeki ibarenin ve 5237 sayılı Kanun’un 58 … maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafta yer alan sırasıyla “…sanığın ikinci kez mükerrir olduğunun tespitine…”, “…ve 5275 sayılı Kanun’un 108/3…” ve “… İKİNCİ KEZ…” şeklindeki ibarelerin çıkartılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 58 … maddesinin uygulanmasına ilişkin paragraftan sonra gelmek üzere “Bozma öncesi aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin

son fıkrası uyarınca sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması suretiyle ikinci kez mükerrirliğe ilişkin hükümlerin sanık hakkında UYGULANMAMASINA,” şeklindeki paragrafın hükme eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
31.05.2023 tarihinde karar verildi.