Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/13452 E. 2023/3359 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/13452
KARAR NO : 2023/3359
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.11.2007 tarihli ve 2007/398 Esas, 2007/799 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 87 nci

maddesinin üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.11.2007 tarihli ve 2007/398 Esas, 2007/799 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 31.01.2011 tarihli ve 2008/9377 Esas, 2011/917 Karar sayılı ilâmıyla özetle; sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gereği nedeniyle sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.

3. … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.06.2011 tarihli ve 2011/248 Esas, 2011/220 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedilerek 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin beşinci fıkrası gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 05.07.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

4. … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.01.2020 tarihli ve 2018/1418 Esas, 2020/80 Karar sayılı kararı ile sanığın, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Resmî nüfus kayıt örneklerine göre suç tarihinde evli olan taraflar arasında müşterek ikâmetlerinde bulundukları sırada, sanığın evi terk etmesi meselesinden çıkan tartışmada sanığın, sandalye ile vurmak suretiyle mağduru hayat fonksiyonlarına etki derece orta (2 nci) derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.

2. Sanığın üzerine atılı suçlamayı tevil yoluyla ikrar ettiği belirlenmiştir.

3. Kovuşturma aşamasında sanıktan şikâyetçi olmadığını beyan eden mağdurun, soruşturma aşamasında suç tarihinde kolluk güçleri tarafından tespit olunan ifadesi dava dosyasında bulunmaktadır.

4. Sanığın eylemi neticesinde mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı … Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan 26.10.2006 tarihli adlî muayene raporunda özetle; sağ radius alt uç kırığı belirlenen mağdurdaki kırığın hayati fonksiyonlarını orta (2 nci) derecede etkilediği görüşü bildirilmiştir.

5. Tanık …’nin beyanları dava dosyasında mevcuttur.

6. Sanık ile mağdurun suç tarihinde evli olduklarını gösterir resmî nüfus kayıt örnekleri dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE
1. Sanık zamanaşımının gerçekleşmiş olduğunu bildirmiş ise de; sanığın eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst haddine göre; 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 66 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 67 nci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında öngörülen 15 yıllık olağan, 22 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı sürelerinin suç tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleşmediği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Birden fazla nitelikli hali (5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı maddenin aynı fıkrasının (e) bendi) ihlal ederek eylemini gerçekleştiren sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince temel cezaya hükmedilirken, aynı Kanun’un 3 üncü maddesindeki orantılılık ilkesi ve 61 … maddesi dikkate alınarak, hakkaniyete uygun şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Adlî tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ile ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrasında kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılmasının düzenlenmiş olmasına göre, mağdurun adlî raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2 nci) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, 5237 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasında (1/3) oranında artırım yapılarak fazla ceza tayin edildiği tespit edilmiş olup hüküm bu yönüyle hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünün (2) ve (3) numaralı paragraflarında açıklanan nedenlerle … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.01.2020 tarihli ve 2018/1418 Esas, 2020/80 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, sanığın ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkının 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası gereğince gözetilmesine,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.05.2023 tarihinde karar verildi.