Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/12982 E. 2023/3492 K. 24.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12982
KARAR NO : 2023/3492
KARAR TARİHİ : 24.05.2023

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Çocuk Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2014/353 Esas, 2016/462 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile son cümlesi, 29 uncu maddesinin

birinci fıkrası, 31 … maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 51 … maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları uyarınca erteli 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 2 yıl 1 ay denetim süresi belirlenmesine karar verilmiştir.

2. … Çocuk Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2014/353 Esas, 2016/462 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 02.03.2021 tarihli ve 2021/2025 Esas, 2021/2841 Karar sayılı kararı ile özetle; suça sürüklenen çocuğa 5271 sayılı Kanun’un 226 ncı maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uygulanmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre temel hapis cezasının sonuç cezaya etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerekirken yazılı şekilde cezanın alt sınırdan belirlenmesi suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.

3. … 1. Çocuk Mahkemesinin, 09.12.2021 tarihli ve 2021/116 Esas, 2021/390 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 31 … maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ertelenmesine ve aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca 2 yıl 1 ay denetim süresi belirlenmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanması ve üst hadden cezalandırılması gerektiğine, erteleme hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığına ve vesaire ilişkindir.

B. Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Suçu işlemediğine, cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinin hatalı olduğuna ve vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanın suç tarihinde saat 22.00 sıralarında ikametine girmek üzere bina girişi önünde bulunduğu sırada, daha önce tartışma yaşadığı hakkında yaşı nedeniyle … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2014/441 Esas sayılı dosyasında yargılanan ve hakkındaki hüküm kesinleşen sanık …’nın yanında yine yaşları nedeniyle … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2014/441 Esas sayılı dosyasında yargılanan ve haklarındaki hüküm kesinleşen sanıklar … Karaca ve … ile birlikte suça sürüklenen çocuğun, katılana seslenmek suretiyle bina girişinde katılanı durdurdukları,

akabinde çıkan kavgada katılanın tekme atması nedeniyle haksız tahrikin etkisinde kalan suça sürüklenen çocuk ve yaşı büyük sanıklar …, … ve …’ın ele geçirilemeyen sopalarla vurmak suretiyle katılanı yaşam fonksiyonlarını orta (3) derecede etkileyen kemik kırığına ve organ işlevinin sürekli zayıflamasına neden olacak şekilde yaraladıkları anlaşılmıştır.

2. Suça sürüklenen çocuğun eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak düzenlenen Sincan Adli Tıp Şube Müdürlüğünün, 25.09.2014 tarihli ve 2014/1220 sayılı; “…Kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olmadığı, Basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, Kemik kırığına neden olduğunu; 2 adet parçalı falanks kırığının yaşam fonksiyonlarını 3 (ÜÇ) ORTA derecede etkilediği, Organ işlevinin sürekli zayıflaması niteliğinde olduğu…” görüşünü içeren raporu dava dosyasında mevcuttur.

3. Suça sürüklenen çocuğun savunması, katılanın beyanı, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.04.2015 tarihli ve 2014/441 Esas, 2015/392 Karar sayılı dosyasına ait duruşma tutanakları ve karar sureti, suça sürüklenen çocuğun nüfus kayıt örneği ve adli sicil kaydı ile soruşturma aşamasında düzenlenen tutanaklar dava dosyasında bulunmaktadır.

4. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine ve içeriğine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
Katılan vekilinin; 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanması ve üst hadden cezalandırılması gerektiğine, erteleme hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığına ve vesaire suça sürüklenen çocuk müdafiinin; suçu işlemediğine, cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinin hatalı olduğuna ve vesaire yönelen temyiz sebepleri yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, katılanın beyanı ile uyumlu adli rapor içeriği uyarınca eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, suça sürüklenen çocuğun eylemi sonucunda katılanın hem organ işlevinin sürekli zayıflamasına, hem de kemik kırığına neden olacak şekilde yaralanmış bulunması karşısında, bu durumun ancak temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşma nedeni yapılabileceği, suça sürüklenen çocuğun sadece en ağır sonuç olan organ işlevinin sürekli zayıflamasına neden olacak şekilde yaralama eyleminden sorumlu olacağı, bu suretle 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrasının ayrıca uygulanma olanağının bulunmadığı, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine ve içeriğine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyularak neticeye etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayinin isabetli olduğu, üst sınırdan ceza tayinini gerektirir bir neden bulunmadığı, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen erteleme hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği anlaşıldığından, hükümde bu yönleriyle hukuka aykırılık bulunmamış ve katılan vekili ile suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 1. Çocuk Mahkemesinin, 09.12.2021 tarihli ve 2021/116 Esas, 2021/390 Karar sayılı kararında katılan vekilince ve suça sürüklenen çocuk müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.05.2023 tarihinde karar verildi.