Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/12806 E. 2023/3381 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12806
KARAR NO : 2023/3381
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahla kasten yaralama
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi.

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.12.2021 tarihli ve 2020/226 Esas, 2021/1193 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında silahla kasten yaralama suçlarından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı 5 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/1064 Esas, 2020/1473 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
Ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 20.10.2009 tarihli ve 2009/1-85 Esas, 2009/242 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere; iştirak hâlinde işlenen eylemin failleri olarak yargılanan sanıkların aşamalardaki savunmaları da dikkate alındığında, birinin savunulmasının diğer sanık(lar) yönünden savunmada zaafiyet yarattığı, bu itibarla sanıklar arasında hukuksal menfaat uyuşmazlığı bulunduğu saptanmıştır.
Buna göre, sanıkların savunmalarının ayrı müdafiler yerine aynı müdafii tarafından yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun, İşin reddi zorunluluğu başlıklı 38 … maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen;
“Aynı işte menfaati zıt bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa,”
Şeklindeki düzenlemeye ve 5271 sayılı Kanun’un 152 nci maddesinin birinci fıkrasında yer verilen;
“Yararları birbirine uygun olan birden fazla şüpheli veya sanığın savunması aynı müdafiiye verilebilir.”
Hükmüne aykırı davranıldığı belirlenmiştir.

III. KARAR
Başkaca yönleri incelenmeyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/1064 Esas, 2020/1473 Karar sayılı kararının, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca takdîren Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.05.2023 tarihinde karar verildi.