Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/12652 E. 2023/3405 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12652
KARAR NO : 2023/3405
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gaziosmanpaşa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.07.2019 tarihli ve 2013/695 Esas, 2019/583 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında …’e yönelik kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 02.12.2021 tarihli ve 2019/3438 Esas, 2021/3159 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, 5271 sayılı Kanun’un 283 üncü maddesi gereği cezasının 6 yıl hapis cezası üzerinden infazına,
Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebebi; sanığın kendini koruduğundan bahisle meşru savunma, sınırın aşılması, yüksek oranda haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine, takdiri indirim hükümlerine, kastın bulunmadığına, eksik incelemeye, tekerrür uygulamasının hatalı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık …’ın kardeşleri Mahmut ve …’ın olay tarihinden 4-5 gün önce bir dernek lokalinde maç izledikleri sırada tartışma yaşayıp bıçaklandıkları, sanığın kardeşlerine tartıştığı kişileri sorduğu, …’ın abisine “Günsel, … ve … isimli şahıslar ile tartıştıklarını söylediği”, olay tarihinde sanığın kardeşlerinin yaralandığı dernek lokaline giderek işletmeci katılan …’ya olayı gerçekleştiren şahısları sorduğu, çıkan tartışmada sanığın silahla katılanın bacaklarına 2 el ateş ederek organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesine neden olacak şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
2. Sanığın ikrarı, katılan ve tanık anlatımları, adli raporlar, adli sicil kaydı, yargılama sürecine ait evraklar dosya arasında bulunmaktadır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde, olayın gelişim süreci aynı kabul edilmiş ise de;
Katılan …’nın yaralanmasına ilişkin Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden aldırılan rapora göre sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi kapsamında kasten yaralama olduğunun kabulü ile buna göre hüküm kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
Sanık ve müdafiinin; meşru savunma, meşru savunmada sınırın aşılması ya da yüksek oranda haksız tahrik hükümleri uygulanması gerektiğine, mükerrirliğin hatalı olduğuna, takdirî indirim hükümlerine, kastın bulunmadığına, eksik incelemeye yönelen temyiz sebepleri yönünden;

İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin sanık ikrarı, katılan ve tanık anlatımları, adli raporlar ile saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, olay tarihinden çok sonra yakalanan sanığın olay anında yaralanıp yaralanmadığının tespit edilemediği, savunmasında kendisine yönelik saldırı yapıldığından bahsetmiş ise de, katılan anlatımları, oluş ve tüm dosya kapsamına göre sanığın savunmasının doğrulanmadığı, katılandan kaynaklanan ve sanığa yönelen başka türlü savuşturma imkanı bulunmayan bir saldırı, haksız söz ve hareket bulunduğuna dair delil elde edilemediğinden; sanık lehine meşru savunma, meşru savunmada sınırın aşılması ve haksız tahrik hükümlerinin uygulama olanağı bulunmadığı, “sanığın sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki gözlenen davranışları, cezanın sanığın üzerindeki olası etkisi” şeklindeki yasal ve yerinde gerekçe ile sanık lehine takdiri indirim hükümlerinin uygulanmadığı, mahkemenin takdirinin dava dosyası kapsamına uygun şekillendiği, güncel adli sicil kaydının incelenmesinden mükerrirlik uygulamasında isabetsizlik görülmediği anlaşılmakla; anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 02.12.2021 tarihli ve 2019/3438 Esas, 2021/3159 Karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Gaziosmanpaşa 4. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.05.2023 tarihinde karar verildi.