YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12564
KARAR NO : 2023/3906
KARAR TARİHİ : 06.06.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜMLER : Beraat-Mahkûmiyet
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.11.2011 tarihli ve 2010/199 Esas, 2011/189 Karar sayılı kararı ile sanık … hakkında kasten öldürme ve 6136 sayılı Yasa’ya aykırılık suçlarından, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
2. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.11.2011 tarihli ve 2010/199 Esas, 2011/189 Karar sayılı kararının katılanlar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 20.02.2013 tarihli ve 2012/5539 Esas, 2013/1269 Karar sayılı kararı ile eksik araştırma nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.07.2013 tarihli ve 2013/74 Esas, 2013/213 Karar sayılı kararı ile sanık … hakkında bilinçli taksirle ölüme neden olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 85 … maddesinin birinci fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
Sanık … hakkında ise kasten öldürme suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
4. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.07.2013 tarihli ve 2013/74 Esas, 2013/213 Karar sayılı kararının katılan vekili, Cumhuriyet Savcısı ve sanık … müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 04.03.2015 tarihli ve 2014/6510 Esas, 2015/1166 Karar sayılı kararı ile eksik araştırma nedeniyle yeniden bozulmasına karar verilmiştir.
5. … Ağır Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli ve 2015/79 Esas, 2015/228 Karar sayılı kararı ile dosya kapsamının hüküm kurmaya yeterli olduğu, mağdur sanık …’ı öldürmeye teşebbüsten sanık … hakkında suç duyurusunda bulunulmasının ve sonucunun beklenilmesinin dosyaya bir yenilik katmayacağı, usul ekonomisine de uygun olmadığı..” şeklindeki gerekçeyle sanık …’ün üzerine atılı kasten öldürme suçundan beraatine, sanık …’ün ise maktul … ‘e yönelik eylemi nedeniyle bilinçli taksirle öldürme suçundan mahkûmiyetine ve sanık hakkında …’e yönelik eylemi bakımından suç duyurusunda bulunulmasına dair önceki hükümde direnilmesine karar verilmiştir.
6. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.06.2022 tarihli ve 2017/1-352 Esas, 2022/482 Karar sayılı kararı ile Yerel Mahkemece verilen direnme hükmünün eksik araştırmaya dayanmadığına yönelik gerekçesinin isabetli olduğuna, dosyanın sanık … hakkında kurulan beraat hükmünün denetlenmesi amacıyla Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan vekilinin temyiz sebebi sanık …’ın mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz isteği temyiz etme iradesini bildirmekten ibarettir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Açılan kamu davasında, katılan sanık … ile uzaktan akrabası olup aynı köyde yaşayan maktul … arasında arazi meselesi nedeniyle husumet olduğu, bu nedenle maktulün babası olan sanık …’ün katılan sanık …’ten köydeki arazilerini ve evini satın aldığı ancak …’ün satılan yerlerin devrini geciktirmesi üzerine aralarındaki sorunun büyüdüğü hatta sanık …’ün bu konu ile ilgili savcılığa şikayette bulunduğu ve soruşturma dosyasının suç tarihinde derdest olduğu, olay tarihinde de maktulün amcası olan ve hakkındaki hüküm kesinleşen … ‘ün kardeşleri …, … ile maktul … ’ün köydeki evlerinin yanında bulunan kendilerine ait tarlada ot topladıkları sırada katılan sanık …’ün 500-600 metre ileride kendilerine sattığı tarlaların etrafını taşla çevirdiğini görmeleri üzerine aralarında tartışma başladığı, tartışma esnasında ele geçmeyen tırmık ve dirgen olarak tabir edilen aletlerle katılan sanık …’ü basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladıkları, bunun üzerine sanık …’ın “size göstereceğim” diyerek oradan kaçtığı, kavga olayından bir iki saat sonra …’ün yediği dayağın etkisi ile ele geçirilemeyen kaleşnikof marka tam otomatik silahla maktul ve yanındaki kişilerin üzerine geldiği, üzerlerine gelen …’ı fark eden şahısların silahı henüz ateşlemeden yakalamak için kovalamaya başladıkları, geri geri kaçan sanık …’ün rastgele 7-8 el ateş etmesi sonucu maktulün yaralandığı, olay yerine sonradan gelen sanık … ve yanındakilerin yardımıyla hastaneye kaldırılan maktulün hastanede öldüğü, ölü muayene ve otopsi tutanağına göre maktulün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı sternum kırığı ile birlikte iç organ yaralanması ve gelişen iç ve dış kanama sonucu öldüğünün tespiti karşısında katılan sanık …’ün haksız tahrik altında silahla kasten öldürme suçundan cezalandırılması istemlerinin bulunduğu yapılan yargılamada yerel mahkeme tarafından katılan sanık …’ün beyanlarının dosyadaki raporlarla desteklendiği, katılan …’ün sol el üstünde atış artıklarına rastlandığı, tanık anlatımlarında maktulü sanığın öldürdüğüne dair bir görgünün ya da duyumun bulunmadığının anlaşılması, expertiz ve bilirkişi raporları diğer sanıklar ve müşteki …’ün çelişkili beyanları, maktulün yaralanmasından sonra maktulü hastaneye akrabaları olan sanıkların götürmedikleri ve peşinden dahi gitmedikleri olayın ardından jandarmaya ihbarda bulunmayışları yakın akrabaları ve hatta maktulün katılan sanık …’in oğlu olması göz önüne alındığında bu eylemlerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca suçta kullanıldığı ve sanık …’e ait olduğu iddia edilen kaleşnikof tipi silahın ele geçmemiş olması karşısında, yüklenen suçun sanık … tarafından işlenmediğinin sabit olması gerekçesi ile atılı suçlar yönünden …’ın beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
2. Ceza Genel Kurulunun 23.06.2022 tarihli ve 2017/1-352 Esas, 2022/482 Karar sayılı ilamı doğrultusunda sanık …’ın beraatine ilişkin hükmün denetlenmesi amacıyla dava Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … yönünden; sanığın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra, 30.01.2021 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkeme tarafından araştırılmasında ve sanık hakkında açılan kamu davasının, 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
B. Katılan vekilinin sanık …’ın Mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiğine yönelen temyiz sebepleri yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirilmediğinin sabit olduğundan bahisle verilen beraat hükmünde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
A. Sanık … yönünden; Gerekçenin (B) bendinde açıklanan nedenlerle … Ağır Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli ve 2015/79 Esas, 2015/228 Karar sayılı kararında katılan vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle sanık … hakkında kurulan beraat hükmünün, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Sanık … yönünden; Gerekçenin (A) bendinde açıklanan nedenle … Ağır Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli ve 2015/79 Esas, 2015/228 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.06.2023 tarihinde karar verildi.