Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/11720 E. 2023/5024 K. 12.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11720
KARAR NO : 2023/5024
KARAR TARİHİ : 12.07.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.03.2019 tarihli ve 2019/7 Esas, 2019/111 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 25.03.2021 tarihli ve 2019/1557 Esas ve 2021/908 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılanın istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 4.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasın karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri, her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı, mahkumiyete yeter delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, mevcut delillerin takdirinde yanılgıya düşüldüğüne ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık …’in aşamalarda değişmeyen savunmaları, görüntü içeriğinde de sanığın katılana vurduğunun net olarak tespit edilememesi ve olay yerinde birçok kişinin bulunması hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, net ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanığın beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Sanık savunmaları, katılan ve tanıklar beyanları, CD izleme tutanağı, olay yeri görgü ve tespit tutanağı, bilirkişi raporları, uzmanlık raporu dava dosyasında mevcuttur.

3. Katılanın hakkında … Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 30.06.2018 tarihli ve İstanbul Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 08.08.2018 tarihli raporlarında, sol hemitoraks anteriolateralde hassasiyet, kafa saçlı deri sol oksipitoparietal bölgede yaklaşık 7-8 cm’lik cilt kesisi olduğu, yaralanmasının kişi üzerindeki etkisinin basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı bildirilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Katılanın olay tarihinde İETT otobüsünün içinde yolcular ile tartıştığı, otobüs durduğunda otobüsten inmekte olan Hazel isimli yolcuya vurur gibi elini kaldırdığı ancak vurmadığı, akabinde Hazel isimli kişiye tekme attığı, Hümeyra’ya cinsel içerikli küfür ve hakaretlerde bulunduğu, yüzü görünmeyen kişi tarafından katılanın otobüsten indirilmeye çalışıldığı, otobüsün kapılarının kapandığı, kimliği tespit edilemeyen bazı kişilerin kapıyı açtıkları, saldırgan tavırlarla hamle yaptıkları, bu kişilerin arkasından Jandarmanın geldiği, otobüsün içindeki kişilerin boşaltılmaya çalışıldığı, bu esnada bir şahsın elinde iki adet parke taşı olduğu halde otobüse girdiği ve katılanın bulunduğu yere doğru hareket ettiği, hareket eden kişinin Jandarma CD izleme tutanağına göre sanık … olduğu, … Kriminal Polis Laboratuvarı uzmanlık raporuna göre görüntüdeki kişinin sanık … ile benzerlik gösterdiği ancak olumlu yada olumsuz bir kanaatin belirtilemediği, bu haliyle yaralanmanın niteliği, parke taşıyla

kendisine bir kişinin vurduğu yönündeki katılan beyanı, otobüse parke taşıyla giren kişinin sanık … olduğuna dair tespitlere göre, olay tarihinde katılanı parke taşıyla basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralayan kişinin sanık … olduğu anlaşılmakla, atılı suçtan sanık …’un eylemi sabit olmasına rağmen mahkûmiyeti yerine beraatine hükmedilmesi nedeniyle İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmak suretiyle mahkumiyetine karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık müdafiinin yüzüne karşı okunan mütalaanın 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrasını içermesi nedeniyle aynı Kanun’un 226 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamenin (2) numaralı görüşüne iştirak edilmemiştir.
B. Sanığın aşamalarda üzerine atılı suçu inkâr etmesi, katılan ve tanıkların sanığı teşhisine ilişkin tutanak bulunmaması, olay günü katılanın 5-6 şahıs tarafından darp edildiğinin anlaşılması, … Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün uzmanlık raporunda, görüntülerdeki şahısla sanığın aynı kişi olduğu yönünde olumlu veya olumsuz bir kanaatte bulunulabilmesinin mümkün olmadığının bildirilmesi karşısında, sanığın atılı kasten yaralama suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilememesi nedeniyle beraati yerine yetersiz gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde yer alan (B) paragrafında açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 25.03.2021 tarihli ve 2019/1557 Esas, 2021/908 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

12.07.2023 tarihinde karar verildi.