YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/10980
KARAR NO : 2023/630
KARAR TARİHİ : 23.02.2023
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜM : Beraat
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.12.2014 tarihli ve 2011/401 Esas, 2014/474 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
2. Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.12.2014 tarihli ve 2011/401 Esas, 2014/474 Karar sayılı kararının katılanlar vekili temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 10.02.2020 tarihli ve 2019/2478 Esas, 2020/412 Karar sayılı kararı ile;
“Sanık … hakkında maktul …’i kasten öldürme suçundan kurulan beraat hükmünü kapsayan kamu davasında, 6284 sayılı Kanunun 2/1-d ve 20/2. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK’nin 233. ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve CMK’nin mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.12.2020 tarihli ve 2020/154 Esas, 2020/412 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürme suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanlar …, … vekili, katılan …, katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz sebepleri; maktulün ölüm nedeninin tespiti yönünden keşif yapılması ve raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi yönünden eksik incelemeye ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık ile maktul arasında bir aydır gönül ilişkisinin bulunduğu, maktulün üniversitesi öğrencisi, sanığın ise polis memuru olduğu ve olay tarihinden bir hafta kadar öncesinde sanığın ikametinde birlikte yaşadıkları, sanığın maktulün cep telefonunda başka erkeklere yazdığı mesajları gördüğü, bu nedenle çıkan tartışma sonucu sanığın maktulü öldürdüğü ancak intihar görünümü verdiği iddia edilen olayda, maktulün ölümüne ilişkin alınan adli tıp raporlarında ölümüne neden olan atışın kendisi tarafından yapılmasının mümkün olduğu, ancak aynı mesafeden bir başkası tarafından da atışın yapılmış
olabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağına dair raporları ile bu raporları doğrulayan sanık savunması karşısında, sanığın mahkumiyetine yeterli somut ve inandırıcı başkaca delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatine karar verilmiştir.
2. Sanık üzerine atılı suçlamayı inkar etmiştir.
3. Olay yeri inceleme raporu, krokisi ve resimleriyle birlikte dosyada bulunmaktadır.
4. Maktul hakkında tanzim olunan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kurulunun 20.03.2014 tarihli;
“Kişinin ölümüne neden olan atışın kendisi tarafından yapılmasının mümkün olduğu ancak aynı mesafeden bir başkası tarafından da atışın yapılmış olabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamadığı, olayın adli tahkikatla aydınlatılmasının uygun olacağı, otopsi esnasında alınan doku örneklerinde kişinin motor fonksiyonlarını engelleyecek, alkol, uyutucu, uyuşturucu gibi herhangi bir madde tespit edilmemiş olduğu”
Görüşlerini içeren kurul raporu dava dosyasında bulunmaktadır.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında ( 2 ) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Katılanlar …, … vekili, Katılan …, Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili Yönünden
Eksik inceleme
Olay yeri inceleme raporu, krokisi ve resimlerinin yetersiz olması, maktulün el ve giysilerinde atış artığının bulunmaması, tabancada şarjör dışında iz tespit edilmemesi, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kurulunun 20.03.2014 tarihli raporunda maktulün ölümüne neden olan atışın kendisi tarafından yapılmasının mümkün olduğu, ancak aynı mesafeden bir başkası tarafından da atışın yapılmış olabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağına ilişkin görüşü, telefon inceleme tutanağı ve bu tutanağı destekleyen HTS kayıtları uyarınca sanığın olay sonrası aradığı ve uzun süre görüşme yaptığı amcası olan polis memuru … (1307 sn.) ve amiri olan …’ın ifadelerinin alınmaması, karşısında; olay mahallinde sanık ve tanık …in hazır edilerek, olay yeri inceleme raporu ve krokisi adli tıp uzmanı bilirkişi/bilirkişiler marifetiyle uygulanmak suretiyle, maktulün fiziki yapısı ile otopsi raporları uyarınca merminin trajesinin yukarıya seyirli olması göz önüne alınarak maktulün atış öncesi pozisyonu ile mermi çekirdeğinin muhtemel isabet yerlerinin belirlenmesi, ateş edilen noktadan yapılan atış sonrası maktulün muhtemel düşme pozisyonu, kafa bölgesinden çıkan mermi çekirdeğinin isabet yerleri, boş kovanın gitme yönleri, tabancanın düşme noktaları, maktulün altındaki cam kırıkları dikkate alındığında kapı camının kırılması sonucu parçalarının ulaşabileceği yerlerin tespit edilmesi, ayrıntılı krokisinin hazırlanması, ölçümlerinin yapılması, sanık ve tanık …e maktulün üzerinde bulunan aynanın ev içerisindeki yerinin sorulması, … ile …’ın tanık sıfatıyla beyanlarının alınması, sonrasında delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun saptanması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.12.2020 tarihli ve 2020/154 Esas, 2020/412 Karar sayılı kararına yönelik katılanlar …, … vekili, katılan …, katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy çokluğuyla BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.02.2023 tarihinde karar verildi.
(M)
MUHALEFET ŞERHİ
İlk Derece Mahkemesince sanığın mahkumiyetine yeterli somut ve inandırıcı başkaca delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatine karar verilmesi üzerine katılanların temyizi üzerine; Dairemiz çoğunluk görüşüne göre”
Olay yeri inceleme raporu, krokisi ve resimlerinin yetersiz olması, maktulün el ve giysilerinde atış artığının bulunmaması, tabancada şarjör dışında iz tespit edilmemesi, Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kurulunun 20.03.2014 tarihli raporunda maktulün ölümüne neden olan atışın kendisi tarafından yapılmasının mümkün olduğu, ancak aynı mesafeden bir başkası tarafından da atışın yapılmış olabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamadığı, olayın adlî tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağına ilişkin görüşü, telefon inceleme tutanağı ve bu tutanağı destekleyen HTS kayıtları uyarınca sanığın olay sonrası aradığı ve uzun süre görüşme yaptığı amcası olan polis memuru … (1307 sn.) ve amiri olan …’ın ifadelerinin alınmaması, karşısında; olay mahallinde sanık ve tanık …in hazır edilerek, olay yeri inceleme raporu ve krokisi adli tıp uzmanı bilirkişi/bilirkişiler marifetiyle uygulanmak suretiyle, maktulün fiziki yapısı ile otopsi raporları uyarınca merminin trajesinin yukarıya seyirli olması göz önüne alınarak maktulün atış öncesi pozisyonu ile mermi çekirdeğinin muhtemel isabet yerlerinin belirlenmesi, ateş edilen noktadan yapılan atış sonrası maktulün muhtemel düşme pozisyonu, kafa bölgesinden çıkan mermi çekirdeğinin isabet yerleri, boş kovanın gitme yönleri, tabancanın düşme noktaları, maktulün altındaki cam kırıkları dikkate alındığında kapı camının kırılması sonucu parçalarının ulaşabileceği yerlerin tespit edilmesi, ayrıntılı krokisinin hazırlanması, ölçümlerinin yapılması, sanık ve tanık …e maktulün üzerinde bulunan aynanın ev içerisindeki yerinin sorulması, … ile
…’ın tanık sıfatıyla beyanlarının alınması, sonrasında delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun saptanması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunarak bozma kararı verilmiş ise de;
Olayın tek görgü tanığı olan …in sanığın kaldığı eve olay günü saat 15 sıralarında geldiğini, …’in banyo yaptığını, giyindiğini, bir banyoya bir …’in odasına gidip gelerek hazırlandığını, …’e kahvaltı yapmayı teklif ettiğini, mutfağa geçtiğini, bu sırada …’in de yanına geldiğini, …’ten giydiği açık mavi renkli terlikleri istediğini, …’in de odasındaki terlikleri almak için gittiğinde kapının kilitli olduğunu gördüğünü, kapıyı çalarak terlikleri almak istediğini söylediğini; …’in de birazdan çıkacağını, üzerini değiştirdiğini söylediğini, …’in yanına geldiğini, bir müddet sonra salihin tekrar kapıyı çaldığında “Tamam iki dakikaya çıkıyorum.” denilmesi üzerine …’in de 22 dakika olduğunu söylediğini, …’in de “Bir şeyler yazıyorum birazdan çıkacağım” dediğini, …’le bir müddet daha konuştukları sırada …’in olduğu odadan silah sesi geldiğini ifade etmesi karşısında eksik incelemeye konu olan tanık …’in telefonuyla arayıp sanıkla yaptığı 15:13:40’daki 1307 saniye süren görüşmenin sanık tarafından …’e yönelik olay sonrası yapılan bir konuşma olmayıp, olay öncesi bir konuşma olduğu, olayın saat 15:13’den sonra başka bir zamanda saat 16:30 sıralarında meydana geldiği, dolayısıyla bu konuşmanın olayla ilgisi olmadığı için bu hususta …’in tanık olarak beyanının alınmasına gerek olmadığı gibi, sanığın olay günü tanık … tarafından saat 15.13 den sonra telefon açıp yaptığı ilk görüşmenin saat 16.31.44 de başlayıp 78 saniye sürdüğü, sanığın savunmasında belirttiği gibi olay sonrası …’le yapmış olduğu görüşmenin 78 saniye sürmesi sebebiyle savunmasında belirttiği hususların konuşulmuş olabileceği, zira sanığın …’i arayıp olaydan bahsetmesi üzerine …’in ” amirini ara” demesi üzerine vakit geçirmeksizin hemen amiri … ile saat 16:33:41’de 108 saniyelik olayla ilgili görüşme yaptığı, ayrıca tanık … tarafından saat 16:36:17’de aranıp, bu görüşmenin de 44 saniye sürdüğü, sanığın savunmasını doğrulayan olayın tek tanığı konumundaki …in evden çıktıktan sonra dışarda yaptığını söylediği tanık Bünyamin’e yönelik saat 16:41:29’daki 107 saniye süren görüşmenin de bu tanığın anlatımı ve HTS kayıtlarıyla uyumlu olduğu, dolayısıyla eksik incelemede belirtilen olay zamanı …’da görev yapan polis memuru … ve sanığın amiri olan …’ın ifadelerinin alınmasının olayın aydınlatılması için dosyaya bir katkı sağlamayacağı gibi,
Suç tarihinin 21.02.2011 tarihi olup, üzerinden çok uzun bir zaman geçmesi sebebiyle çok değişmiş olduğu muhakkak olan olayın geçtiği yerde keşif yapılmasının,
Maktulün fiziki yapısı ile otopsi raporları uyarınca merminin trajesinin yukarıya seyirli olması göz önüne alınarak maktulün atış öncesi pozisyonu ile mermi çekirdeğinin muhtemel isabet yerlerinin belirlenmesi, ateş edilen noktadan yapılan atış sonrası maktulün muhtemel düşme pozisyonu, kafa bölgesinden çıkan mermi çekirdeğinin isabet yerleri, boş kovanın gitme yönleri, tabancanın düşme noktaları, maktulün altındaki cam kırıkları dikkate alındığında kapı camının kırılması sonucu parçalarının ulaşabileceği yerlerin tespit edilmesi, ayrıntılı krokisinin hazırlanmasının dosyadaki ayrıntılı fotoğraflar tespitler göz önünde bulundurularak başka bilirkişi görüşüne ihtiyaç duyulmaksızın değerlendirilebileceği, bu hususta bilimsel görüş alınmasına gerekli olmadığı, oda içerisinde bulunan aynanın belirgin bir yeri
olmayabileceği gibi, … tarafından bulunduğu yerden alınarak başka bir yere konulması veya düşürülmesinin mümkün olabileceği, benzer olaylarda gerek Adlî Tıp’tan, gerekse başkaca kişilerden alınan raporlarda olayın adlî tahkikatla aydınlatılmasının uygun olacağı şeklinde verdikleri görüşlerde dikkate alınmak suretiyle olayın sonuç olarak dosyadaki mevcut deliller değerlendirilerek yargılama daha fazla uzatılmaksızın dosyanın esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği görüşüyle eksik incelemeye dair bozma görüşüne katılmıyorum. 23.02.2023
…
Muhalif Üye