YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/10587
KARAR NO : 2023/2140
KARAR TARİHİ : 24.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kaman Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.03.2016 tarihli ve 2015/389 Esas, 2016/52 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrası (e) bendi, 87 nci maddesi birinci fıkrası (d) bendi ve son cümlesi, 62 nci maddesi birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Kaman Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.03.2016 tarihli ve 2015/389 Esas, 2016/52 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 06.012021 tarihli ve 2020/15230 Esas, 2021/445 Karar sayılı kararı ile sanığa ek savunma hakkı tanınmadan 5237 sayılı Kanun ‘un 87 nci maddesi birinci fıkrası son cümlesi uyarınca cezasında artırım yapılması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Kaman Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.06.2021 tarihli ve 2021/45 Esas, 2021/249 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrası (e) bendi, 87 nci maddesi birinci fıkrası (c) bendi ve son cümlesi, 62 nci maddesi birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği; meşru savunma ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay tarihinde taraflar arasında hayvan otlatma meselesinden çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine sanığın katılanı ele geçirilemeyen bıçakla hayatî tehlike oluşturacak ve basit tıbbî müdahaleyle giderilemeyecek biçimde yaraladığı anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, ilk olarak sanığın katılana hakaret ederek saldırdığı, ilk haksız eylemin sanıktan geldiği, maktulden sanığa yönelen etki-tepki dengesini bozacak nitelikte haksız söz veya davranış bulunmadığından meşru savunma ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasında isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Sanık hakkında katılana yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde hesap hatası sonucunda, 5237 sayılı Kanun’ un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi gereğince belirlenen “1 yıl 6 ay hapis” cezasının aynı Kanun’un 87 nci maddesi birinci fıkrası (c) bendi gereğince bir kat artırılarak “2
yıl 12 ay” hapis cezası olarak belirlenmesi ve katılan hakkında düzenlenen adlî muayene raporlarında yaralanmasının basit tıbbî müdahale ile giderilebilecek nitelikte olmadığı, yaşamını tehlikeye soktuğunun bildirilmesi karşısında 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesi birinci fıkrası “(d)” bendi gereğince cezasında artırım yapılması gerekirken aynı Kanun’un “(c)” bendi ile uygulama yapılması hukuka aykırı bulunmuşsa da hesap hatası ve yanlış kanun maddesi ile uygulama yapılmasına yönelen aykırılıkların Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı bentte açıklanan nedenle Kaman Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.06.2021 tarihli ve 2021/45 Esas, 2021/249 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasının (3) numaralı paragrafında bulunan 5237 sayılı Kanun’ un 87 nci maddesinin birinci fıkrası gereğince yapılan uygulamada belirtilen “TCK ‘nin 87/1-(c)” ibaresi “TCK ‘nin 87/1-(d)” ve bu madde uyarınca yapılan bir kat artırım sonucunda bulunan “3 yıl hapis” ifadesi “2 yıl 12 ay hapis” olarak değiştirilmek suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.04.2023 tarihinde karar verildi.