Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/10495 E. 2023/1579 K. 03.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/10495
KARAR NO : 2023/1579
KARAR TARİHİ : 03.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İnegöl 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.10.2015 tarihli ve 2014/265 Esas, 2015/484 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesi birinci fıkrası, 86 ncı maddesi üçüncü fıkrası (e) bendi, 87 nci maddesi birinci fıkrası (c) bendi, 87 nci maddesi son fıkrası, 29 uncu maddesi birinci fıkrası, 62 nci maddesi birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İnegöl 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 16.10.2015 tarihli ve 2014/265 Esas, 2015/484 Karar sayılı kararının sanık ve katılan tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 31.03.2021 tarihli ve 2021/5134 Esas, 2021/5630 Karar sayılı kararı ile süresinden sonra istenilen katılan temyizinin reddine karar verilerek, iddianame de gösterilmeyen kanun maddeleri uyarınca ek sav hakkı tanınmadan hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, haksız tahrik nedeniyle orantılılık ilkesi gereğince asgari oranda indirim yapılması ve sanığın kazanılmış hakkının korunması nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. İnegöl 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.10.2021 tarihli ve 2021/340 Esas, 2021/777 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesi birinci fıkrası, 86 ncı maddesi üçüncü fıkrası (e) bendi, 87 nci maddesi birinci fıkrası (c) bendi, 87 nci maddesi son fıkrası, 29 uncu maddesi birinci fıkrası, 62 nci maddesi birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; beraat kararı verilmesi gerektiği, vesaireye ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın kızı … ile katılanın kardeşi …’in evli oldukları, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle …’un olay tarihinden önce evi terk ederek ailesinin evine geldiği, olay günü katılan ve kardeşi …’in sanığın evine geldikleri, taraflar arasında kim tarafından başlatıldığı anlaşılmayan kavga başladığı, kavga sırasında sanığın taş ile katılana vurmak suretiyle yaraladığı anlaşılmıştır.

2. Sanık üzerine atılı suçlamayı ikrar etmiştir.

3. Katılan aşamalarda sanığın kendisini yaraladığını beyan etmiştir.

4. Katılan hakkında tanzim olunan adlî muayene raporlarında yaralanmasının basit tıbbî müdahale ile giderilecek nitelikte olduğu, yaşamını tehlikeye sokmadığı, yüzde sabit iz niteliğinde olduğu bildirilmiştir.

5. Mahkemece Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 31.03.2021 tarihli ve 2021/5134 Esas, 2021/5630 Karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilerek, gerekleri kısmen yerine getirilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Maddi Hata Yönünden
Gerekçeli karar başlığında katılanın … yerine … olarak gösterilmesi hukuka aykırı bulunmuşsa da hukuka aykırılığın mahallinde giderilmesi mümkün görülmüştür.

2. Savunma Hakkı Yönünden
Dairemizin 31.03.2021 tarihli ve 2021/5134 Esas, 2021/5630 Karar sayılı ilamında, “Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarih ve 2015/1167 Esas – 2017/247 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK’nin 86/1 ve 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) sayılı kararları ile, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve yine 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması” nedeniyle hükmün bozulmasına karar verildiği, Mahkemece 13.10.2021 tarihli hükmün verildiği celsede bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine karşın sanığa “TCK’nin 86/1, 87/1-c” maddelerinin uygulanmasına binaen ek savunma hakkı tanındığı, 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesi birinci fıkrası son cümlesinin uygulanması ihtimaline binaen savunması alınmadığı, bu sebeble 5271 sayılı Kanun’un 226 ncı maddesine aykırılık oluşturacak biçimde savunma hakkının kısıtlanması hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Kazanılmış Hak Yönünden
Dairemizin 31.03.2021 tarihli ve 2021/5134 Esas, 2021/5630 Karar sayılı ilamında katılanın 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süresinden sonra temyiz isteminde bulunmuş olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin reddine karar verilerek hükmün yalnızca sanık tarafından temyiz edildiği kabul edilmiş ve 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen Mahkemece 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı açısından kazanılmış hakkın dikkate alınmaksızın sanığın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

4. Sanığın Temyiz İstemi Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, sanığın ikrarı, katılan hakkında tanzim olunan ve katılanın beyanını destekleyen adlî muayene raporları tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) ve (3) bentlerinde açıklanan nedenlerle İnegöl 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.10.2021 tarihli ve 2021/340 Esas, 2021/777 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, ek savunma hakkı ve kazanılmış hak yönünden 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı açısından kazanılmış hakkın dikkate alınmasına,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

03.04.2023 tarihinde karar verildi.