Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/983 E. 2021/1666 K. 17.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/983
KARAR NO : 2021/1666
KARAR TARİHİ : 17.02.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık …’in aynı zamanda katılan sıfatı varsa da, hakkında kurulan mahkumiyet hükmü ile sınırlı olarak temyiz isteminde bulunduğu belirlendiğinden, bu kapsamla sınırlı olarak yapılan incelemede;
1) Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas – 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, sanık lehine 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oran olan (1/4) oranında uygulanması gerekirken yazılı şekilde (1/2) oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve mahkumiyet niteliği bulunmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesi ile eklenen hükmün yürürlük tarihi olan 28.06.2014 tarihinden önce olduğu da gözetilerek, 5271 sayılı CMK’nin 231/5 maddesinde öngörülen diğer şartlar açısından da bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bir karar verilmesi gerekirken, “sanık hakkında daha önce HAGB kararı verilmiş olup, bu kararın gereğine uygun davranmadığı anlaşıldığından CMK’nın 231. maddesinin taktiren uygulanmasına yer olmadığına,” şeklindeki, yetersiz gerekçe ile 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi hükmünün uygulanmaması,
b) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas – 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, sanık lehine 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oran olan (1/4) oranında uygulanması gerekirken yazılı şekilde (1/2) oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 17.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.