Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/7846 E. 2021/9448 K. 01.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7846
KARAR NO : 2021/9448
KARAR TARİHİ : 01.06.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Mahkemece verilen 22/03/2016 ek karar ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz talebi hakkında sanık … hakkında verilen kararların itiraza tabi olduğu, sanık … hakkında verilen kararların ise miktar itibarı ile kesin olduğundan bahisle temyiz talebinin reddine karar verilmişse de; o yer Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin tüm sanıklar hakkında kurulan hükümlere yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1) Sanık … hakkında katılan …’a yönelik kasten yaralama ve tehdit suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlara yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 gün 2009/13-12 sayılı kararı uyarınca, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, aynı Kanun’un 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil olup temyizi mümkün bulunmadığından, itiraz mercii tarafından tetkik edilmek üzere, temyizen incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanık … hakkında hakaret ve tehdit, sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelemesinde;
Hükmolunan adli para cezalarının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesiyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan, katılan …’ın, sanık … ve sanık … müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemlerinin 6723

sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca istem gibi ayrı ayrı REDDİNE,
3) Sanık … hakkında katılan …’a ve sanıklar Fatih ve … hakkında müştekiler Şükrü ve Taner’e yönelik kasten yaralama suçları ile sanık … hakkında müştekiler Şükrü ve Taner’e yönelik tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelemesinde;
a) Sanıklar hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümlere ilişkin olarak; 5271 sayılı CMK’nin 225/1. maddesine göre hükmün konusunun iddianamede anlatılan eylemlerle sınırlı bulunması ve davaya konu iddianame ile sanıkların sadece, silahla tehdit suçundan cezalandırılmasının istenilmesi karşısında, CMK’nın 226. maddesine göre sanıklara ek savunma hakkı verilerek, dönüşen suç vasfına göre hükümler kurulması ile yetinilmesi gerekirken, tek eylemden ötürü hem tehdit hem kasten yaralama suçundan ayrı ayrı hükümler kurulmak suretiyle hükümlerde karışıklığa neden olunması,
Kabul ve uygulamaya göre;
b) Sanık … hakkında sair tehdit suçundan kurulan hükme ilişkin olarak; sanığın tehdit suçunu kabul etmemesi ve olaya ilişkin olarak dinlenen tanık beyanlarından tehdit suçunun işlendiğine dair görgülerinin olmadığının anlaşılması karşısında; sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
c) Kasti suçtan verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanık …’ın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık …’ın, sanık … müdafiinin, sanık …’nün ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 01.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.