YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7234
KARAR NO : 2021/5835
KARAR TARİHİ : 01.04.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına dair
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 05.01.2021 tarih, 2020/15653 Esas – 2021/352 Karar sayılı temyiz isteminin reddine dair kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2021 tarih ve KD – 2016/386954 sayılı itiraznamesi ile;
”Sanık … hakkında Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 14/11/2014 gün ve 2014/1869 sayılı iddianamesiyle hakaret suçundan açılan kamu davası sonucunda, Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/06/2016 gün ve 2014/721 Esas, 2016/917 Karar sayılı kararı ile, TCK’nin 129/3. maddesi uyarınca “ceza verilmesine yer olmadığına” hükmedilmiş, bu hükme yönelik temyizi inceleyen Dairece: “Sanık müdafinin temyiz talebinin hükmün gerekçesine yönelik olmadığı gibi, hükmü temyiz etmede hukuki yararının da bulunmadığı anlaşıldığından, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince sanık müdafiinin temyiz isteminin REDDİNE,” karar verilmiş, Yüksek 3. Ceza Dairesinin anılan kararına karşı aşağıda açıklanmaya çalışılacak nedenlerden dolayı itiraz edilmesi zorunluluğu doğmuştur.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan uyuşmazlık; yerel mahkemece karşılıklı hakaret nedeniyle TCK’nin 129/3. maddesi uyarınca verilen “ceza verilmesine yer olmadığına” dair kararın temyiz edilip edilemeyeceği, bu kararlarda, “temyiz talebinin hükmün gerekçesine yönelik olmadığı, hukuki yarar bulunmadığı” gerekçesiyle temyizin reddi kararı verilip verilemeyeceğine ilişkindir.
1412 sayılı CMUK’un 305. maddesinin açık düzenlemesinden de anlaşılacağı üzere ceza mahkemesince verilen hükümler temyiz kanunyoluna tabi olup, hükümler ise, 5271 sayılı CMK’nin 223. maddesinde; beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi, davanın düşmesi ve adlî yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararları şeklinde belirtilmiştir.
1412 sayılı Kanun’un 305. maddesi uyarınca, 5271 sayılı Kanun’un 223. maddesinde belirtilen hükümlerden birinin verildiği ahvalde, kural olarak bu kararlara karşı başvurulabilecek kanun yolu temyizdir.
Kanun’un 223. maddesinin birinci fırkasında sayılan hükümlerden sanık açısından en lehe olan hüküm hiç şüphesiz beraat kararıdır. Dolayısıyla hakkında ceza verilmesine yer olmadığına kararı verilen sanık veya müdafinin bu kararı, beraat kararı verilmesi gerektiği talebi ile temyiz etmelerinde hukuki yarar bulunmaktadır.
Ceza verilmesine yer olmadığına dair kararların 5271 sayılı CYY’nin 223. maddesi uyarınca hüküm niteliğinde ve 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 1412 sayılı CYUY’nin 305. maddesi uyarınca temyiz kanun yoluna tabi olduğu, kararın temyiz edilmesinde sanığın hukuki yararı bulunduğu anlaşıldığından, Özel Dairece hükmün esası incelenip karar verilmesi yerine temyiz isteminin reddine karar verilmesi yasaya aykırı görülmüştür. Açıklanan gerekçelerle;
1 – İtirazımızın kabulü ile;
2- Yüksek Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 05/01/2021 gün ve 2020/15653 Esas, 2021/352 Karar sayılı ilamında sanık … hakkındaki hakaret suçundan verilen “temyiz isteminin reddi” kararı kaldırılarak,
3-Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/06/2016 tarihli, 2014/721 Esas, 2016/917 Karar sayılı kararıyla sanık … hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün, “sanık hakkında hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığına karar verilirken uygulanan yasa maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nin 129/3. maddesi ile birlikte 5271 sayılı CMK’nin 223/4-c maddesinin gösterilmemesi mahallinde giderilmesi mümkün yazım eksikliği olarak kabul edilmiştir.” eleştirisiyle birlikte “ONANMASINA” karar verilmesi” talep edilmiş olup, 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK’nin 308. maddesine eklenen 2. ve 3. bentler ile aynı Kanun’un 101. maddesi gereğince dosya itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmekle yapılan incelemede;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Yerinde görülen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2)Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 05.01.2021 tarih, 2020/15653 Esas – 2021/352 Karar sayılı ilamının itiraza konu edilen (1) numaralı bendinde yer alan, sanık hakkında hakaret suçundan verilen temyiz isteminin reddine dair kararının KALDIRILMASINA,
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1)Hüküm tarihinde Söke T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanık duruşmaya getirtilmeden ya da SEGBİS sistemi aracılığıyla duruşmada hazır edilmeksizin hakkında mahkumiyet hükmü kurulması
suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Ludi/İsviçre, B. No: 12433/86, 15/06/1992 P. 49/50; Artico/İtalya, B. No: 6694/74, 13/5/1980 P. 33; Sejdovic/İtalya, B. No: 56581/00, 1/3/2006 P. 81) kararlarında belirtildiği üzere savunma hakkı kısıtlanarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nin 196. maddesine muhalefet edilmesi,
2)Sanık hakkında karşılıklı hakaret eylemi nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilirken, uygulanan kanun maddesinin 5271 sayılı CMK’nin 223/4-c maddesi olarak hükümde gösterilmemesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.04.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.