Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/675 E. 2021/2620 K. 01.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/675
KARAR NO : 2021/2620
KARAR TARİHİ : 01.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyetler ve ceza verilmesine yer olmadığına dair

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk … müdafiinin hükümleri yalnızca suça sürüklenen çocuk sıfatıyla temyiz ettiği, katılan sanık … müdafiinin hükümleri katılan sanık sıfatıyla temyiz ettiği belirlenerek bu kapsamda yapılan incelemede;
1)Katılan sanık … hakkında kasten yaralama suçundan verilen hüküm bakımından yapılan incelemede;
Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’unun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2)Katılan sanık … ve suça sürüklenen çocuk … hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına dair hükümler bakımından yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
3)Suça sürüklenen çocuk … hakkında tehdit suçundan verilen hüküm bakımından yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan sanık ve katılan suça sürüklenen çocuk müdafilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
4)Suça sürüklenen çocuk hakkında katılan sanık …’ı kasten yaralamadan kurulan hüküm bakımından yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
a)İddianamede talep edilmediği halde, suça sürüklenen çocuğa 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden, 5237 sayılı TCK’nin 87/2-son maddesinin sanık aleyhine uygulanmasına karar verilmesi suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No:25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No:29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı “ başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 193. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
b)Suça sürüklenen çocuğun eylemi neticesinde katılandaki yaralanmanın, yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olduğu ayrıca organlarından birinin işlevinin yitirildiği olayda, birden fazla nitelikli hal ihlaline neden olan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nin 86/1. maddesince temel cezaya hükmedilirken meydana gelen zararın ağırlığı ve kastının yoğunluğu da dikkate alınarak TCK’nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi ve TCK’nin 61. maddesindeki ölçütler dikkate alınarak sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
c)Suça sürüklenen çocuğun, katılan sanığı organlarından birinin işlevinin yitirilmesine ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaraladığı olayda, suça sürüklenen çocuğun sadece en ağır cezayı gerektiren sonuçtan dolayı sorumlu tutulması, hakkında TCK’nin 86/1,3-e 87/2-b-son maddelerinin uygulanması ile yetinilmesi gerekirken, uygulama yeri bulunmayan TCK’nin 87/1-d. maddesi ile ayrıca arttırım yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık müdafii ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
5)Katılan sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan hüküm bakımından yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine ancak;
Katılan sanığın üzerine atılı 5237 sayılı TCK’nin 106/1-1. maddesinde tanımlanan tehdit suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; katılan sanık ile katılan suça sürüklenen çocuk arasında 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.