Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/5270 E. 2021/8590 K. 20.05.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5270
KARAR NO : 2021/8590
KARAR TARİHİ : 20.05.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Katılan vekilinin temyiz isteminin katılan vekili sıfatı ile sanık … hakkında katılana karşı kasten yaralama suçuna yönelik olduğu kabul edilerek bu kapsamla sınırlı olarak yapılan incelemede;
1) Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak, Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesince tanzim olunan 19/02/2013 tarihli raporda, “Sol maxillo ve zigoma kırığının tespit edildiği, basit tıbbi müdahale ile giderilemez, hayati tehlikeye neden olur.” şeklinde görüş belirtildiği ancak mağdurdaki hangi yaralanmanın ne şekilde hayati tehlikeye neden olduğu hususu denetime imkan verecek şekilde izah edilmediği, bu itibarla söz konusu raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek, müştekiye ait tüm tedavi evraklarının en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevkedilip 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerinde belirtilen tüm kriterleri kapsar şekilde ve hangi yaralanmanın ne şekilde hayati tehlikeye neden olduğu da açıklanarak tanzim olunan nihai rapor temini ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken, eksik inceleme ie yetersiz rapora istinaden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
2) Sanığın müştekiyi orta (3.) derecede kemik kırığına neden olacak ve hayati tehlike oluşturacak şekilde yaraladığı olayda, birden fazla nitelikli hal (TCK’nin 87/3, 87/1-d maddeleri) ihlaline neden olan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 86/1. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken, 5237 sayılı TCK’nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK’nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi de dikkate alınarak, sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,

3) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı Kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) sayılı kararları ile, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve yine 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
4) Tarafların olayın gelişimini farklı şekilde anlattıkları, çıkan karşılıklı kavgada sanığın da basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı anlaşılmakla, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespitine çalışılması; bunun mümkün olmaması halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas – 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere sanık lehine 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda (1/4) uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
5) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.05.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.