YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4305
KARAR NO : 2021/3812
KARAR TARİHİ : 11.03.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Mağdur vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
Kovuşturma aşamasında 23.10.2015 tarihli talimat duruşmasında, şikayetçi olmadığını beyan eden mağdurun katılma hakkının olmadığı, bu nedenle 5271 sayılı CMK’nin 237-243. maddelerine uygun olarak katılan vekili sıfatını almayan mağdur vekilinin CMK’nin 260/1. maddesi uyarınca hükümleri temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2) Sanık hakkında nitelikli kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık müdaffinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Mağdur hakkında İstanbul Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 30.12.2013 tarihli raporda “nondeplase nazal fraktür, orta (2) derecede etkileyecek nitelikte” şeklinde tespitte bulunulmasına rağmen, mağdur hakkında sabit iz yönünden değerlendirme yapılmadığı ve bu haliyle müştekinin yaralanması hakkında düzenlenen raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmakla, mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevk edilerek yaralanmasının özellikle yüzünde sabit ize neden olup olmadığı hususunda duraksamaya yer vermeyecek ve niteliği hususunda 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde kesin raporu aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre;
b) Sanığın adli sicil kaydında engel sabıkasının bulunmadığı, 22.04.2014 tarihli celsede sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasını kabul ettiği, mağdurun şikayetçi olmadığı ve zarar talebinde bulunmadığı hususları gözetilmeksizin, tekrar suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat edinilmesi nedeniyle cezası ertelenen sanık hakkında, yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
c) Tarafların ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda farklı beyanlarda bulunduğu ve oluş, tüm dosya içeriği ile kabule göre, karşılıklı kavga şeklinde gerçekleştiği anlaşılan olayda; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4 – 238 Esas – 367 Karar sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, karşılıklı kavgada ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda, sanık lehine 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 11.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.