Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/1836 E. 2021/4490 K. 18.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1836
KARAR NO : 2021/4490
KARAR TARİHİ : 18.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Mağdur hakkında Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 04/12/2013 tarihli geçici raporda “umblikus sağ üst lateralde 1×1 cm. boyutlarında delici kesici aletle yaralanmasının” bulunduğu ve yaralanmanın hayati tehlikeye sebep olduğunun tespit edildiği, dosya kapsamına göre mağdurun ameliyata alındığının anlaşıldığı, mağdur hakkında aynı hastanede görevli genel cerrahi uzmanı tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan 12.08.2014 tarihli kesin raporda mağdurun yaralanmasının hayati tehlikeye neden olmadığının belirtildiği; mağdurun tedavi evraklarından yaralanmasının batına nafiz olduğu da dikkate alındığında, adli tıp kriterlerine göre hayati tehlikeye neden olup olmadığı yönünde söz konusu raporun tereddüte neden olduğu ve hükme esas alınacak yeterlilikte bulunmadığı anlaşılmakla, mağdurun geçici ve kesin raporları ile yaralanmasına ilişkin tüm tıbbi evrakları en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor aldırılması gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz rapor ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Hüküm tarihinde Elbistan E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanık duruşmaya getirtilmeden ya da SEGBİS sistemi aracılığıyla duruşmada hazır edilmeksizin hakkında mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Ludi/İsviçre, B. No: 12433/86, 15/06/1992 P. 49/50; Artico/İtalya, B. No: 6694/74, 13/5/1980 P. 33; Sejdovic/İtalya, B. No: 56581/00, 1/3/2006 P. 81) kararlarında belirtildiği üzere savunma hakkı kısıtlanarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nin 193 ve 196. maddesine muhalefet edilmesi,
3)Sanığın, tekerrüre esas alınan ilamının TCK’nin 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçuna ilişkin olması ve bu suçun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alınmasına göre, aynı miktar cezaya ait olan Elbistan 2. SCM’nin 03/12/2013 tarihinde kesinleşen 2011/461 Esas sayılı dosyasına havi kararın tekerrüre esas alınmasının uygun olacağının gözetilmemesi,
4)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı açısından CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına,18.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.