Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/1589 E. 2021/2324 K. 24.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1589
KARAR NO : 2021/2324
KARAR TARİHİ : 24.02.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında … Devlet Hastanesi tarafından 14.01.2016 tarihinde düzenlenen raporda sanığın bipoler bozukluğunun olduğu belirtildikten sonra bu hastalığın sanığın davranışlarını yönlendirme yeteneği üzerinde etkisi olup olmadığı ve 5237 sayılı TCK’nin 32/1. ya da 32/2. maddelerinden hangisi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmediği anlaşıldığından, sanığın suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK’nin 32. maddesi kapsamında akıl hastalığı olup olmadığı ve TCK’nin 32. maddesinin hangi fıkrası kapsamında kaldığının Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesinden veya tam teşekküllü Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden ya da Tıp Fakültelerinin Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlıklarından alınacak sağlık kurulu raporu ile tespiti gerekirken; yetersiz rapora dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) 5237 sayılı TCK’nin 32/1 kapsamında akıl hastası olan sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nin 150/2. maddesi gereği zorunlu müdafii atanmış ise de; sanığın mahkemece bizzat müdafii huzurunda CMK’nin 147 ve devamı maddelerine göre savunmasının alınması gerekirken, müdafii huzurunda alınmayan ve müdafii huzurunda tekrar ettirilmeyen 15.12.2015 tarihli celsede tespit olunan savunmasına istinaden yargılamaya devam olunmak suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Colozza et Rubinat/İtalya, 12.02.1985 A. 89, Is-30; Campbell ve Fell/Birleşik Krallık, A.80 28.06.1984) kararlarında belirtildiği üzere sanığın kendini müdafii ile savunma hakkının tanınmaması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve 5271 sayılı CMK’nin 150/2. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 24.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.