Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2021/13010 E. 2022/2221 K. 22.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13010
KARAR NO : 2022/2221
KARAR TARİHİ : 22.03.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli kasten yaralama, kasten yaralama
HÜKÜMLER :…1. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/11/2020 tarih ve 2019/291 Esas – 2020/564 Karar sayılı;
1)Sanık …’ın mağdur …’u nitelikli kasten yaralama suçundan; 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c,son ve 53. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası,
2)Sanık …’un mağdur …’u nitelikli kasten yaralama suçundan; TCK’nin 86/1, 86/3-e, 87/1c,son, 29/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası,
3) Sanıklar …, … ve … haklarında kasten yaralama suçundan; TCK’nin 86/1, 86/3-e, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezaları ile mahkumiyetlerine dair kararı.
TEMYİZ EDENLER :Mağdur sanık … ve sanık … müdafii, mağdur sanık … ve sanık … müdafii, sanık … müdafii

TÜRK MİLLETİ ADINA

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle dosya okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:

1) Sanıklar … ve … haklarında mağdur …’u nitelikli kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik mağdur … vekilinin, sanık … hakkında mağdur …’ı kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik mağdur … vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Bozma sonrası yapılan kovuşturmada 17/09/2019 tarihli duruşmada karşılıklı şikayetlerinden vazgeçen ve katılan sıfatları kaldırılan mağdur … ile mağdur …’ın 5271 sayılı CMK’nin 237-243. maddelerine uygun olarak katılan sıfatları olmadığından, mağdur … vekili ile mağdur … vekilinin CMK’nin 260/1. maddesi uyarınca hükümleri temyiz hakkı da bulunmadığından, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2) Sanık … hakkında mağdur …’ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde isabetsizlik görülmediğinden, sanık … müdafiinin; sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, cezalandırılmasına dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
3) Sanık … hakkında mağdur …’u nitelikli kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile sanık … hakkında mağdur …’ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde, Dairemizin 12/03/2019 tarih ve … Karar sayılı ilamı ile; “Mağdur …’i yüzünde sabit iz ve orta (2) derecede kemik kırığı oluşur nitelikte yaralaması nedeniyle birden fazla nitelikli hal ihlal ederek yaralama eylemini gerçekleştirmesi nedeniyle sanığın TCK’nin 86/1. maddesi uyarınca temel cezasının sonuç cezaya etkili olacak şekilde makul bir oranda alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği” gerekçesi ile bozulmasına rağmen, sanık …’in cezasının sonuç cezaya etkili olacak şekilde belirlenmemesi suretiyle sanığa eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’un mağdur …’u nitelikli kasten yaralama ve sanık …’un
../..

S/3

mağdur …’ı kasten yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun niteliği tayin, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre sanıklar hakkında verilen hükümlerde eleştiri ve düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … müdafiinin; meşru müdafaaya, haksız tahrik indiriminin üst oranda yapılması ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine, sanık … müdafiinin; eksik incelemeye, delillerin karartıldığına, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine, aksi halde ilk haksız eylemin karşı taraftan geldiğinin kabulü ile sanığın cezasında indirim yapılması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz sebeplerinin reddiyle,
Ancak;
Bozma sonrası kovuşturmada 17/09/2019 tarihli duruşmada; katılan … kendisine yönelik nitelikli kasten yaralama eylemini gerçekleştiren sanık … hakkındaki şikayetinden, katılan …’da kendisine yönelik kasten yaralama eylemini gerçekleştiren sanık … hakkındaki şikayetinden vazgeçtikleri ve bu nedenle katılan sıfatları kaldırıldığı halde, sanık …’un mağdur …’a ve sanık …’un da mağdur …’a vekalet ücreti ödemesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafii ile sanık … müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı BOZULMASINA, ancak 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi uyarınca bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün (8) numaralı sanık …’un vekalet ücreti ödemesine ilişkin paragrafının hükümden çıkartılması, yine hükmün (9) numaralı sanıklardan …’un mağdur … lehine vekalet ücreti ödemesine ilişkin paragrafından “…” ibaresinin çıkartılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA
4) Sanık … hakkında mağdur …’ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Dairemizin 12/03/2019 tarih ve … Karar sayılı ilamı ile, “Sanıklar …, … ve … hakkında mağdur …’ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinde ilk haksız hareketin anılan sanıklardan geldiğinin anlaşılması karşısında sanıkların cezalarında TCK’nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik indiriminin yapılmaması gerektiği halde indirim yapılması ve ayrıca hesap hatası yapılması nedeniyle sanıklara eksik ceza tayin edildiği” gerekçesiyle hükmün bozulduğu, 1412 sayılı CMUK’un 326/2. maddesi son cümlesi uyarınca sanık … hakkında verilecek ceza bozmaya konu olan cezadan daha ağır ise mutlaka dinlenilmesi gerektiği gözetilmeden, 21/10/2020 tarihli duruşmada; “dosyanın sürüncemede kalmaması için sanık …’nın dinlenilmesinden vazgeçilmesine” karar verilerek, sanığın aleyhe bozma sonrası savunması alınmadan mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeple, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca  tebliğnamedeki düşünceye aykırı BOZULMASINA,
5) Sanık … hakkında mağdur …’u nitelikli kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun niteliği tayin edilmiş, sanığın savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre sanık hakkında nitelikli kasten yaralama suçundan verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … müdafiinin; sanığın atılı suçu işlemediğine, darp ettiğine ilişkin delil olmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine meşru müdafaaya, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz sebeplerinin reddiyle,
Ancak;
a) Mağdur …’in yüzünde sabit iz ve orta (2) derecede kemik kırığı oluşur şekilde yaralanması nedeniyle, birden fazla nitelikli hal ihlal ederek yaralama eylemini gerçekleştiren sanığın, TCK’nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesine ve TCK’nin 61. maddesine belirtilen ölçütlere göre, TCK’nin 86/1. maddesi uyarınca belirlenen temel cezasının sonuç cezaya etkili olacak şekilde makul bir oranda alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarih ve 2015/1167 Esas – 2017/247 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK’nin 86/1-e maddesinin uygulanması suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) sayılı kararları ile, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve yine 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,

c)Mağdur sanık …’in olaydan bir süre önce gaz alımı meselesinden mağdur sanıklar … ve … ile aralarında gerçekleşen tartışmanın oluşturduğu husumet nedeniyle olay günü yanında arkadaşları olan diğer sanıklar … ve … ile birlikte alkollü bir şekilde olay yeri olan petrol istasyonuna geldikleri ve orada köpeklere bakmak üzere müdür odasından dışarı çıkan… …’in önce yumrukla vurması üzerine başlayan kavgada, diğer sanıklar … ve …’in kürek ve tırmıkla,… …’in de bıçakla …’a vurdukları, sanık … ile mağdur sanık …’in boğuştukları sırada, mağdur sanık …’in eline aldığı fırça sapı ile… …’e vurduğu,… …’in yere düşmesi üzerine …’ın … …’i kulaklarından tutarak başını yere doğru vurarak sarstığı olayda, ilk haksız hareketin mağdur sanık … ile diğer sanıklar … ve …’dan geldiğinin anlaşılması karşısında, sanık …’ın cezasında haksız tahrik nedeniyle TCK’nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesi de nazara alınarak TCK’nin 29. maddesi uyarınca makul bir oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
d) Sanık müdafiinin lehe hükümlerin uygulanmasını talep etmesine rağmen, sanık hakkında hakkında TCK’nin 62. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
e) Bozma sonrası kovuşturmada 17/09/2019 tarihli duruşmada; katılan … kendisine yönelik nitelikli kasten yaralama eylemini gerçekleştiren sanık … hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği ve bu nedenle katılan sıfatı kaldırıldığı halde, sanık …’ın mağdur …’a vekalet ücreti ödemesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 22/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.