Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2020/3433 E. 2021/3791 K. 10.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3433
KARAR NO : 2021/3791
KARAR TARİHİ : 10.03.2021

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten Öldürmeye Teşebbüs, Kasten Yaralama
HÜKÜMLER : Sanık hakkında;
a) Katılan …’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 81/1, 35, 29, 62 ,53. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile mahkumiyet;
b) Katılan …’e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 81/1, 35, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ile mahkumiyet;
c) Müşteki …’ya karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 2.240,00 TL adli para cezası ile mahkumiyet; 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması;
d) Müşteki …’ya karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 2.240,00 TL adli para cezası ile mahkumiyet; 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması;
e) Katılan …’e karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 86/2, 86/3-e, 29, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 2.240,00 TL adli para cezası ile mahkumiyet; 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanık hakkında, mağdurlar … ve … ile katılan …’e karşı “kasten yaralama” suçlarından verilen “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararlarına yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi gereği verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun, 03.02.2009 gün ve 2009/13-12 sayılı kararı ile aynı Kanun’un 231/12. maddesi gereği itirazı kabil olup temyizlerinin mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, temyizen incelenmeyen hükümlerin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanık hakkında, katılan …’a karşı “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Toplanan delillerin karar yerinde incelenmesiyle, suç vasfının tayininde, suçun sübutunun kabulünde, teşebbüs hükümlerine, haksız tahrike ve takdiri indirim sebeplerine dayalı cezayı azaltıcı nedenlerin nitelik ve derecelerinin takdiriyle kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden, sanık müdafiinin, meşru müdafaa koşullarının oluştuğuna, suç vasfında yanılgıya düşüldüğüne, haksız tahrik indiriminin yetersizliğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
3) Sanık hakkında, katılan …’e karşı “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Sanığın eylemi neticesinde katılan …’de meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu Gaziosmanpaşa Şube Müdürlüğünce tanzim olunan 31.10.2008 tarihli ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı II. İhtisas Kurulu tarafından tanzim olunan 12.06.2009 tarihli raporlarda belirtildiği üzere “vücudunda toplam 3 adet kesici delici alet yaralanmasının bulunduğu, göğüs sağında tanımlanan ve göğüs boşluğuna geçerek akciğer lezyonuna neden olan 1 (bir) adet yaralanmanın hayati tehlikeye neden olduğu” gözetilerek sanığın teşebbüs aşamasında kalan eylemi nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK’nin 35. maddesinin tatbiki sırasında meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı ile TCK’nin 3. maddesinde yer verilen “cezada orantılılık ilkesi” birlikte gözetilerek alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle ceza tayini yerine, hiç isabet alınmaması hallerine mahsus uygulama yeri bulan, yazılı şekilde 9 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
Gaziosmanpaşa 3. Asliye Ceza Mahkemesine ait, 09/11/2009 tarihli, 2008/1598 Esas ve 2009/1840 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında katılanlar … ve …’e karşı kasten yaralama suçlarından ayrı ayrı neticeten 2 yıl 1 ay hapis cezaları ile mahkumiyetine karar verildiği, bu kararın sanık ve müdafii ile katılan … ve vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesinin, 18/02/2013 tarihli, 2011/41177 Esas ve 2013/6166 Karar sayılı ilamı ile “Dosya kapsamı ve toplanan kanıtlara göre; katılan sanık …’in, diğer katılan sanık … ve katılan …’ü öldürmeye elverişli bıçakla batına ve göğüs boşluklarına nafiz şekilde birden çok yerlerinden bıçaklayarak, yaşamsal tehlike doğuran ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte yaralaması eylemlerinin, suç aletinin niteliği, hedef alınan vücut nahiyeleri, darbe sayısı ve şiddeti, iç organlarda oluşturduğu harabiyetin derecesi dikkate alındığında, katılan sanık …’in katılanlar … ve …’e yönelik eylemlerinin adam öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturup, oluşturmayacağının tartışılmasının takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,” şeklindeki gerekçe ile sanık aleyhine bozulmasına karar verildiği, sanık hakkında katılan …’e karşı gerçekleştirdiği eylem yönünden görevsiz mahkemece kurulan hükme karşı aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde katılan …’e karşı kazanılmış hak ihlaline yol açacak şekilde hüküm tesisi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK’nin 62. maddesinin uygulandığı paragraftan sonra gelmek üzere “sanık hakkında bozma öncesi kurulan kararın sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmesi sebebiyle aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına ve sanığın neticeten “2 yıl 1 ay” hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki paragrafın hükme eklenmesi suretiyle hükmün kısmen isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.