Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2020/3005 E. 2021/12842 K. 28.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3005
KARAR NO : 2021/12842
KARAR TARİHİ : 28.09.2021

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜMLER : 1- Sanık … hakkında:
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 37/1. maddesi yollamasıyla 81/1, 29/1, 62/1, 53, 63. maddeleri uyarınca; 14 yıl 2 ay hapis cezası, hak yoksunluğu, mahsup,
2- Sanık … hakkında:
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 37/1. maddesi yollamasıyla 81/1, 62/1, 53, 63, 54. maddeleri uyarınca; 25 yıl hapis cezası, hak yoksunluğu, mahsup, müsadere,

TÜRK MİLLETİ ADINA

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak:
Dosya duruşmalı olarak incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Katılanlar vekilinin haklarında verilen beraat kararları onanarak kesinleşmiş bulunan sanıklar Sadettin, Sinan ve Süreyya yönünden temyiz isteminin temyiz incelemesine konu bir karar olmadığından bahisle CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar … ve …’nın, maktul …’a karşı kasten öldürme suçunun sübutu kabul, sanık … yönünden haksız tahrike ve her iki sanık yönünden takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, bozma sonrası verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanık … müdafinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesinde sübuta, delil yetersizliğine, sanık … müdafinin ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık …’ın eşi Elif ve maktul … arasında duygusal bir ilişki olduğuna dair söylentilerin köyde yayılması üzerine, çalışmak için Cezayir’e gitmeyi düşünen sanık …’ın bu fikrinden vazgeçtiği, sanık … ile birlikte olaydan birkaç gün önce Kars’ın Kağızman ilçesindeki köylerinden maktulün çalışmış olduğu İstanbul iline geldiklerinin HTS kayıtları ile de anlaşıldığı, maktulün inşaatlarda çalıştığını öğrendikleri Beylikdüzü’ne gelen ve olay akşamı onu bekledikleri sırada yolda yürüyen maktulü gören sanıkların 26.08.2013 tarihli CD inceleme tutanağına göre de maktulün peşinden koştukları, kendisini fark eden sanıklardan kaçan maktule sanık …’ın elindeki tabanca ile uzak atış mesafesinden ateş ederek, beş mermi isabeti ile maktulü öldürdüğü olayda;
1- Dairemizin 14/05/2019 gün, 2017/2728 Esas, 2019/2753 Karar nolu bozma ilamı ile tasarlamanın varlığının kabulü için salt HTS kayıtlarının varlığının yeterli olmayacağı, sanıkların öldürme kararını ne zaman verdiği, öldürme kararını verdiği an ile icraya başladığı zaman aralığında ruhsal dinginliğe ulaşıldığını kabule elverişli makul sürenin geçtiğini kabule götüren delillerin ne olduğunun denetime imkan verecek şekilde karar yerinde açıklanıp tartışılması gerektiği gerekçesiyle yerel Mahkeme kararının bozulduğu, ancak; sanıkların maktul …’u bulmak için olaydan 2 gün önce İstanbul’a gelmiş olduklarının HTS kayıtları ile de sabit olması yanında, dosyamız tanığı sanık …’ın eşi …’nın ilk ifadesinde aile içinde bu aldatma olayının hesabının sorulması ve namusunu temizlemesi yönünde sanık …’ın ailesi tarafından sanık …’a baskı yapıldığı hatta sanığa para verildiği, yine hakkında beraat kararı kesinleşen sanık Saadettin’in anlatımlarından sanıkların kendi evine geleceğinden haberi olmadan bir anda çıkıp geldikleri, sanıkların iş arama bahanesiyle habersiz bir şekilde gelmelerinin hayatın doğal akışına uygun olmadığı yine sanık …’ın çalışmak için Cezayir’e gideceği biliniyorken bu kararından vazgeçip, diğer sanığı da yanına alarak, silah temin ederek İstanbul’a gelip maktulü arayıp bulması hususları birlikte değerlendirildiğinde, tasarlama fiilinin bütün unsurları ile olayda gerçekleştiği anlaşıldığından sanıkların TCK’nin 82/1-a maddesi gereğince cezalandırılmaları gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Her ne kadar Dairemizin 14/05/2019 gün, 2017/2728 Esas, 2019/2753 Karar nolu bozma ilamında sanık …’nın diğer sanık …’ın eylemine asli fail olarak katıldığı yönünde bir belirleme yapılmışsa da; sanık …’nın atılı suçun işlenişine 5237 sayılı TCK’nin 39. maddesi kapsamında yardım eden sıfatıyla katıldığı anlaşıldığından sanık hakkında “yardım eden” olarak “TCK 82/1-a, 39” maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde TCK’nin 37. maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup ve katılan vekilinin ve sanık … müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin tebliğnamedeki düşünceden farklı olarak, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/09/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.
28/09/2021 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı … …’in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat …’nün yokluğunda 30/09/2021 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.