Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2020/1233 E. 2021/3355 K. 08.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/1233
KARAR NO : 2021/3355
KARAR TARİHİ : 08.03.2021

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

Silifke Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan …’ın, firar etmek eylemi sebebiyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44/3-ı maddesi uyarınca 15 gün hücre hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 04/11/2019 tarihli ve 2019/508 sayılı kararına karşı yapılan şikâyetin reddine ilişkin Silifke İnfaz Hâkimliğinin 18/11/2019 tarihli ve 2019/1322 esas, 2019/1370 karar sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 25/02/2019 tarihli ve 2018/5708 esas, 2019/1096 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, her ne kadar hükümlü hakkında ceza infaz kurumu dışında, sevk edildiği hastane içerisinde gerçekleştirdiği tehdit eylemi sebebiyle disiplin cezası verilmiş ise de; 5275 sayılı Kanunun 37/1. madde metni dikkate alındığında, madde de belirtilen “kurumda” ibaresinin dar uygulanması gerektiği, kanun koyucunun amacının kurumda gerçekleşen eylemler yönünden disiplin cezasının uygulanması, kurum dışında gerçekleşen ve suç teşkil eden eylemler yönünden genel hükümlere göre soruşturma yapılması olduğu, bu itibarla hükümlünün ceza infaz kurumu dışında adliye çay ocağında gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle hakkında disiplin cezası verilemeyeceği ancak genel hükümlere göre suç teşkil ettiği kabul edilen eylemi nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasının ve soruşturma yapılmasının mümkün olduğu sonucuna varılmakla, infaz hâkimliği tarafından şikâyetin kabulü ile kurul kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25/02/2020 gün ve 94660652-105-33-741-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar tarihinden sonra 14.04.2020 tarihinde kabul edilen 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Disiplin soruşturması başlıklı 47. maddesinde değişiklik yapılmış ise de; kanun yararına bozma, kesinleşen hükümde verildiği zaman yürürlükte bulunan usul ve maddi hukuka ilişkin hukuka aykırılıkların giderilmesi ile sınırlı olduğundan, karar tarihindeki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 47. maddesinin 2. fıkrasının “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhal ve en geç iki gün içinde kurumun en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır” düzenlemesini içerdiği, aynı maddenin 3. fıkrasında, “Soruşturma en geç yedi gün içerisinde tamamlanır ve düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir” 4. fıkrasında “savunma alınmadan disiplin cezası verilemez” yine aynı maddenin 5. fıkrasında da “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır” düzenlemelerinin yer aldığı; somut olayda hükümlünün 26.08.2019 tarihinde firar etmesine rağmen, firar eylemi nedeniyle derhal ve 2 gün içerisinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı, 31.10.2019 tarihinde muhakkik görevlendirilmesi suretiyle başlandığı ve yapılan disiplin soruşturması sonucunda Disiplin Kurulu Başkanlığının 04.11.2019 tarihli ve 2019/508 karar sayılı kararı ile hücre cezası verildiği anlaşılmakla, hükmülünün hakkında verilen disiplin cezasına ilişkin yaptığı şikayetin reddine dair verilen ve itiraz olmaksızın kesinleşen Silifke İnfaz Hakimliğinin 18.11.2019 tarihli ve 2019/1322 esas, 2019/1370 karar sayılı kararına karşı bu sebeplede kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği konusunda değerlendirme yapılması amacıyla dosyanın Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.