Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2020/1225 E. 2020/2571 K. 27.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/1225
KARAR NO : 2020/2571
KARAR TARİHİ : 27.10.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, mala zara verme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet, kasten yaralamaya teşebbüs
HÜKÜM : Katılan sanık … hakkında;
1-Katılan sanık …’ kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, TCK’nin 81/1, 35/2, 29/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası,
2-Katılan …’e yönelik mala zarar verme suçundan, TCK’nin 151/1, 29/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası,
3-Katılan sanık …’a yönelik hakaret suçundan, TCK’nin 129/3. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına,
Katılan sanık … hakkında; katılan sanık …’yı kasten yaralamaya teşebbüs suçundan, TCK’nin 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 58/6. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası,
Sanık … hakkında; 6136 sayılı 15/1, TCK’nin 62/1, 52/2 ve 52/4. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 400 TL adli para cezası.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar başlığında mağdur katılan …’ün kimlik bilgilerine yer verilmemiş olması, telafisi mümkün maddi hata olarak görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Kasten işledikleri suçlar nedeniyle haklarında mahkumiyet kararları verilen …, … ve … bakımından hapis cezasının yasal sonucu olarak TCK’nin 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmediği görülmüş ise de, bu hususun infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Katılan sanık … hakkında mağdur katılan …’e yönelik mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile katılan sanık …’a yönelik hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına dair kararlara karşı herhangi bir temyiz istemi olmadığı anlaşılmakla, bu kararlar inceleme dışında bırakılmıştır.
Temyiz edenler, sıfatları ve dilekçe içerikleri gözetilerek, katılan sanık … hakkında katılan sanık …’ya yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan mahmkumiyet hükmüne dair sadece katılan sanık … tarafından lehe yapılan temyiz istemi ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, katılan sanık …’nın katılan sanık …’a yönelik öldürmeye teşebbüs suçunun, katılan sanık …’ın katılan sanık …’ya yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçunun ve sanık …’in 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, tahrike ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları değerlendirilip inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümlerde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan sanık … müdafiinin; meşru müdafaaya, suç vasfına, haksız tahrik indiriminin eksik yapıldığına ve sair sebeplere yönelen, sanık …’ın; kendisine verilen cezada haksız tahrik indirimi yapılması gerektiğine yönelen reddiyle,
1) Katılan sanık …’nın katılan sanık …’a yönelik öldürmeye teşebbüs suçu ile katılan sanık …’ın katılan sanık …’ya yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçu yönünden,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinin 4. 5. ve 6. fıkralarına göre denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait olduğu gözetilmeden, mükerrir olan katılan sanık … hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik süresinin 1 yıldan az olmamak üzere belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının tekerrür ile ilgili bölümden, “5275 sayılı Yasanın 108/4. maddesi uyarınca 1 yıldan az olmamak üzere” ibaresinin çıkartılarak yerine, “TCK’nin 58/7. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
2) Sanık …’in 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçu yönünden;
Sanık hakkında 6136 sayılı Yasanın 13/3. maddesi uyarınca kamu davası açıldığı fakat aynı Yasanın 15/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği, anılan Yasa maddesi uyarınca hakkında açılan bir kamu davası olmadığı, bu cihetle sanığın yazılı şekilde cezalandırılması,
Kabule göre de;
Bu hükme yönelik aleyhe temyiz olmaması ve sanığın kazanılmış hakkı gözetilmek kaydıyla, sanığın 6136 sayılı Yasanın 13/3 ve 15/1. maddelerini aynı anda ihlal ettiği ve TCK’nin 44. maddesi uyarınca hakkında 6136 sayılı Yasanın 15/1. maddesinin uygulandığı belirtilmiş ise de, TCK’nin 44. maddesi gereğince, anılan Yasanın 13/3. maddesinde düzenlenen fiilin daha ağır cezası olması karşısında, bu madde uyarınca cezalandırılması gerekirken, aynı Yasanın daha az ceza öngören 15/1. maddesi uyarınca cezalandırılması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık …’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün tebliğnamedeki düşünceden farklı olarak BOZULMASINA, 27.10.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.