Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2019/3821 E. 2021/6471 K. 08.04.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/3821
KARAR NO : 2021/6471
KARAR TARİHİ : 08.04.2021

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)

FETÖ/PDY örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2018 tarihli ve 2017/121 esas, 2018/318 sayılı kararı ile 1 yıl 13 ay hapis cezasına hükümlü …’ın bu cezasının infazı sırasında, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesi gereğince cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ve tahliyesine dair Akşehir İnfaz Hâkimliğinin 14/03/2019 tarihli ve 2019/252 esas, 2019/251 sayılı kararını müteakip, hükümlünün cezasını çekerek şartla tahliyeye hak kazandığından bahisle 19/04/2019 tarihinden geçerli olmak üzere koşullu salıverilmesine ilişkin Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/04/2019 tarihli ve 2019/471 değişik iş sayılı kararını takiben, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ilamın infazında eksiklik bulunduğundan bahisle anılan koşullu salıverilme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebinin reddine dair Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/09/2019 tarihli ve 2017/121 esas, 2018/318 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine ilişkin merci Konya 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/09/2019 tarihli ve 2019/165 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/09/2007 tarihli ve 2007/1-214-181 sayılı kararında belirtildiği üzere infaza ilişkin lehe oluşan hataların kazanılmış hakka konu olmayacağı gözetilerek yapılan incelemede,
Her ne kadar Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/09/2019 tarihli ve 2017/121 esas, 2018/318 sayılı ek kararı ile, “… örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçunu işlediklerinden bahisle haklarında 5237 sayılı TCK’nın 220/7 maddesi uyarınca ceza verilen ve suç tarihinde sabıkaları bulunmadığı anlaşılan sanıkların, “özel tehlikeli suçlu” kategorilerinden “örgüt mensubu suçlu” olarak kabul edilmek suretiyle haklarında TCK 58/9 maddesi uyarınca mükerrirlere özgür infaz rejiminin tatbik edilemeyeceği…” şeklinde gerekçe ile şartla tahliye kararının kaldırılmasına yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de,
İnfaz dosyası incelendiğinde,
Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2018 tarihli ve 2017/121 esas, 2018/318 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220/7. maddesinin yollamasıyla 314/2, 62/1 ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5/1. maddeleri gereğince 1 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırılan terör suçlusu hükümlünün anılan cezasının infazı kapsamında ceza infaz kurumuna 11/03/2019 tarihinde girdiği ve Akşehir

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 11/03/2019 tarihli ve 2019/1138 sayılı müddetnameye göre hakederek tahliye tarihinin 27/12/2019, koşullu salıverilme tarihinin ise 19/04/2019 olarak belirlendiği,
İlgili Mevzuat incelendiğinde;
5237 sayılı Kanun’un “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma” üst başlıklı 220. maddesinin konuya ilişkin 7. fıkrasının;
“Madde 220- (7) Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Örgüt üyeliğinden dolayı verilecek ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilir.”,
Anılan Kanun’un “Silâhlı örgüt” üst başlıklı 314. maddesinin;
“MADDE 314. – (1) Bu kısmın dördüncü ve beşinci bölümlerinde yer alan suçları işlemek amacıyla, silâhlı örgüt kuran veya yöneten kişi, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
2) Birinci fıkrada tanımlanan örgüte üye olanlara, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.
(3) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler, bu suç açısından aynen uygulanır.”,
Yine Aynı Kanun’un “Suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular” üst başlıklı 58. maddesinin konuya ilişkin 9. fıkrasının;
“Madde 58- (9) Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir.”,
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun “Terör Suçları” başlıklı 3. maddesinin,
“Madde 3 – (Değişik: 29/6/2006-5532/2 md.) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 302, 307, 309, 311, 312, 313, 314, 315 ve 320 nci maddeleri ile 310 uncu maddesinin birinci fıkrasında yazılı suçlar, terör suçlarıdır.”,
Aynı Kanun’un “Koşullu salıverme” başlıklı 17. maddesinin konuya ilişkin 1. fıkrasının;
“Madde 17 (1) – (Değişik: 29/6/2006-5532/12 md.) Bu Kanun kapsamına giren suçlardan mahkûm olanlar hakkında, koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması bakımından 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 107 nci maddesinin dördüncü fıkrası ile 108 inci maddesi hükümleri uygulanır.”,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Koşullu Salıverilme” başlıklı 107. maddesinin konuyla ilgili 4. fıkrasının;
“(4) Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm
edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler. Ancak, bu süreler;….” şeklinde düzenlenmiş olduğu,
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 15/01/2018 tarihli ve 2017/2634 esas, 2018/16 karar sayılı ilâmında, örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden sanık hakkında verilen cezanın 3713 sayılı Kanun’un 17/1. maddesi delaleti ile 5275 sayılı Kanunun 107/4 ve 108. maddeleri gereğince infaz edilmesi gerektiğinin belirtildiği,
Bu haliyle Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 28/08/2019 tarihli ve 2019/1-598 sayılı örnek müddetnameye göre hükümlünün 21/06/2019 tarihinde koşullu salıverilmesi gerekirken 19/04/2019 tarihinde tahliye edildiği ve ilamın infazında eksiklik olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 31/10/2019 gün ve 94660652-105-42-15705-2019-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Konya 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/09/2019 tarihli ve 2019/165 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08/04/2021gününde oy birliğiyle karar verildi.