Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2019/1946 E. 2019/3704 K. 11.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/1946
KARAR NO : 2019/3704
KARAR TARİHİ : 11.09.2019

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Olası kastla öldürme, olası kastla yaralama
HÜKÜM : … 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/01/2018 gün ve 2017/313 esas-2018/14 karar sayılı hükmü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Sanıklar …, … hakkında; mağdurlar … ve …’e yönelik olası kastla yaralama suçları nedeniyle verilen hükümlerin incelenmesinde, yerel mahkemece hükmolunan cezanların miktarı gözetildiğinde istinaf başvurusunun esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararının 5271 sayılı CMK’nin 286/2-a maddesi uyarınca temyizi mümkün olmadığından, 5271 sayılı CMK’nin 298. maddesi gereğince sanık … müdafii ile katılanlar vekillerinin bu suçlara yönelen temyiz istemlerinin REDDİNE karar verilmiştir.
Sanıklar …, … hakkında; maktul …’a yönelik olası kastla öldürme suçlarından kurulan mahkumiyet ve beraat hükümlerine ilişkin, sanık … müdafii ile katılanlar Hüseyin ve … vekilinin, istinaf yoluna başvurması üzerine istinaf başvurusunun kabulü ile duruşmasız yapılan inceleme neticesinde; “kurulan hükümlere yönelik İstinaf başvurusunun esastan reddine” dair … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.06.2018 gün ve 2018/727 esas, 2018/788 sayılı kararında bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … müdafiinin; delillerin hatalı değerlendirildiğine, öldürme kastının olmadığına, katılanlar vekilinin; her üç sanığında fiili tasarlayarak ve iştirak halinde işlediklerine ilişkin temyiz itiralarının incelemesinde, temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Sanıklar … hakkında; maktul …’a yönelik olası kastla öldürme suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik; … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.06.2018 gün ve 2018/727 esas, 2018/788 sayılı kararında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, temyiz isteminin tebliğnamedeki düşünce gibi ESASTAN REDDİNE,
Sanık … hakkında; maktul …’a yönelik olası kastla öldürme suçu yönünden yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık …’ün sanıklar …’nin babası; mağdur …’in maktulün oğlu, mağdur …’in ise eski eşi olduğu, tarafların önceden birbirlerini tanımadıkları, olay günü gece saat 00.20 sıralarında maktulün kullandığı, içinde mağdurların bulunduğu araç ile sanık …’in kullandığı ve içinde diğer sanıklar ile sanık …’ün eşi tanık Cemile’nin bulunduğu aracın yolda aksi istikametlerden birbirlerine doğru yaklaştıkları, …’in yolun sağındaki bisikleti geçtiği anda, yolu ortalaması nedeniyle araçların bir anda karşı karşıya geldikleri ve birbirlerine temas edip kaza tehlikesi geçirdikleri, maktulün bu duruma tepki göstererek hakaret içeren sözler sarf ettiği, bunun üzerine sanıkların maktulün aracını önce yaya olarak kovalayarak tekmeledikleri, ardından takiplerine araçlarıyla devam ettikleri, gerek maktulün kullandığı aracın gerekse sanıkların bulunduğu aracın süratli olduğu, bir süre sonra maktulün izini kaybettirmesine rağmen tekrar karşılaştıkları, burada araçtan inen sanıklar …’ün maktulü yine yayan olarak takip etmeye başladıkları, sanık …’in ise ısrarla araçla olan takibine devam ettiği, tüm takip boyunca maktule bir kaç kez çarpma girişiminde bulunan …’in, nihayet yetişip maktulün aracına şiddetli bir biçimde çarptığı, bu çarpma üzerine aracı devrilen maktulün, genel beden travmasına bağlı iç organ ve büyük damar yaralanması sonucu öldüğü, mağdurların ise raporlarda belirlenen şekilde yaralandıkları olayda,
1) Neticenin gerçekleşmesi amacıyla fiilini bilerek ve isteyerek işleyen sanığın “kasten öldürme” suçundan TCK’nin 81. maddesi uyarınca cezalandırılması yerine, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “olası kastla öldürme” suçundan karar verilmesi,
2) Sanık …’in taksirli davranışı üzerine, maktulün hakaret ederek ilk haksız hareketi gerçekleştirdiği, ancak tüm sanıkların maktulü ısrarla takip ederek aracı tekmelemeleri, araca zarar vermeleri, akabinde takibine tek başına aracıyla devam eden sanık …’in eylemi gerçekleştirmesi karşısında, tahrikte dengenin sanık lehine bozulmadığı anlaşıldığı halde, haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, aynı Kanunun 304/2-a maddesi uyarınca dosyanın … 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11/09/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.