Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2018/5806 E. 2019/2334 K. 17.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5806
KARAR NO : 2019/2334
KARAR TARİHİ : 17.04.2019

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Olası kastla öldürme
HÜKÜM : Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.12.2016 tarih ve 2016/29 esas, 2016/264 karar sayılı hükmü; TCK.nin 81/1, 21/2, 62, 53, 63. maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin esastan reddine.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık … hakkında; maktul …’e yönelik olası kastla öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin, sanık müdafii ile katılanlar vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine istinaf başvurusunun kabulü ile yapılan duruşmalı inceleme neticesinde; “İstinaf başvurusunun esastan reddine’’ dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 13.11.2017 gün ve 2017/1563 esas 2017/1668 karar sayılı kararında bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin; olayda yasal savunma şartlarının olduğuna, en azından kusurlu olduğunun değerlendirilmesi gerektiğine, katılan vekili ile Cumhuriyet savcısının sair hususlara yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay günü buluşan sanık … ve …’un, bir müddet beraber vakit geçirdikten sonra sanık …’u evine bırakmak için yola çıktıkları, yolda 7-8 kişiden oluşan gençlerle karşılaştıkları, gençlerin birbirleri ile tartıştığı, sanık …’un grubun arasında bulunan ve önceden tanıdığı …’le konuştuğu, …’in araca bindiği, …’in araçtan indikten sonra biraz ilerde maktulü gördükleri, alkollü vaziyette ayakta bulunan maktul …’ün, sanık … ve…’a manalı bir şekilde “iyi akşamlar … Bey” şeklinde sözler sarfettiği, sanıkların araç ile uzaklaştıktan bir süre sonra bu kişinin ne söylediğini öğrenmek amacıyla olay yerine döndükleri ve kendilerine bu lafı söyleyenin kim olduğunu kalabalığa sordukları, kalabalığın başında bulunan… isimli şahsın ise cevaben “idare et, fazla içtik, biz bu işi halledeceğiz” gibi yatıştırıcı sözler söylemesi üzerine, sanık … ve arkadaşının araç ile bir süre ilerledikten sonra maktul … ve bir kaç arkadaşı ile karşılaştıkları ve maktul …’ün sorgusuz sualsiz araca binerek “hadi beni gezdirin” şeklinde sözler söylediği, bu sırada kalabalık içinde bulunan … isimli şahsın …’ü aşağıya inmesi için uyardığı, bu tartışma sırasında bir kaç kişinin daha aracın yanına gelerek taşkınlık yaptıkları, o sırada sanık …’nin arkadaşı olan …’un, … isimli şahsa araçtan inerek tokat attığı, bunun üzerine …’in arkadaşları olan diğer kalabalıktaki alkollü diğer kişilerin araca doğru hücum ettiği, bunun üzerine şoför mahallindeki sanık …’nin araçtan inerek havaya iki el ateş ettiği, bunun üzerine …’nin aracından inen maktulün …’ye “sen ne yapıyorsun” şeklinde karşılık vermesi üzerine çıkan tartışma ve kavga ortamında sanık …’nin yaptığı atış neticesinde maktulün vefat ettiği olayda;
İsabet bölgesi, atış mesafesi, sanık ve maktulün konumları, söz konusu olayın maktulün yakınında bulunan sanığın silahı maktulün kafasına doğrultmak suretiyle ateş ettiğine yönelik tanık beyanları, dosya içerisinde mevcut maktulün otopsi tutanağındaki merminin giriş ve çıkış güzergahının da bu hususu doğrular nitelikte olması karşısında; sanığın yakınında bulunan maktulün isabet almasının mutlak ve kaçınılmaz olduğu, sanığın buna rağmen ateş ederek eyleminin sonucunu bilerek ve isteyerek gerçekleştirdiği anlaşılmakla; sanık hakkında maktule yönelik eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 81/1. maddesi gereğince kasten öldürme suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde olayda uygulama yeri bulunmayan aynı Kanunun 5237 sayılı TCK’nin 81/1 ve 21/2. maddeleri gereğince olası kastla öldürme suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 304/2-a maddesi uyarınca dosyanın Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/04/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.