Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2016/3457 E. 2017/5277 K. 25.12.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3457
KARAR NO : 2017/5277
KARAR TARİHİ : 25.12.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK’nun 81, 35, 62, 53. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası

TÜRK MİLLETİ ADINA

1-) Sanık Fahri Karakoç müdafiinin, duruşma talebinin süresinden sonra olması nedeniyle CMUK’nun 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
2-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Fahri Karakoç’un mağdur …’ya yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre, verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suçun niteliğine yönelen itirazları dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık ile mağdurun uzun süredir birbirlerini tanıdıkları, karşılaştıklarında sanığın mağdura rahatsızlık vermesi nedeniyle olay günü kendisine sataşmaması için mağdur tarafından uyarılan sanığın, üzerinde taşıdığı 5.8 cm uzunluğundaki çakısı ile bir kez vurarak mağduru “sol ön koltuk altı hattında 6. kaburgalarında yara ile diyafragmanın sağ yarısında 1 cm’lik kesi oluşturacak ve yaşamını tehlikeye sokacak şekilde” yaraladığı olayda;
a-) Her ne kadar sanık eylemini, elverişli silah ile gerçekleştirmiş ve mağduru hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmış isede; tarafların uzun süredir tanışıyor olmaları, aralarında öldürmeyi gerektirecek husumetin bulunmayışı, etkili darbe sayısı, sanığın eylemini devam etmesine bir engel bulunmadığı halde kendiliğinden son vermesi birlikte dikkate alındığında; sanığın kastının öldürmeye yönelik olmadığı, eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğu ve kasten yaralama suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nun 86/1. maddesi uyarınca aynı Kanunun 61. maddesi gözetilerek üst sınıra yakın ceza tayini gerektiği gözetilmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,

b-) Sanık hakkında TCK’nun 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, 25/12/2017 günü oybirliği ile karar verildi.