YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/695
KARAR NO : 2015/1834
KARAR TARİHİ : 30.03.2015
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
TÜRK MİLLETİ ADINA
1) Sanık .. hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmü, sanık müdafii tarafından yasal süresi içerisinde 25.11.2013 tarihli dilekçe ile temyiz edilmiş ise de;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05/02/2008 tarih ve 2008/1-9/15 sayılı kararı uyarınca, cezasının onanması talebini içeren sanığın aynı tarihli dilekçesinin, içeriğine göre temyizden vazgeçme niteliğinde olduğu anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz isteminin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2) Sanık .. müdafii ile katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..’ın mağdur .. yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, tahrikin varlığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık .. müdafii ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
A) Mağdur .. 07.01.2013 tarihinde kolluğa verdiği ifadesinde kendisine sanık .. bıçakla saldırdığını ve şikayetçi olduğunu, onun yanında bulunduğunu söylediği sanık ..’ın ise herhangi bir eyleminden bahsetmeksizin şikayetçi olmadığını belirtmesi, mağdurun babası …’ın kolluğa verdiği 06.01.2013 tarihli ifadesinde olayı görmediğini, kendisi olay yerine geldiğinde oğlunun bir araca bindirildiğini ve birlikte hastaneye gittiklerini, hastanede oğlunun kendisini .. isimli şahsın bıçakladığını söylediğini ifade etmesi, sanık .. suça iştirak ettiğine dair hiçbir tanık ifadesinin bulunmaması karşısında; sanık .. cezalandırılmasını gerektirir nitelikte başkaca delil bulunmadığı gözetilerek atılı suçtan beraati yerine, mağdur ve babasının sonradan değiştirdikleri beyanları esas alınarak yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de, sanık .. yönelik olarak mağdurdan kaynaklanan herhangi bir haksız hareket bulunmadığı gözetilmeksizin haksız tahrik indirimi yapılması,
B) Mağdurun olay sonrası felç geçirdiğinin iddia edildiği ve hatta bu nedenle ifadesinin bir fizik tedavi merkezinde naip hakim tarafından alındığı hususları da dikkate alındığında; mağdura ait tüm rapor, film, grafi ve müşahede evrakları Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilip her bir bıçak darbesi ayrı ayrı değerlendirmeye tabi tutularak vücutta oluşturdukları tahribat, hayati tehlikeye neden olma durumları, eğer varsa hangisinin felç durumu yarattığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmasını müteakip sanık .. hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması,
C) Dosya kapsamına ve kabule göre; haksız tahrikin, mağdurun sanık ..’ın kardeşine uyuşturucu temin etmesi iddiasından ibaret olması karşısında; cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadar indirimini öngören TCK’nun 29. maddesinin uygulanması sırasında asgari oranın bir miktar üzerinde indirim yerine yazılı şekilde 1/2 oranında indirim yapılarak sanığa eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık .. müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, sanıklar hakkındaki hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), bozma nedenine söre sanık ..’ın tahliyesine, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değilse, derhal serbest bırakılması için yazı yazılmasına, 30/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.