Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/591 E. 2015/5282 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/591
KARAR NO : 2015/5282
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

Tebliğname No : 1 – 2014/55987
MAHKEMESİ : Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 19/11/2013, 2013/246 (E) ve 2013/360 (K)
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs

1-) Sanık Hüseyin müdafiinin süresinden sonra yapmış olduğu ve ceza miktarı yönünden yasal şartları taşımayan duruşmalı inceleme talebinin CMUK.nun 318.maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Hüseyin’in mağdur Barış’a yönelik eyleminin sübutu kabul, bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla tahrike ve takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sanığın eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; Olay günü sanığın, arkadaşı Orhan ile birlikte 18 yaşından küçük olan mağdur ve arkadaşlarının da bulunduğu düğüne gittikleri, düğün salonunda taraflar arasında birbirlerine bakma nedeniyle tartışma çıktığı, tartışmanın karşılıklı kavgaya dönüştüğü, tartışma sırasında sanığın mağdurun üzerine yürümesi nedeniyle mağdurun kafası ile sanığa vurmaya çalıştığı, çıkan arbedede sanığın bıçakla mağduru batın sağ üst kadrandan, sol torakal bölgeden ve sağ alt torakal bölgeden toplamda üç kez yaraladığı, mağdurun vücuduna isabet eden sadece bir bıçak darbesinin pnömotoraksa ve hayati tehlike geçirmesine neden olduğu, kavganın düğün salonunda bulunanlar tarafından ayrıldığı olayda;
A-) Mağdur B.. E..’in doğum tarihinin 13.05.1996 olduğu ve suç tarihinde 18 yaşından küçük olup TCK’nun 6/1-b maddesi gereğince çocuk sayıldığı anlaşılmakla, sanığın çocuğa karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK’nun 82/1-e, 35, 29, 62. maddeleri gereğince cezalandırılması yerine, suç vasfında yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde aynı Kanunun 81, 35, 29, 62. maddeleri uygulanarak hüküm kurulması,
B-) Sanığın eylemleri nedeniyle meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alındığında, 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nun 35. maddesi uyarınca, makul bir ceza verilmesi yerine, yazılı şekilde 9 yıl hapis cezası verilerek eksik ceza tayini,
C-) Mağdurdan gelen haksız hareketlerin ulaştığı boyuta göre, daha vahim hallerin de varlığı dikkate alınarak, haksız tahrik nedeniyle 1/4’den 3/4’e kadar ceza indirimi öngören TCK’nun 29. maddesi uyarınca, asgari düzeyde bir indirim yapılması yerine yazılı şekilde 2/3 oranında indirim yapılarak eksik ceza tayini,
D-) Gerekçeli karar başlığında mağdurun doğum tarihinin “13/05/1996” yerine hatalı şekilde “13/05/1966” olarak yazılması ve suç zaman diliminin de gösterilmeyerek CMK.nun 232. maddesine aykırı davranılması,
E-) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK’nun 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Kanunun 13. maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi kapsamında baro tarafından sanık ve mağdur için görevlendirilen zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sanık hakkında kurulan hükme yönelik aleyhe temyiz bulunmadığından, CMUK.nun 326/son maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 04/11/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.