Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/575 E. 2015/1643 K. 23.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/575
KARAR NO : 2015/1643
KARAR TARİHİ : 23.03.2015

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, ölüm ve yaralama ile biten kavgada maktule ve yaralananlara el uzatmak.

TÜRK MİLLETİ ADINA
1-a-) Hükümlü .. hakkında, mağdur katılanlar .. ve ..’ı kasten yaralama suçlarından ayrı ayrı doğrudan hükmolunan 1500.TL adli para cezası hüküm tarihi itibariyle kesin nitelikte olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, hükümlü müdafii ve katılanlar vekilinin, bu suçlardan kurulan hükümlere yönelen temyiz istemlerinin reddine karar verilmiştir.
b-) Hükümlü ..’ın 30.12.2011 tarihinde ölmesi nedeniyle hakkında açılan kamu davasının TCK’nun 64. maddesi uyarınca düşürülmesine ilişkin hükme yönelik temyiz istemi bulunmadığından, bu hüküm inceleme dışı bırakılmıştır.
2- Hükümlü .. hakkında 765 sayılı TCK’nun 448, 62, 281, 51/1, 59, 31, 33, 79, 448, 62, 281, 51/1, 59, 31 ve 33; hükümlü .. ve .. hakkında 765 sayılı TCK’nun 464/2, 51/1 ve 59; hükümlü .. hakkında 456/1, 457/1, 51/1 ve 59. maddeleri uyarınca kurulup, Yargıtay Birinci Ceza Dairesince ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümlerden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddesi uyarınca yeniden duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu bozma üzerine kurulan hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, hükümlü .. ve müdafiinin ceza miktarına, CMK’nun 231. maddesinin uygulanması gerektiğine, katılanlar vekilinin haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle;
A- Hükümlü .. hakkında maktülü kasten yaralama suçu ile ilgili olarak şikayet yokluğu nedeniyle açılan kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE, hükümlü .. hakkında ölümle ve yaralama ile biten kavgada maktüle ve yaralananlara el uzatmak, hükümlü .. hakkında mağdur ..’ı kasten silahla yaralama suçları ile ilgili olarak kurulan uyarlama isteminin reddine dair hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B- Hükümlü .. hakkında mağdur katılanlar .. ve .. yönelik yaralama eylemi nedeniyle kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Gerekçeli kararın 14. sayfasında “sanık .. sübut bulan katılan .. kasten öldürmeye teşebbüs ve katılan .. kasten yaralamak suçlarından dolayı 5237 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri uyarınca ceza tayini yoluna gidilmesi halinde; katılan ..’a yönelik eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 81/1, 35, 266, 29, 62. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis, katılan Seyhat’a yönelik eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 86/1,3-e, 266, 29 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verileceği, 765 sayılı Kanun uyarınca verilen sonuç ceza ile 5237 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri uyarınca belirlenen sonuç cezaların karşılaştırılması sonucu 765 sayılı TCK’nun sanık lehine olduğu anlaşıldığından, sanığın katılan .. kasten öldürmeye teşebbüs ve ve katılan .. kasten yaralama suçlarından dolayı uyarlama talebinin reddine karar verildiği” belirtilmesine ve hüküm fıkrasında da uyarlama isteminin reddine karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararın 19.sayfasında “sanık .. katılan ..’a öldürmek kastı ile ateş ettiği sırada katılan .. oğlunu korumak amacıyla araya girdiği ve elinden yaralandığı sanığın kastının sadece ..’ı öldürmeye yönelik olduğu, sanığın tek fiil ile iki farklı sonucun doğmasına neden olduğu anlaşılmış, 5237 sayılı TCK’nun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren mağdur .. karşı kasten öldürmeye teşebbüs eyleminden mahkumiyet hükmü kurulmuştur” şeklinde kabul yapılarak gerekçede zaafiyete ve gerekçe ile uygulama arasında çelişkiye neden olunması,
C- Hükümlü .. hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Gerekçeli kararın 19. sayfasında, sanık .., mağdur .. ve mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçları ile ilgili olarak “5237 sayılı TCK’nun 266. maddesi arttırma nedeni olduğundan 5237 sayılı TCK’nun 35/2. maddesine nazaran öncelikle uygulanmasının gerektiği anlaşılmış, mahkememizce de ceza tayin edilirken bu sıra gözetilmiştir” şeklinde açıklama yapıldığı halde hüküm fıkrasında TCK’nun 266. maddesinin aynı Kanunun 35. maddesinden sonra uygulanması suretiyle gerekçe ile uygulama arasında çelişki yaratılması,
Yasaya aykırı ve hükümlü .. ve müdafii ile müdahiller .. ve .. vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlü Hasan hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA, 23/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.