Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/366 E. 2015/1630 K. 18.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/366
KARAR NO : 2015/1630
KARAR TARİHİ : 18.03.2015

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, iştirak halinde kasten yaralama, kasten yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal, hakaret.

TÜRK MİLLETİ ADINA
1-a-) Katılan sanık .. ve müşteki sanık .. müdafiilerinin yasal süresi içerisinde verdikleri temyiz dilekçelerinde hükümleri sadece sanıklar müdafii sıfatıyla temyiz ettikleri halde, daha sonra verdikleri gerekçeli temyiz dilekçelerinde katılan ve müşteki vekili olarak da temyiz başvurusunda bulundukları anlaşılmakla, yasal süreden sonra katılan ve müşteki vekili sıfatıyla yaptıkları temyiz başvurularının,
b-) Katılan .. vekilinin yasal süreden sonra yaptığı temyiz isteminin,
c-) Sanık .. hakkında mağdur ..’ı kasten yaralama ve mağdur ..’a karşı hakaret suçlarından verilen doğrudan adli para cezasına ilişkin mahkumiyet kararları, 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile eklenen, Ceza Muhakemesi Yürürlük ve Uygulama şekli hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiinin bu suçlardan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin,
CMUK’nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-) Sanık .. hakkında hakaret suçundan hüküm kurulmamış ise de zamanaşımı süresi içerisinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
3-) Sanıklar .., .. ve ..’nin katılan ..’yi kasten silahla yaralama ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından mahkumiyetlerine, sanıklar .., .. ile suça sürüklenen çocuk ..’un katılan ..’yi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan beraatlerine ilişkin kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar .., .. ve ..’nin katılan ..’ye karşı eylemleri ile konut dokunulmazlığını ihlal suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde konut dokunulmazlığını ihlal suçlarının nitelikleri tayin, takdire ve sanıklar .. ve .. yaralama suçları yönünden tahrike ilişen cezaları azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, sanıklar .., .. ile suça sürüklenen çocuk ..’un katılan ..’yi kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden, elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri, düzeltme ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık .. müdafiinin yetersiz ve çelişkili gerekçeye, sübuta, CMK’nun 231. maddesinin uygulanması gerektiğine yönelen, sanık .. müdafiinin yetersiz gerekçeye, sübuta, CMK’nun 231. maddesinin uygulanması gerektiğine ilişen, sanık .. müdafiinin sübuta, TCK’nun 51 ve CMK’nun 231. maddelerinin uygulanması gerektiğine yönelen, katılan .. vekilinin sübuta, TCK’nun 29. maddesinin uygulanmamasına ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
A-) Sanıklar .., .. ve .. hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Sanıkların belli haklardan yoksun bırakılmalarına dair uygulama yapılırken TCK’nun 53/1-c maddesindeki hakları kullanmaktan aynı Yasanın 53/2. maddesi uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini kendi alt soyları üzerinde kullanmaktan ise koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi Yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak; TCK’nun 53. maddesinin uygulandığı bölümlerin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerlerine, sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK’nun 53/1-a,b,c,d,e maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan aynı Yasanın 53/2. maddesi uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın ise 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca şartla salıverilme tarihine kadar geçerli olduğunun hüküm fıkrasının mahsus bölümlerine eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükümler ile sanıklar .., .. ile suça sürüklenen çocuk ..’un katılan ..’yi kasten öldürmeyeteşebbüs suçundan beraatlerine ilişkin kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B-) Sanıklar .., .. ve .. hakkında katılan ..’yi kasten silahla yaralama suçlarından kurulan hükümler yönünden;
a-) Katılan .. hakkında, 01.01.2010 tarihinde Özel Bilgi Hastanesi’nde Dr. .. tarafından düzenlenen raporda toraksa nafiz tek yaradan bahsedilmesi, katılanın 01.01.2010 tarihli beyanında sırtından, sağ ve sol koltuk altından ve göğsünden yaralandığını belirtmesi, Adli Tıp Uzmanı Dr. .. 07.01.2010 tarihli raporunda ise katılanın birden fazla yarasından bahsedilerek hayati tehlike geçirdiğinin belirtilmesi karşısında, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla katılanın tüm tedavi evrakları temin edildikten sonra katılandaki yaralar ile ilgili olarak, Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu’ndan 5237 sayılı TCK’nun 86 ve 87/1-2. maddeleri kapsamında rapor aldırılması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
b-) Sanıkların belli haklardan yoksun bırakılmalarına dair uygulama yapılırken TCK’nun 53/1-c maddesindeki hakları kullanmaktan aynı Yasanın 53/2. maddesi uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini kendi alt soyları üzerinde kullanmaktan ise koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi,
c-) Kabule göre de;
aa-) 5237 sayılı TCK’nun 86/1. maddesi uyarınca aynı Yasanın 61. maddesindeki ilkeler doğrultusunda 1 ile 3 yıl arasında makul bir temel ceza belirlenmesi gerekirken, temel cezaların yazılı şekilde 1 yıl olarak belirlenmesi suretiyle eksik cezalar tayini,
bb-) 5237 sayılı TCK’nun 86/1. maddesiyle temel ceza 1 yıl hapis cezası olarak belirlendikten ve suçun silahla işlenmesi nedeniyle aynı Kanunun 86/3-e maddesiyle yarı oranda artırım yapılıp 1 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden, mağdurda hayati tehlike oluşması nedeniyle TCK.nun 87/1-d maddesi gereğince bir kat artırım yapılarak 2 yıl 12 ay hapis cezasına hükmedildikten sonra, 87/1-son maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezasına hükmetmek gerekirken, 87/1-d maddesi ile yapılan artırımın sonucu denetime elverişli olarak gösterilmeden, doğrudan 5 yıl hapis cezaları tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar .., .. ve .. müdafiileri ile katılan .. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin CMUK’nun321.maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 18/03/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.