Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/3239 E. 2015/4773 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3239
KARAR NO : 2015/4773
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

Tebliğname No : 1 – 2015/187078
MAHKEMESİ : Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 04/11/2013, 2013/164 (E) ve 2013/496 (K)
SUÇ : Çocuğu öldürme, kasten yaralama

1- Maktulün annesi olan ve suçtan zarar gören ..’nun 30.09.2009 tarihli celsede tespit edilen “oğlumu öldürenlerin cezalandırılmasını istiyorum” şeklindeki beyanının şikayet ve davaya katılma talebi niteliğinde olduğu gözetilmeden, katılma konusunda bir karar verilmediği anlaşılmakla, Dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 tarih ve 2010/149-205 sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp karara bağlanmayan katılma isteklerinin, temyiz incelemesi sırasında herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını gerektirmiyorsa, karara bağlanması mümkün olduğundan, 5271 sayılı CMK’nun 237/2 maddesi uyarınca, kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verilmiştir.
2- Her iki tarafta yer alan sanıklar, mağdurlar ve mağdur sanıkların birbirlerini suçlayan beyanlarına, beyanı hükme esas teşkil edecek tarafsız tanık bulunmamasına ve tüm dosya kapsamına göre; ilk haksız hareketin hangi taraftan kaynaklandığı tespit edilemeyen, karşılıklı silahlı çatışmaya dönüşen, ölüm ve yaralanmaların meydana geldiği olayda, sanık .. hakkında çocuğa yönelik kasten öldürme suçundan haksız tahrik indirimi yapılmasına dair mahkemenin kabul ve gerekçesinde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki eleştiri öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
3-a)- Sanıklar .., .. ve .. hakkında hükmolunan cezaların süresine göre müdafiilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin CMUK’nun 318. maddesi uyarınca,
b)- Katılan ..’nin mağdur ..’ya karşı kasten yaralama suçundan açılan davaya, katılan ..’nın ise kendisine yönelik kasten yaralama ve kardeşi olan maktulün kasten öldürülmesi dışındaki suçlardan açılan davalara katılmaya ve verilen hükümleri temyize hak ve yetkileri bulunmadığından bu hükümlere yönelik temyiz taleplerinin, CMUK’nun 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
4- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..’in çocuğa karşı kasten öldürme suçu ile, sanık ..’nin mağdur ..’ya, sanık ..’in mağdur ..’ye, sanık ..’in mağdurlar .., .. ve ..’a yönelik eylemlerinin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde, sanık ..’in nitelikli öldürme suçunun niteliği tayin, bozma nedenleri saklı kalmak kaydıyla tahrike ve takdire ilişen cezaları azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma ilamına uyularak verilen hükümlerde bozma sebepleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık .. müdafii ve sanık .. müdafiinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemedeki sübuta, eksik incelemeye, sanıklar .. ve .. müdafiinin sübuta, yasal savunmaya, haksız tahrike, katılan .. vekili ve ..’nin ceza miktarına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
A)- Sanık .. hakkında çocuğa karşı kasten öldürme suçundan kurulan ve re’sen de temyize tabi hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B)- Sanıklardan .. hakkında mağdur ..’yı, .. hakkında mağdur ..’yü, .. hakkında .., .. ve ..’ı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde ise;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, sanık .. ile .. arasında su arkının mülkiyeti konusunda ihtilaf bulunduğu, olay günü ..’in oğlu ..’in arkı temizlemesi nedeniyle tartışma çıktığı, karşılıklı küfürleşme nedeniyle başlayan kavganın büyüdüğü, .. ve ..’in tüfekle müdahale ettikleri, ilk etapta ..’in ..’ı yüz ve kol bölgelerinden yaraladığı, ..’in ise ..’ı öldürdüğü, ..’nin ..’yı sağ üst koldan hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyen kemik kırığına ve sağ kolda işlev zayıflamasına neden olacak şekilde yaraladığı, olayın devamında ..’in .. ve ..’ı da göğüs bölgelerinden hayati tehlike geçirmelerine neden olacak şekilde vurduğu, olayı haber alan ..’in babası ..’in de tüfekle gelip ..’yü göğüs ve yüz bölgesinden hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde vurduğu, tarafların birbirlerini suçlayan beyanları ve tarafsız tanık bulunmaması nedeniyle silahlı çatışmaya dönüşen kavgada ilk haksız hareketin hangi taraftan kaynaklandığının tam olarak tespit edilemediği anlaşılan olayda,
ba- Suçta kullanılan öldürmeye elverişli araçlar, atış mesafeleri, hedef alınan vücut bölgeleri, meydana gelen yaralanmaların niteliği, aynı olayda ölümünde meydana gelmesi, olayın niteliği ve husumetin boyutu dikkate alındığında sanıkların öldürme kastı ile hareket ettikleri ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından mahkumiyet hükümleri kurulması gerektiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu kasten yaralama suçlarından kararlar tesisi,
bb- Olayda öncelik-sonralık ilişkisi tam olarak tespit edilemeyecek şekilde karşılıklı silah kullanılması, toplu kavga ortamı, ölü ve yaralıların olması dikkate alındığında her bir sanık yönünden TCK’nun 29. maddesi uyarınca makul düzeyin üzerinde haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar .. ve .. müdafii, sanık .. müdafii, katılan .. vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi sanıkların CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 08/10/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.
08/10/2015 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..’nin huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık .. müdafii Avukatlar .., .. ve ..’ın yokluklarında 15/10/2015 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.