Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/3055 E. 2015/3955 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3055
KARAR NO : 2015/3955
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

Kasten insan öldürmek suçundan Ağır Ceza Mahkemesinin 12.10.2000 tarihli ve 2000/33 esas, 2000/151 sayılı kararı ile 15 yıl ağır hapis (uyarlama kararı sonrası aynı Mahkemenin 27.01.2009 tarihli ve 2008/117 esas, 2009/27 sayılı ek kararı ile 15 yıl hapis) cezasına hükümlü ……..’ın, bu cezasının infazı sırasında firar etmesi sebebiyle 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 19/2 ve Ek 2. maddesinin 6. fıkrasına göre Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim edilen 16.04.2012 tarihli ve 2012/1581 dosya no.lu müddetnameye yönelik itiraz üzerine, inceleme yapma görevinin müddetnameyi düzenleyen yer mahkemesine ait olduğundan bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.11.2012 tarihli ve 2012/993 değişik iş sayılı kararını müteakip, usul ve yasaya uygun olan müddetnameye yönelik itirazın reddine ilişkin …. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2012 tarihli ve 2012/1294 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
Adı geçen hükümlünün 1999 yılında işlemiş olduğu kasten insan öldürmek suçundan dolayı mahkum olduğu 15 yıllık cezasının infazı sırasında firar etmesi sebebiyle, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 19/2. maddesi gereğince cezasından 1/3 oranında indirim yapılmak ve Ek 2. maddesinin 6. fıkrası uyarınca başkaca indirim yapılmadan tanzim edilen müddetnameye yönelik itiraz üzerine, hüküm mahkemesi olan Ağır Ceza Mahkemesince karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildikten sonra, esas hakkındaki incelemenin infazın yapıldığı yer olan … Ağır Ceza Mahkemesince yapılarak itirazın reddine karar verilmiş ise de, hükümlü tarafından müddetnameye yapılan itirazın konusunun, esas itibarıyla infaz edilecek sürenin hesabında oluşan tereddütten ibaret olduğu, henüz koşullu salıverilme ile ilgili bir talep olmadığı, bu nedenle Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 14.01.2008 tarihli ve 2008/2 esas, 2008/2 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 1412 sayılı CMUK’nun 402/1. maddesine karşılık olarak, işlem tarihinde yürürlükte bulunan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98. maddesinin 1. fıkrasında yer alan, “mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, infaz edilecek sürenin hesabında oluşan tereddütle ilgili olarak hüküm mahkemesince bir karar verilmesi gerektiğinden, karar verilmesine yer olmadığına dair Ağır Ceza Mahkemesince verilen kararda ve bu karar üzerine esastan inceleme yapan …. Ağır Ceza Mahkemesinin kararında isabet görülmediğinden, … Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2012 tarihli ve 2012/1294 değişik iş sayılı kararının bozulması gerektiğinden söz edilerek Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 24.01.2015 gün ve 94660652-105-06-5422-2014-2157/6075 sayılı yazılı istemlerine müsteniden anılan kararın 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.02.2015 tarih 2015/39907 sayılı tebliğnamesine bağlı dosyası Dairemize gönderilmekle okundu; gereği konuşulup düşünüldü.
Dosyanın incelenmesinde:
Hükümlü …. hakkında Ağır Ceza Mahkemesince verilen karara yapılan itiraz üzerine …. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 06.12.2012 tarihli ve 2012/1294 değişik iş sayılı kararın bozulması talep edilmiş ise de, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnameye bağlı dosyanın hükümlü …….’a ait dosya olup, kanun yararına bozma talebinde bulunulan dosyanın ise Asliye Ceza Mahkemesinin dosyası olduğu anlaşılmakla;
Hükümlü ….. hakkındaki kanun yararına bozmaya konu edilen dosyanın Dairemize gönderilmesi için dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına (TEVDİİNE), 17/06/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.