YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2113
KARAR NO : 2015/4147
KARAR TARİHİ : 29.06.2015
MAHKEMESİ : Ağır ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık….’in mağdur ….’e yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta, teşdide yönelen ve yerine görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, akraba olan sanık ve mağdurun olaydan bir süre önce aralarında yaşanan bir kavga olayı nedeniyle birbirleri ile konuşmadıkları, olay günü de mağdur ile karşılaşan sanığın temin etmiş olduğu bir taş parçası ile mağdurun başına sert bir şekilde vurduğu ve onu duyularından veya organlarından birisinin işlevinin sürekli olarak zayıflaması ve yüzde sabit iz niteliğinde olan sağ parietal bölgede 6 cm’lik kraniektomi defektine, epidural hematoma ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı olayda; kullanılan silahın niteliği, darbenin şiddeti ile yöneltildiği vücut bölgesi ve meydana gelen yaralanmaya göre sanığın fiili ile açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve bu nedenle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,Kabule göre de;
Mağdurun hayati tehlike geçirmesine neden olan yaralanmasının aynı zamanda duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ve yüzünde sabit iz niteliğinde olması karşısında; sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde TCK’nun 87/1. maddesi ile yapılan uygulama sırasında “d” bendinin yanında ayrıca “a” ve “c” bentleri ile de uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün CMUK’nun 326/son maddesi gözetilmek kaydıyla tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 29/06/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.