Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2015/1903 E. 2015/5375 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1903
KARAR NO : 2015/5375
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 1 – 2014/128613
MAHKEMESİ : İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 20/01/2014, 2013/306 (E) ve 2014/5 (K)
SUÇ : Tasarlayarak öldürmeye teşebbüs, ruhsatsız silah taşıma

TÜRK MİLLETİ ADINA

1-Sanık Y.. K.. hakkında, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan CMK’nun 231/5 maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, aynı Yasanın 231/12 maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından, söz konusu kararın itiraz merciince incelenmesi mümkün görülmüştür.
2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Y.. K..’un, mağdur Hüseyin’i kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, takdiri indirim sebebi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilerek reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak,
Kimliği tespit edilemeyen bir bayanın telefonla araması sonucunda, olay yerine giden mağdurun, sanık tarafından yakın mesafeden frontal bölgeye tabanca ile bir el ateş edilerek, ağır derecede kemik kırığı oluşacak ve hayati tehlike geçirecek şekilde başından yaralandığı, sonrasında mağdurun verdiği bilgilerle sanığa ulaşılan olayda,
A-Tasarlamanın kabulü için öldürme kararının alınmasından sonra, ruhsal dinginliğe ulaşıldığının kabule elverişli makul bir süre geçmesine rağmen, eylem kararlılığından dönülmemesi ve belli bir hazırlıkla sebat ve ısrarla öldürme fiilinin gerçekleştirilmesi gerekmekte olup, bu ilkeler doğrultusunda, dosyada tasarlamanın ne şekilde gerçekleştiğinin karar yerinde tartışılmaması,
B-Mağdurun, sanığın eşi Almast ile ilişki yaşayıp yaşamadığının belirlenmesi bakımından tanık dinlenilmesi, özellikle de sanığın eşinin beyanının alınması, mağdurun ve sanığın eşinin telefon kayıtları üzerinde de gerekli inceleme yapıldıktan sonra sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve derecesinin tartışılması gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,
C-Sanık hakkında TCK’nun 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören 35. maddesinin uygulanması sırasında, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek üst sınıra yakın bir ceza yerine, 16 yıl hapis cezası belirlenerek eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülerek, hükmün CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), aleyhe temyiz olmadığından CMUK’un 326/son maddesinin dikkate alınmasına 10/11/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.